"EBA iyi çalışmıyor"

Eskişehir’de faaliyet göstenren eğitim sendikaları, bir haftasını geride bırakan ve bugün ikinci hafta yayınlarına başlayacakm olan EBA’nın performansını değerlendirdi. Sendika başkanları yeni düzen uzaktan eğitimin hayal kırıklığı olduğu noktasında birleşti.

CİDDİ ERİŞİM SORUNLARI VAR

Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Muammer Karaman, tartışmalarda öne çıkmayan hususlar olduğuna dikkat çekti.

Birincisinin öğretmenlerin pasif olarak kurgulandığını ifade eden Karaman,  “Her şeyi Bakanlık merkez teşkilatı planlayıp uyguluyor. Fiiliyatta ise özellikle sınıf öğretmenleri benim gördüğüm kadarıyla bireysel inisiyatif kullanarak öğrencilerini ödevlerle yakından takip ediyorlar. Bu, doğru bir yaklaşım. öğretmenlerimizi cesaretlendirmemiz gerekiyor. İkincisi, EBA iyi çalışmıyor, hala ciddi erişim sorunları var. Belirli saatlerde girmek gerekiyor ancak bu pratik değil. Pek çok çocuk bu hafta hiç giremediler EBA'ya. Bu durumun acilen düzeltilmesi gerekiyor. üçüncüsü, EBA'dan verim alınamaması dolayısıyla, birçok öğretmen süreci whatsapp üzerinden yürütmeye çalışıyor. Bakanlık, öğretmenlere inisiyatif tanımalı ve farklı ücretsiz online eğitim teknolojileri ve platformlarını kullanmalarına yardımcı olmalılar. Dördüncüsü, özel okullar bu sürece çok daha iyi bir alt yapıyla girdiler ve devlet okulları aralarındaki farkı açıyorlar. Devlet okullarında biz 1980 model açık öğretim TV modeliyle eğitim yaparken, özel okullar 2020'li yılların online teknolojilerini etkin kullanıyorlar. Bu farkın kapanması için, devlet okullarındaki öğrencilere ücretsiz İnternet dahil alternatif çözümler düşünülmelidir” dedi.

 “YüKSEK VERİM BEKLEMEK DOĞRU DEĞİL”

Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Haydar Urfalı ise EBA (Eğitim Bilişim Ağı) Uzaktan Eğitim Platformundaki eğitimlerin şu anda iki yolla öğrencilere ulaştığını kaydetti.

Urfalı, “Bunlardan birisi televizyon diğeri ise internet. Bunlardan televizyondan zamana bağlı olarak yararlanmak mümkünken internetten zamana bağlı olmaksızın yararlanabilme olasılığı bulunmaktadır. Ancak her öğrencimizin bilgisayarı ve internetinin olmadığı da bir gerçektir. Bu açıdan televizyon daha yaygın bir iletişim aracı olarak hayatın içindedir. Uygulamadaki EBA uzaktan eğitim modelinde öğretmen, öğrenci etkileşimi söz konusu değildir, en iyimser bakışla sınırlıdır. Bu nedenle normal okullarda yapılan yüz yüze eğitimin avantajlarını, üstünlüklerini etkisini ve sonuçlarını beklemek mümkün değildir” ifadelerini kullandı.

Hem dünya hem de ülke olarak olağanüstü bir süreçten geçildiği için sürenin uzayacağının anlaşıldığını kaydeden Urfalı,

“Bu sürede eğitim sürecinin öğretmenlerle birlikte öznesi öğrencilerimizi ilgi ve isteklerini diri tutmak için mümkün olduğunca eğitimlerini sürdürmek adına yapılan bir uygulamadan yüksek bir verim beklemek doğru bir yaklaşım olmaz. Evlatlarımızın öncelikle beden sonrasında da ruh sağlıklarını koruyabilmek adına yapılan bu çalışmanın asgari bir yarar ve verim getirecektir. Elbette aksayan yönleri oldu ancak zaman içinde bu yönleri giderildi/gideriliyor. Sonuçta bu çapta ilk defa uygulanan ve dünya da sadece bir kaç ülkenin başarabildiği bir yönteme sahip olmanın da avantaj olduğu da bir gerçektir” şeklinde konuştu.

“EŞİTSİZLİK GöZLE GöRüNüR HALE GELDİ”

Eğitim Sen Şube Başkanı Faik Alkan, öğrenciler arasında var olan eşitsizliğin uzaktan eğitimin başlaması ile daha da görünür hale geldiğini söyledi.

özel okul öğrencileri ile kamu okullarının öğrencilerinin eşit olmadığını belirten Alkan, “özel okul öğrencileri MEB’in sunduğunun dışında, ayrıca uzaktan eğitim almaktadır. Kamu okullarında okuyan üst ve orta gelir düzeyinde bulunan ailelerin öğrencileri ile yoksul ailelerin öğrencileri eşit değildir. Yoksul çocukların EBA’yı kullanacak bilgisayar ve internet bağlantısı yoktur. Engeli bulunmayan öğrenciler ile işitme ve görme engeli bulunan veya özel eğitim gereksinimi olan öğrenciler eşit değildir. EBA TV dersleri engeli olmayan öğrenciler için hazırlanmıştır. ülkemizde geçici koruma altında bulunan ve şu an sınır bölgesinde bekleyen öğrenciler ise eşitsizliği en ağır yaşayan kesimdir. Yapılması gerekenin, tüm öğrencileri eşit olarak kabul ederek yeni eşitsizlikler yaratmak yerine, var olan eşitsizlikleri de dikkate alarak alınacak önlemlerin belirlenmesi olduğunu belirtiriz” dedi.

“EĞİTİM KORKU DEĞİL SEVGİDİR”

Eğitim İş Genel Sekreteri Ebru Sungar da geçtiğimiz hafta, Eğitim ve Bilişim ağının, neredeyse okula gider gibi hazırlanan öğrencilere ve velilere şok etkisi yarattığını belirtti.

Sungar, “EBA TV'nin AKP tarafından giderek gericileştirilen eğitimin, ekran bulmuş hali olduğunun somut örneği olmuştur. 4-10 dakikayı geçmeyen ders sürelerinin yanında 35 dakikalık din dersi manidar olmuştur. üstelik bu dersi istismarcı Ensar Vakfı üzerinden anlatılmasını kabul etmek mümkün değildir. Ayrıca yarım saatlik ilahi, cami videoları ile süslenen ders aralarında diyanet logosu EBA üzerinde kol gezmektedir. Eğlenceli-oyun bölümünde “Yusuf’un Dünyası” alakası, tüm anneler türbanlı, dedeler sakallı-tespihli, her odada bir seccade görüntüsü amaçla hizmetin manidarlığıdır. Bilimi önceliğiyle çocuklarının eğitimi ve hayata hazırlanmaları için çocuklarını ekran karşısına hazırlayan aileler büyük hayal kırıklığına uğramışlardır. Daha ilk gün Adnan Menderes in idamını anlatan videonun gösterilmesi çocuklarda oluşan “virüs düşüncesinin yanında ölüm korkusuyla burun buruna gelmeleri, travma oluşturmaktan başka nedir? Hangi bilim, hangi pedagojik yaklaşım, hangi psikoloji­… Sayın bakanın “gözden kaçırdığım bir kaç dakikalık görüntü” demek bir af değildir. Gözden kaçırılan çocukların hayatı ve onların geleceğidir. MEB çocukları hayata ve geleceğe hazırlamak görevini ne yazık ki ölüm korkusu olarak algılanmaktadır. Eğitim korku değil sevgidir” ifadelerini kullandı.