“Aynı katliam er ya da geç yaşanacaktır”

“Aynı katliam er ya da geç yaşanacaktır”
ESÇEVDER Erzincan’da gerçekleşen altın madeni faciasıyla ilgili konuşarak yaşanan olayın “Kaymaz ve Atalan’da yaşanmayacağının kim garanti edecek?” diye sordu.

13 Şubat Salı günü Erzincan'ın İliç ilçesinde altın madeninin bulunduğu geniş bir alanda yaşanan toprak kayması nedeniyle birçok kişi toprak altında kaldı ve söz konusu facianın ardından siyanürlü çözelti Fırat Nehri’ne karıştı.

Eskişehir Çevre Koruma ve Geliştirme Derneği (ESÇEVDER) konu ile ilgili basın açıklaması yaparak “Erzincan – İliç’te yaşanan olayın Kaymaz Ve Atalan’da yaşanmayacağını kim garanti edecek?” sorusunu sordu.

ESÇEVDER Başkan Yardımcısı Filiz Fatma Özkoç, Erzincan-İliç’te yaşanan olay ile ilgili, “Aynı işletmede 21 Haziran 2022 yılında siyanür çözeltisi taşıyan boru patlamış ve 210 m3 siyanür çözeltisi toprağa karışmıştı. Daha sonra Eylül 2022 de tekrar üretim izni aldı. Çevre Aktivisti Sedat Cezayirlioğlu uluslararası Ceza mahkemesi (UCM)’ne başvurmuştu. Ayrıca Türk Mimar Mühendisler Odaları Birliği (TMMOB) biri 2. kapasite artırımı ile ikincisi ‘ÇED gerekli değildir’ ile ilgili olarak 06 Aralık 2023’te 2 adet dava açılmıştı. Ayrıca Anayasa Mahkemesi’ne işletilen altın madeninin özel yaşamı ve sağlığı tehdit ettiği iddiası ile yapılan başvuruda yurttaşı haklı bularak ihlal ve yeniden yargılanması kararı vermişti” açıklamalarıyla konunun geçmişi hakkında bilgi verdi.

“Çöpler Altın maden işletmesi Anagold ve Çalık Holding’in ortaklarından olup, Anagold’un 7,2 milyon dolar vergi borcunun silindiği hafızalardadır” diyen Özkoç, “Son yıllarda Türkiye’nin hemen her yerinde olduğu gibi, Eskişehir’imiz de kar etmek dışında hiçbir amacı olmayan madencilik şirketlerinin hedefindedir. Bu şirketler, bitmek bilmez kar hırslarıyla milyonlarca insanımızın yaşam alanını, suyunu, toprağını, doğasını ve nihayet yaşamlarını hiçe saymaktadırlar. İliç’te olan bir kaza değil çevre ve yaşam katliamıdır. Kaymaz’da yapılmaya çalışılan 3. Atık Barajında da aynı katliam er geç yaşanacaktır” ifadelerini kullandı.

Atalan, Alpagut, Tekeciler’de de yapılması planlanan projelerdeki tehlikelere vurgu yapan Özkoç, “Yine Cengiz Holding tarafından 713 hektarlık yani 941 futbol sahası büyüklüğünde, 180 milyon ton kazı yaparak, patlatmalı ve açık alan işletmeciliği, siyanürlü yığın liç yöntemi ile Altın-Gümüş çıkartacak olan Atalan, Alpagut, Tekeciler’de aynı katliam er ya da geç yaşanacaktır. Siyanürlü pasa, dik yamaçlı arazi olan Sarıcakaya ve çevresi ile Sakarya nehrini siyanürlü toprak ile er ya da geç zehirleyecektir” diye konuştu.

“MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Özkoç son olarak, “ESÇEVDER olarak özel kişilerin karlarına tahsis edilmediği ve kamusal ihtiyaçlar dışında bir amaca hizmet etmediği müddetçe maden çıkartılmasına karşı olmayıp, maden sahalarının ülkemize ve şehrimize vereceği zararlar göz önüne alınırsa bir avuç kişinin çıkarlarının ülke çıkarlarının önüne geçmemesi için mücadelemize devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Etiketler :