“Nafakanın süreye bağlanmasını istemek yanlıştır”

2023 yılı yaz aylarında Yeniden Refah Partisi’nin önergesiyle meclise nafakanın süreli olmasıyla ilgili yasa teklifi sunulmuştu.
Bu konuda henüz bir karar çıkmazken nafaka tartışmaları günden günde büyüyor. AHPADİ Eskişehir Şube Başkanı Av. Mehmet Ektaş, nafaka konusunda gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiğinin fakat bunun süreyle ilişkilendirilmemesi gerektiğinin altını çizerek yasa teklifini doğru bulmadığını belirtti.
Nafaka konusunda ortaya atılan “bir tarafın hakkını korurken diğer tarafın mağduriyetine neden olduğu” iddiasının çok gerçekçi bir iddia olmadığını söyleyen Ektaş, hukukta korunması gereken menfaatlerin çatışması söz konusu olduğunda en temel ilkelerimizden biri ‘zayıf olanın korunacak menfaatine üstünlük tanınması olduğunu ifade etti.
“KORUNMASI GEREKEN MENFAAT KADININ MENFAATİDİR”
“Nafaka konusunda temel alacaklı taraf ülkemizde ve dünyanın birçok ülkesinde, kadınlardır” diyen Ektaş, bu durumun sebebini şu sözlerle anlattı:
“Kadınların iş yaşamı içerisine yeterince katılamamış olması, ekonomik özgürlüklerinin olmaması, toplumda ev işlerinin öznesi olarak görülmeleri ekonomik özgürlüklerini kazanamıyor, çalışamıyorlar. Bu açıdan, eğer bir nafakada menfaatler arasında bir çatışma çıkarsa burada korunması gereken menfaat kadının menfaatidir ve bizim hukuk sistemimiz de böyle kabul etmiştir.”
“SÜREYE BAĞLAMAK DAHA BÜYÜK HAKSIZLIKLARA SEBEP OLABİLİR”
Nafakanın ‘süreli olması’ tartışmalarını yanlış bulduğunu vurgulayan Ektaş, “Nafakayı belirli bir süreye bağlamak, kadınların çok daha büyük haksızlıklarla karşı karşıya kalmalarına neden olacaktır. Nafakalarda mahkemelerin yanlış vermiş olduğu kararlardan kaynaklı hatalar vardır. Ancak, bugün ülkemizde mahkemeler tarafından kadınlara ve çocuklara yüklenen nafaka oranları geçim temin edecek oranda değildir, çok sembolik rakamlardır. Hele uzun yıllara sari olan nafakalarda enflasyonun karşısında bu eriyip gitmektedir” diye konuştu.
“ADALETSİZLİK OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM”
Nafaka tartışmaları konusunda yapılabilecek uygulamaları aktaran Ektaş, şunları söyledi:
“Kısa süren evliliklerde çok uzun süre nafaka ödenmesi, boşanmış tarafları nafakayla birbirlerine bağlayarak hayatlarında rahatsızlığa sebep olmaktadır. Bu açıdan mahkemelerin karar verirken evliliği çok kısa sürmüş çiftlerde nafaka yerine boşanmış kadının çalışabileceği, mesleki yeterliliklerini geliştirebileceği gözeterek uygun bir tazminat ödemeye mahkum etmesi ya da nafaka bağlanmışsa bile tarafların uygun bir tazminat üzerinde anlaşarak nafakayı kaldırma gibi yöntemlerin belirlenmesi çok daha yerinde olacaktır fakat 25 yıl evli kalmış, hayatını ailesine adamış ve sonra boşanmış bir kadını düşünün. O kişinin o yaştan sonra iş bulması zor bir noktaya gelmiş. Bu kişiye hayat boyu nafaka bağlanmasının adaletsizlik olmadığını düşünüyorum.”
“NAFAKANIN SÜREYE BAĞLANMASINI İSTEMEK YANLIŞTIR”
Yeniden Refah Partisi tarafından meclise sunulan teklife eleştiri getiren Ektaş, “Nafaka tartışmaları; ülkemizde laiklik ve Cumhuriyet düşmanı tarafların ortaya çıkardığı tartışma platformlarından bağımsız olarak, hakkaniyetli platformlarda yapılmalı. Nafakaların süreye bağlanmasıyla ilgili meclise sunulan yasa teklifi Yeniden Refah Partisi tarafından sunulmuştur. Yeniden Refah Partisi’nin hayata nereden baktığı, kadını nereye koyduğu çok ortadır. Bu bile nafakayı süreye bağlanması ile ilgili taleplerin hangi beyinsel arka plandan yola çıkılarak hareket edildiğinin bir göstergesidir” şeklinde konuştu.