Zeki Sezer Eskişehirli bir siyasetçiydi.
Bülent Ecevit'in en güvendiği isimler arasındaydı.
Ecevit hükümetinde Bakanlık yaptı, Ecevit'in ölümünden sonra DSP'ye Genel başkan oldu.
Kurultay'da Genel başkanlığı kaybedince köşesine çekildi.
Uzun süredir ortalarda da yoktu.
Birkaç gündür medyanın ön plana çıkarttığı isimler arasına giriverdi.
Tartışma programlarına çıkmaya başladı.
Siyasi gündemle ilgili sözleri gazetelerde yer bulur oldu.
Kısacası.
Ne olduysa oldu ve eski DSP Genel başkanı Zeki Sezer bir anda ilgi odağı haline geldi.
ESKŞEHİR'E GELİP ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR
YAPACAKMIŞ.
Söylenenlere bakılırsa Zeki Sezer yakın bir tarihte Eskişehir'e gelecek ve çok önemli açıklamalar yapacakmış.
Ne zaman geleceği ve ne söyleyeceği pek bilinmiyor ama, geleceği ve yapacağı açıklamalarla bir anda gündeme oturacağı herkesin dilinde.
Zeki Sezer'in, özellikle son günlerde Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda yapmış olduğu tespitler var.
Sezer'in "Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda sadece AK parti cephesinde Erdoğan ve Gül'ün ismi konuşuluyor. MHP'de bile aday olabilecek isimler konuşuluyor ama CHP'de hala bu konuda ön plana çıkmış bir isim yok" şeklindeki sözlerini hatırlatanlar " Zeki Sezer acaba Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda mı önemli şeyler söyleyecek?" yorumunu yapıyor.
BÜYÜKERŞEN İSMİNİ ORTAYA
ATABİLİR
Zeki Sezer'in Eskişehir'e gelerek Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda söyleyeceklerinin kendisi ile ilgili olmayacağını söyleyenler ise "Sezer, Eskişehir'de Yılmaz Büyükerşen isminin CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı olması gerektiği ile ilgili bir açıklama yapabilir. 'CHP'nin adayı Büyükerşen olmalıdır' diyebilir" diyorlar.
Sonuç olarak...
Zeki Sezer'in önümüzdeki günler içinde Eskişehir'e önemli bir açıklamada bulunmak üzere geleceği biliniyor.
Önemli açıklamanın ne olacağını ise artık geldiğinde öğreneceğiz...
-------------------
Eskişehirspor taraftarının meydana Es-Es amblemi yapılması isteği var
İstasyon Köprüsü yıkılınca ortaya güzel ve büyük bir alan çıkıverdi.
Çıkan alan, yapılan düzenleme ile hem hoş bir görüntüye kavuştu hem de trafiğe belirli ölçüde rahatlama getirdi.
Düzenleme çerçevesinde oluşturulan alan içinde yaratılan göbeğe, Eskişehirspor taraftarları göz koymuş.
Yuvarlak göbeğe Eskişehirspor'un armasının yapılması için sosyal medya üzerinde bir kampanya başlatmış Eskişehirspor taraftarları.
Bilgisayar ortamında nasıl bir görüntü olması gerektiğinin görseli bile hazırlanmış.
Göbeğe Eskişehirspor arması yapılması isteklerinin , Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'e iletilmesi amacıyla Belediyenin telefon numaraları da paylaşılmaya başlanmış.
Bu istek nasıl karşılanır bilemiyoruz?
Doğrusu...
İstek, yerine getirilmeyecek bir istek gibi görünmüyor.
Tabi bunun olabilmesi için Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in bu isteğe olur vermesi lazım.
Umarız, Eskişehirspor taraftarının başlattığı kampanya ile duyurduğu bu istek uygun bulunur ve yerine getirilir.
-------------------------
Kazım Kurt iyi başladı
-100 Milyon borç var. Bu borcun 70 Milyonu bu sene ödenecek borç. Ama biz bunu abartmıyoruz. Alacağımız tedbirlerle bu borcu ödeyeceğiz.
-Hiç kimseyi siyasi düşüncesinden dolayı işten çıkartmayacağız. Eğer bu nedenle işten çıkartırsak kendimizle çelişmiş oluruz.
-Kim olursa olsun hırsızlık yapanla da çalışmayız. Aramızda barındırmayız.
-Seçim öncesinde ne söylediysek aynı yerdeyiz. Kimse bizden, seçim öncesi söylediklerimizin aksine uygulamalar ve davranışlar beklemesin.
-Belediye halkla birlikte yönetilecek. Alınan kararlarda halkın fikrinin ne olduğu önem taşıyacak. Halkın istemediği hiçbir uygulama yapılmayacak. Kaldırım taşlarının bile nasıl olacağına o bölgenin halkı karar verecek.
Bu sözler, seçilmesinin üzerinden daha bir ay bile geçmemiş olan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'a ait.
Kulağa son derece hoş gelen sözler bunlar.
Ne diyelim?
Bu sözlerin yansıtmış olduğu anlayış umarız görev süresi sonuna kadar devam eder.
-----------------------------
BİRAZ DA GÜLMEK LAZIM
Görevi gereği orta kademeden bir bürokrat, emrinde çalışanları yerinde görmek, denetlemek üzere bir köy yoluna girer. Nasıl olduysa ayağı kayar ve kendini bataklıkta bulur. Kurtulmak ister daha da batar ve başlar bağırmaya:
İmdat! Boğuluyorum. Kurtarın beni!
Yoldan geçmekte olan bir köylü bu sese gelir ve başlar olanları izlemeye... Köylünün gelip de kendisini sadece izlemesine bozulan bürokrat, kızgın ses tonuyla:
Görmüyor musun be adam!?! Bataklığa düştüm. Kurtar beni!!!
Hiç oralı olmayan köylü:
Görüyorum, geçmiş olsun, der.
Kurtarmak bir tarafa, neredeyse dönüp gidesi olan köylünün bu durumunu anlayan bürokrat panikler, başlar yalvarmaya:
Lütfen! Bir dal uzat. Kurtar beni!
Köylü bağırır:
Olmaz! Ben ve sen şu anda hazine topraklarındayız. Hazineden bir şey almak, koparmak suçtur! Sen benimle dalga mı geçiyorsun bey!
Ağzına dolan çamurlarla bağırmasını sürdüren bürokrat:
Ölüyorum. Kurtar beni!
Köylü hiç istifini bozmaz:
Ben öyle hazine'den mal alıp suçlu duruma düşemem. Ancak köpek ciğer işte!! seni böyle bırakacak da değilim. Gidip muhtara haber vereceğim. O kaymakamı, kaymakam da valiyi arar elbet.. Malmüdürüne talimat verilir. Şayet, hazine arazisi değilse, itfaiyeye talimat gider ve onlar seni kurtarır.
Yahu! Bunlar oluncaya kadar ben ölürüm.
Köylü güler:
Ben ölmezsin demiyorum ki. Hem ölsen de, mevzuata uygun ölürsün!
