Ülkemizde, modern anlamda vakıfların ortaya çıkması, oldukça yeni bir gelişmedir. Geçmişte, daha çok dinsel yanı ağırlık çeşitli hayır işleri yapmak üzere kurulan vakıflar, artık geniş kamusal hedeflere yönelmektedir. Ekonomik ve sosyal gelişmeye katkılarda bulunmak, eğitim ve sağlık gibi alanlarda, hizmetler vermek, bilimsel araştırmaları desteklemek, kültür ve sanat alanına yardımlar sağlamak, modern vakıfların amaçları arasında yer almaktadır.
Ülkemizde, mevcut vakıflar, kaynaklarını, her yıl sağlık eğitim, bilimsel araştırma sanat, ya da kültür alanlarındaki belirli işleri gerçekleştirmek için ayırmaktadır. Bu vakıflardan ikisi, Türkiye Organ Nakli Yanık ve Tedavi Vakfı ve HABERAL Eğitim Vakıflarıdır. İki vakfımız da, ülkemizin nitelikli yüksek öğrenim kurumlarına olan ihtiyacına cevap vermek amacıyla, bir araya gelmişler ve sağlık alanında, hizmet veren Türkiye Organ Nakli Yanık ve Tedavi Vakfı'nın deneyim ve birikimleriyle, mevcut tesislerin üniversiter bir yapıya dönüştürerek, Başkent Üniversitesi'nin kuruluşunu sağlamışlardır. Üniversitenin, kuruluş işlemleri, 14 Eylül 1993 tarihli 515 sayılı kanun hükmündeki kararnameye dayalı olarak tamamlanmış ve 13 Ocak 1994 tarihinde 3961 sayılı kanunla kurulmuştur.
Başkent Üniversitesi, bugün, bünyesindeki "KANAL B" ile ülkemizin, önde gelen üniversiteleri arasındadır. Laik, evrensel, cumhuriyetçi, Atatürkçü, milli kültürü geliştirici, yaratıcı ve özgür düşünceye dayalı, bir eğitim politikası ile eğitimin her kademesinde, niteliğin yükseltilmesi, imkân ve fırsat eşitliğinin sağlanması, diğer üniversiteler örnek teşkil edecek niteliktedir.
Başkent Üniversitesi, global ve ulusal gelişim ve değişimleri, yakından takip eden, halkı aydınlatmak için de gayret ve caba gösteren, bir eğitim kurumumuzdur. Özellikle de Atatürk ilkeleri ışığında, hem çağdaş, hem de milli, özellikle de " insana ve topluma olan hizmet kutsaldır" stratejileri ile büyük bir atılım içindedir.
Yine üniversiteye göre, eğitilmiş yüksek nitelikli insan, bütün zamanların en kıymetli varlığıdır. Bunun içinde, herkes, kendi yeteneğine uygun ve eşit bir eğitim hakkına sahiptir. Üniversitenin, eğitim stratejileri, bilimsel eleştiri, bilgi, bulgu ve gelişmelere açık ve yakındır. Ülkemizde sosyal, kültürel ve ekonomik kalkınmanın olduğu kadar, sağlıklı insan, toplum ve devlet, olmanın da en etkili aracı eğitimdir. Kurumu, farklı kılan da budur.
Diğer yandan, ulusal kültürün, genç kuşaklara ve halkımıza aktarılması ve toplumun çağdaş koşullar altında, varlığını sürdürebilmeleri için, zorunlu sosyal değişmeleri gerçekleştirecek nesillerin yetiştirilmesi ve çoğulcu demokrasinin, sağlıklı bir şekilde yaşatıp geliştirilmesi için, demokrasiye, laik, sosyal ve hukuk devleti ilklerine bağlı, hoşgörülü, barıştan yana, sevgi dolu vatandaşlar yetiştirmek. Başkent üniversitesi' nin, hedefleri arasındadır. Bu hedefleri gerçekleştirmeyi de bir görev ve milli sorumluluk olarak görüyor
Eğitim sistemimizin, en üst kademesini oluşturan üniversiteler, toplumların gelişmesi ve kalkınmasında öncülük ederler. Ayrıca kültürel, ekonomik, siyasal ve bilimsel hayatında, en etkin rol oynayan kültürel iletişim merkezi olma hüviyetlerini sürdürürüler Başkent Üniversitesi' nin, icraatlarında, bu tabloya da net bir şekilde tanık oluyoruz.
Çağımızda, en az eğitim kadar önemli olan medyanın, kamuoyuna, düşünen, araştıran, çalışan, sorunlarını bilginin ışığında, insanlara faydalı olacak şekilde çözen, insan imajlarını lanse etmesi gelir. Bu gerçeği gören, Başkent Üniversitesi, büyük fedakârlıkta bulunarak, bünyesindeki KANAL B' yi hayata geçirmiştir
Ayrıca Başkent Üniversitesi, milli meselelere karşı çok duyarlıdır. Nitekim ülkemizde, onca üniversite varken, Başkent Üniversitesi Senatosu' nun, Türkiye' ye gelen AB, temsilcilerinin, TBMM' çatısı altında, Türkiye'nin, bütünlüğünü zedeleyici, tavırları karşısında, "Topraklarımıza basmaya, layık değilsiniz, bir an önce terk edin" açıklaması, üniversitenin, ülke sorunlarına ve ulusal bağımsızlığımıza, verdiği önemin de bir göstergesidir. Bir okuyucumuzun da söylediği gibi, Başkent Üniversitesi, bu tavrı ile bile yılın üniversitesi olmayı hak etmiştir.
2008 yılında, Başkent Üniversitesi ise etkinlikleri, eğitimdeki kalitesi, özellikle de milli meselelerdeki tutumu ve ülke sorunlarına gösterdiği duyarlılığı ile yılın üniversitesi, olmayı hak etmiştir. Ayrıca, KANAL B' de, bireylerin ve toplumun değer yargılarını biçimlendiren, en önemli kurumun, medya olduğunun bilici ile programlarındaki ciddiyeti, içeriği ve "eğitimi toplum yapar" mesajları, ülke sorunları üzerinde halkı aydınlatması, mili ve sosyal sorumlukla hareket etmesiyle de yılın kanalı ve aklıselim yurtsever, insanlarımızın, sesi ve umudu oldu.
İnanıyoruz ki Başkent Üniversitesi ve KANAL B, yeni yılda, mevcut başarılarını, daha ileri boyuta taşıyacaktır. Kutluyoruz...