Elinize 56 Dönümlük koskoca bir alan veriliyorsa...
Bu alanın yüzde 10'una yapılaşma koyacaksanız...
Demek ki: Bu 56 dönüm alan üzerine koyacağınız yapıların kapladığı alan 5-6 dönüm olacaktır.
Geriye elinizde 59 dönüm kadar bir alan kalıyor.
Bu 59 dönümlük alanın da 30-bilemediniz 40 dönümünü Meydan yaparsınız...
Kalan 10 ya da bilemediniz 20 dönümünü de Yeşil alan yaparsınız olur biter...
Bu hesabı, ilkokul öğrencisinin önüne de kaysanız, kağıt üzerinde temsili 56 dönümlük bir alan çizip, bu hesaba göre Yapılar, boş alanlar ve yeşil alanları yerleştirmesini de isteseniz, bunu bir çırpıda yapar.
Şimdi bu kadar büyük bir alanı verip, "buraya ne yapıp edin, kesinlikle meydan olmayacak bir planlama yapın" diye tembihlense, sonuç ancak bu son yapılan planlama gibi olur...
"Meydan projesi" adı altında, içinde "meydan" olmayan bir proje, ancak böyle bir tembihleme sonucu ortaya çıkartılabilir.
Eskişehir'in kazanabileceği koskoca bir meydan, ancak böylesine bir uğraş sonucunda yok edilebilir.
Ne diyelim?
Emeği geçenleri gönülden kutluyoruz...
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Anladıklarımız ve anlamadıklarımız

-Mevcut stadyum alanına bir planlama yapılmasını anladık...
Ama...
Yapılan planlama maketinin hiçbir açıklama yapılmadan vilayet meydanına konulmasını anlayamadık..
-Stadyum alanına Meydan planlaması yapılmasını anladık..
Ama
Planlamada Meydan olmayışını anlamadık.
-Stadyum alanının meydan yapımı için Anadolu Üniversitesine verilmesini anladık...
Ama
Üniversiteye verilen stadyum alanı üzerine Vilayetin planlama yapmasını anlamadık.
-Meydan planlama taslağında meydandan eser bile olmadığını anladık...
Ama.
Sayın Vali'nin "Eleştirileri hoş karşıladığımız söylenemez" sözlerini anlamadık...
-Bünyesinde İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık fakülteleri bulunan Üniversitenin buraya güzel bir planlama yapacağını anlamıştık...
Ama...
Üniversite dururken bu planlama taslağının vilayetçe yapılmış olmasını külliyen anlamadık...
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,


Doğru mezarda söylenecek değil ya...

-"56 dönümlük alan üzerinde 12 bin metrekarelik bir meydan, halkın beklentilerine yönelik yanıt veren bir alan olamaz"
-"Proje bir meydan olarak değil bir park, rekreasyon, yeşil alan projesi olarak yapılmış"
-Yapılan bir meydan projesi değil. Vatandaşların beklentisi bu değil"
-"Kapalı alan çok olmamasına rağman projede öyle bir yerleştirilmiş ki, ortada meydan özelliği kalmamış"
-"Bu düşüncelerimi bir İnşaat mühendisi, bir Milletvekili olarak söylüyorum ve düşüncelerim böyle"
Bu sözler, mevcut stadyum alanına yapılmak istenen ve maketi çıkartılarak vilayet alanında sergilenen planlama ile ilgili AK Parti Milletvekili Salih Koca'ya ait.
Yani...
Eskişehir'e "Meydan yapacağız" sözünü veren AK Parti hükümetinin bizzat temsilcisinin sözleri bunlar.
Salih Koca pozisyonu gereği, yanlış olduğunu bilmesine rağmen konuyu laf kalabalığı ile geçiştirme yerine, açık açık "Bu planlamanın meydan ile alakası yok" deme cesareti ortaya koyuyorsa, bu sözlerin üzerine daha ne söylenebilir ki?
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,

Bu kadar da tesadüf olamaz...

"Lig başladığı günden bu güne gelinceye kadar Eskişehirspor'un en kötü futbol ortaya koyduğu karşılaşmalar hangileri?" diye sorsak.
Hemen herkes bu soruya da "Kazanamadığı tüm maçlar" cevabını verir ki, bu kazanamadığı maçlar arasında, kendi sahasında oynadığı maçlar da dahildir.
O halde, şöyle bir sonuç çıkıyor...
Eskişehirspor, özellikle güçlü takımlar karşısında canını dişine takarken ve muhteşem mücadeleler ortaya koyarken, aynı Eskişehirspor'u, güçsüz rakipleri karşısında tanımak mümkün olmuyor.
Bu da şunu gösteriyor ki; Eskişehirsporlu futbolcular, söz konusu rakipler Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş oldu mu, bir başka oynuyor...
Artık göze girip, kendilerini göstermek için mi yapıyorlar bunu bilemiyoruz ama...
Durum maalesef böyle...
Durum böyleyken, kulüp başkanı Mesut Hoşcan'ın "Futbolcularımız stres altında" sözlerine pek bir anlam veremedik doğrusu...
Çünkü...
İyi rakipler karşısında varını yoğunu ortaya koyup, vasat rakipler karşısında resmen koy veren futbolcuların stresi, Eskişehirspor'un içinde bulunduğu kötü durumdan kaynaklanan stres değil, olsa olsa "Biran önce üç büyüklere kapağı atayım" stresinden başka bir şey değildir..."
Hafta içi yazmıştık bu yazıyı.
Haklı olduğumuz Trabzon deplasmanında ortaya konan futbol, mücadele ve alınan sonuç bizi haklı çıkarttı.
Güçlü takımlar karşısında canavar gibi ol, zayıf ve denk takımlar karşısında puan kaybet.
Bu kadar da tesadüf üst üste gelmez değil mi?
Umarız bu son Trabzon galibiyeti bizim söylediğimiz gibi değil, büyük bir çıkışın, zincirleme bir galibiyet serisinin başlangıç maçıdır.
Aksi takdirde...
Haftaya, Eskişehirspor'un bu mücadelesinde, bu futbolundan eser göremezsek, bizim haklılığımız bir kez daha perçinlenmiş olacak...
O zaman bu yönetim, bu teknik kadro, bu futbolculara ne yapar merak edeceğiz.
........

BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Eczane Görevlisi:
-Hayır Beyefendi, burası eczane demiş.
Temel tamam demiş çıkmış. Yarın olmuş. Temel yine eczaneye gitmiş ve,
-Ula uşağum burada tavuk varmidur? demiş Eczane görevlisi:
-Aa daha ne kadar dicem burası eczane, eczane burada tavuk satılmaz! demiş. Temel yine tamam demiş çıkmış.
Yarın olmuş bizim Temel yine eczaneye gitmiş ve,
-Ula, uşağum burada tavuk varmidur? demiş. Eczane görevlisi çok sinirlenir ve,
-Burası eczane burada tavuk ne arasın gidin kasaba demiş.
Temelde;
-O zaman cama 'TAVUK YOKTUR' diye bir yazı asın demiş.
Eczane görevlisi o kadar çok sinirlidir ki Temelin bir daha gelmemesi için cama Temel'in söylediğini yazar. Yarın olur Temel eczaneye tekrar gelir ve derki:
Tavuk ne zaman gelicek?