1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

Yüksel'in bilmemesi gayet normal miş....



Aday adaylığı sürecinde televizyon programına katılmış ve Cemal Okan Yüksel'e çeşitli sorular yöneltmiştik.
Sorduğumuz sorulardan biri de "Asgari ücret ne kadar? Biliyor musun?" Sorusuydu.
Tam rakamı bilmiyordu.
Bunu açıkça söyledi de.
-"Ben yanımda çalışanlara şu kadar maaş veriyorum" diyebildi.
Programdan sonra söylediği tek şey,espriyle karışık "Bana o asgari ücret sorusunu sormayacaktın" oldu.
Gol yediğini düşünüyordu.
Dün okuduk.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşmasında CHP'ye yüklenmiş.
-"Bunlar askari ücretin ne kadar olduğunu bile bilmezler" demiş önce.
Sonra kendi de bilememiş ne kadar olduğunu.
Bakmış Danışmanlarından da bilgi gelmiyor.
949 lira olan asgari ücret ile ilgili "Herhalde Bin lira civarında" demek zorunda kalmış.
Tıpkı Cemal Okan Yüksel'in söylediği gibi.
O programda Cemal Okan Yüksel'in Asgari ücreti tam rakamıyla bilmiyor olmasını yadırgayanlar olmuştu.
"CHP'den Milletvekili aday adayı olan biri bunu bilmesi lazım" diye düşünenler vardı.
Aslına bakarsanız,hiç de yadırganacak bir durumu yokmuş Cemal Okan Yüksel'in.
Baksanıza...
12 yıl Başbakanlık, bir süredir de Cumhurbaşkanlığı yapan Erdoğan da bilmiyor asgari ücretin ne kadar olduğunu.
Üstelik CHP'yi eleştirdiği konuşmasında...
-"Bunlar asgari ücretin ne kadar olduğunu bile bilmez" demesine rağmen bilmiyor.
.......

Yunus Emre haftasını kutlayacağız ya...


Hani hep tartışılır ya "Yunus Emre Eskişehirli mi?" diye.
Ortada herhangi somut kanıt olmadığından ve Eskişehirlilerin de doğru dürüst sahip çıkamadığından dolayı hep muallâkta kalmıştır ya Yunus Emre'nin bu şehirde yaşayıp yaşamadığı...
Aslına bakarsanız, ortada Yunus Emre'nin bu şehirde yaşadığına dair her ne kadar somut kanıtlar olmasa da, bu önemli ismin bu şehirde yaşadığının soyut birçok kanıtı var...
Öncelikle şunu hatırlatalım...
"Yunus Emre" denilince akıllara ilk gelen özellik nedir?
Hemen cevap verelim: Hoşgörü'dür...
O halde şimdi dönelim yaşadığımız şehre...
-Havaalanı yapıp, uçak seferlerinin kaldırıldığı başka bir şehir var mı?
Yok...
-Kentin ortasında ki Demiryolunun yer altına alınması meselesine 6 yıl tahammül eden başka bir şehir var mı?
O da Yok...
-Başka hiçbir şehirde halkı yıllardır "Termal" diye avutulan bir şehir var mı?
Aradık bulamadık.
Yani yok...
-Demiryolu ile liman bağlantısının yapılması 30 yıldır konuşulmasına rağmen yapılmayan bir şehir biliyor musunuz?
Söyleyelim: Yok...
-Koca çevre yolu yapılıp da, ufak bağlantılarının yıllardır yapılamayışına ses çıkartılmayan bir şehir biliyor musunuz peki?
Yok...
Dahası mı?
-Seçim zamanı geldiğinde, her defasında liste başlarına tepeden inme adam gelen bir şehir var mı?
Peki...
-Tepeden tanzim ile gelen adama "belki iyi çıkar" yaklaşımında bulunulan şehirleri biliyor musunuz?
Nerde?
-Kent merkezinde ki tıkanan trafiğe bu kadar müsamaha gösterilen şehir var mıdır dersiniz?
Cevabınızı duyar gibiyim...
Sadece bunlar da değil...
-İnşaatçıların yolu, esnafın kaldırımı kapattığı bir şehir gördünüz mü?
Yoktur herhalde...
-Bademliğe Otel, şehir merkezine led ekranın koyulduğu şehir var mıdır?
Galiba yoktur.
-İsmi "Vilayet Fidanlığı" olan alana bina yapmak hangi şehrin aklına gelir?
Bir tek Eskişehir'in.
-Şehre mal olmuş bir Üniversitenin ilk kurulduğu binayı yıkıp lojman yapmak hangi şehrin parlak fikridir dersiniz?
Bizim tabii ki...
-Hangi şehrin fabrikası şehri kokutur?
Cevap ortada.
Netice olarak...
Tüm bunlara rağmen bu şehirde yaşayanlar tüm bu olup bitenlere sesini bile çıkartmaz.
Çünkü Hoşgörü sahibidir bu şehir...
O halde...
Yunus Emre'nin bu şehirde yaşamadığını kim söyleyebilir ki?
Bu kadar hoşgörüyü Yunus'un çocuklarının yaşadığı bu şehirden başka hangi şehir halkı gösterebilir ki?
Gelin şimdi,şehir halkı olarak bize bu hoşgörü! genlerini veren Yunus Emre'yi hafta boyunca doya doya kutlayalım!
Ne de olsa onun yolundan gidiyoruz!
.......
Seçim kaç kişinin umurunda?

Çıkın sokağa, önünüze geleni durdurun.
Ardından da, Eskişehir'deki milletvekillerinin isimlerini sorun.
Bu soruyu sorduğunuz insanların tamamına yakını, milletvekillerinin isimlerini bilmiyor olacaktır.
Belki aralarından bir ya da ikisini tanıyan çıkabilecektir ama.
6 milletvekilinin 6'sını da tanıyana rastlamayacaksınız. Buna emin olun.
Çünkü...
Siyasete karşı son derece büyük bir ilgisizlik var.
Aynı durum Belediyecilikte de çok farklı değil.
Hala birçok insan, Milletvekilleri kadar olmasa bile Eskişehir'deki Belediye başkanlarının isimlerini bilmiyor, kendilerini de tanımıyor olabilir.
O nedenle...
Bizim sürekli bahsettiğimiz Eskişehir siyaseti Bin, bilemediniz 3 Bin kişinin etrafında dönüp dolaşıyor.
Konuştuğumuz siyasi gelişmeler, partilerin yapmış olduğu faaliyetler, milletvekillerinin birbirleriyle olan diyalogları, kavgalar gürültüler hep bu 3 Bin kişi etrafında anlam buluyor.
800 Bine varan bir nüfusa sahip bulunun Eskişehir'de, nüfusun neredeyse tamamına yakını için siyaset ve siyasi gelişmeler hiçbir anlam taşımıyor.
Çünkü...
Vatandaşın siyasetle ne alakası var, ne de siyasete merakı.
Bu tespitin ardından şöyle bir tablo çıkıyor ortaya.
Yönetmek isteyen ve yönetenlerle, yönetilenlerin tercih ve öncelikleri oldukça farklı.
Demek oluyor ki...
Siyaset, belli bir hedefi olup bu hedefe ulaşmak için bu işi yapanlarla, bu kişilerin etrafında toplanan kişiler haricinde diğerleri için hiçbir anlam taşımıyor...
......


Biraz da gülmek lazım

Hepsi de birbirinden iddialı 3 genetik uzmanı, yeni buluşlarını karşılaştırıyorlar. Hayvanlar konusunda uzman olan birincisi anlatıyor.
"İnek ve tavuk genlerinden harikulade yeni bir hayvan meydana getirdim. Hem süt veriyor hem yumurtluyor, eti kırmızı et tadında ama beyaz et kadar sağlıklı, bence bu yüzyılın buluşu. İnsanlara istedikleri kadar sağlıklı et, süt ve yumurta yedireceğim."

Böcek genetiği uzmanı çalışmasını açıklıyor. "Arı ile bok böceği genlerini karıştırdım. Yeni türümüz pisliklerden bal yapıyor. Hem bol miktarda hem de inanılmaz kaliteli bal elde etme imkanına kavuşmuş bulunuyoruz. İnsanlık için çok faydalı bir gelişme sağladım."

Genel genetikçi Dr.Temel iki meslektaşına bakıyor ve;
"Valla ben de karpuzla karafatma genlerini birleştirdim. Artık karpuzu kesiyorsun, bütün çekirdekler yürüyüp gidiyor.




Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi