Rambo Adımlarla Yerel Seçime Doğru

Demokrasi, pek çok kavram ve kurum gibi sürekli değişme ve gelişme özelliğine sahip… Günümüzde içeriğinde katılım ve çoğulculuk konularında ciddi açılımlar oldu. ülkemize henüz yeterli ölçüde yansımamakla birlikte; bu açılımlar, kendilerine devlet yönetiminden sivil toplum kuruluşlarına, ekonomik işletmelerden ev yaşamına kadar pek çok alanda uygulama imkânı buldu. Yeni demokratik açılımların en özgün uygulamaları ise yerel yönetimler alanında gerçekleşti.


 


Yönetim Yaklaşımları


Yerelde yönetim anlayışının pek çok farklı türünden söz edebiliriz. örneğin belediye başkanının kişiliği ile özdeşleşen örnekler vardır. Bir başka durumda başkan yine önde olur ama yönetim süreçlerinde bir uzmanlar oligarşisinin hegemonyası da mevcuttur. Değişen demokrasi anlayışına uygun olarak gözlenen bir başka örnek ise katılımcılık ve çoğulculuk üzerine kurgulanır. Gelişmiş demokrasi anlayışının bir tezahürü olarak ortaya çıkan bu örneği, yerel yönetişim veya yerelde birlikte yönetim olarak isimlendirebiliriz.


 


Yerel yönetişimin dayanak noktası, kentte mevcut olan aktör ve paydaşlarla yönetim erkinin sağlıklı ilişkiler geliştirmesini gerekli görür. Kent hakkında alınacak kararların birlikte verilmesi için mekanizma ve süreçler geliştirilir. Bunların geliştirilmesi için mevcut mevzuat veya düzenleme eksikliği, bir engelleme ve kısıtlama vesilesi olarak öne sürülmez. En önemlisi; yerel yöneticiler, katılıma ve çoğulculuğa yürekten inanırlar; bu inancın gereğini yerine getirmek için de somut uygulamalar geliştirirler. Bu bağlamda kent yöneticisinin demokrasi anlayışının doğrulanmasının dayanakları, bu yönlü geliştirdiği, geliştirilmesine destek ve katkı verdiği başarı öyküleridir.


 


Katılım ve çoğulculuk


Demokrasi kültürünün geliştiği ülke ve toplumlarda demokratik çoğulcu katılımın sağlanması için geliştirilmiş gerçek mekanizmalar görmek mümkündür. Bunlar arasından sadece kent konseyleri ülkemizde uygulamaya geçirilmeye çalışılmakla birlikte; pek çok yerleşimde başarısız örnekler olarak kalacak gibi görülmektedir.


 


Katılımın ve çoğulculuğun sağlanması için kullanılan ve en çok bilinen uygulamaların başında kamuoyu yoklamaları gelir. Muhtarlarla yapılacak ortak çalışmalar, kararların çok-kültürlülüğü yansıtacak ve katılımı sağlayacak bir niteliğe katkı yapmasını sağlayabilir. Yine yerleşim ölçeğinde bazı konularda referandum uygulamaları yapmak değerli sonuçlar üretebilir.


 


Yerel İktidar, Bizim Rambo’lar


Yaygın medyadan bir TV kanalında bir ilçenin belediye başkanının bazı açıklamalarını kısa bir süre de olsa izlememiştim. Yaptığı hizmetleri anlatmaya çalışan başkanın sözlerinde dikkatimi çeken en önemli nokta, sürekli ‘ben’ (birinci tekil kişi) anlatımlı bir ifadeye sahip olmasıydı. “Ben şunu yaptım, ben bunu yaptım” şeklindeki üslup, dinleyene belediyede başkandan başka kimse yokmuş gibi bir izlenim uyandırıyordu. Sanki yapılan tüm işleri başkan tasarlamış, kendisi karara bağlamış, bütçelemiş ve eğer taş taş üstüne konulduysa onun da ameleliğini bizzat yapmış gibiydi… ‘Tek kişilik bando’ havasında sürekli kendisini alkışlamasından böyle bir sonuca vardım.


 


Bu küçük örnekten çıkarabileceğimiz pek çok ders var. En önemlisi; henüz kendi egomuzdan kurtulup bir ekip ve takım olmayı öğrenemedik. Belediye gibi ekonomiden kültüre, katılımdan kentsel stratejilere kadar çok farklı boyutları olan bir kurumun ancak yetkinlikleri olan nitelikli bir “ekip / takım yönetimi” ile başarılı olabileceği bilincine varabilmiş değiliz. Belediye hizmetleri konusundaki başarıların, az önce sözünü ettiğim belediye başkanı gibi süper Rambo ile sağlanacağı eksenli yanlış bir saplantı içindeyiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gürcan Banger Arşivi