SÜREKLİ YAKINMA

Konuşmaktan ve başkalarını dinlemekten hoşlanmayan bir adam bir çare düşünüyormuş. Bu adama göre insanlar çok konuşuyorlar; fakat, birbirlerini dinlemiyorlarmış. Bu yüzden birbirlerini anlamıyorlarmış. Ayrıca modern araçların verdiği gürültü de bu kişide muazzam bir baş ağrısı yapıyormuş.
Böyle, sakin bir ortam düşündüğü bir sırada bir dergide tam bir sükûnetin egemen olduğu bir manastır hakkında yazı okumuş.
Manastıra gitmiş ve geliş nedenini söylemiş. Onlar da adamın anlattıklarını tutarlı bularak ona "Burada sana bir oda verilecek. İçinde kitaplar, resim çizmen için gerekli aletler var. Gündüzleri kırlar da dolaşabilirsin. Teknolojik hiçbir araç burada yok. Olağanüstü durumlar hariç sadece yedi yılda bir defa konuşmana izin verilecek" demişler.
Adamın geri döneceğini düşünmüşler; fakat, adam tebessüm ederek şartlan kabul etmiş.
Aradan yedi yıl geçtikten sonra keşişler adama ne söylemek istiyorsa şimdi söyleyebileceğini bildirmişter. Adam da "Odam çok soğuk " demiş.
Adamın odasına yeni bir soba koymuşlar, sorunu çözmüşler. Aradan bir yedi yıl daha geçmiş ve adama yine konuşma hakkı vermişler. Adam da "Yemekler çok tuzsuz" demiş. Yemeklerin tuzu ayarlanmış ve aradan bir yedi yıl daha geçmiş. Yine adamı çağırıp anlat bakalım demişler. Adam da:
"Buradan çıkmak istiyorum artık" demiş. Bunun üzerine keşişlerin başı masaya vurarak kükremiş:
"Biliyordum, biliyordum, biliyordum. Geldiğinden beri hep şikayet, hep şikayet, hep şikayet" demiş.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
AKTÜEL Arşivi