“Vatandaşımız ölüm korkusuyla yaşıyor”

“Vatandaşımız ölüm korkusuyla yaşıyor”
Eskişehir'de Saadet Partisi Odunpazarı İlçe Başkanlığı, Türkiye’nin mevcut gündemindeki artan şiddet olaylarına ve cinayet vakalarına dikkat çekti.

Eskişehir'de Saadet Partisi Odunpazarı İlçe Başkanlığı, haftalık basın açıklamasında Gazze’de süregelen savaşa, Türkiye’deki yaşanan sosyal sorunlara ve ekonomik krize dair değerlendirmelerde bulundu. Saadet Partisi adına açıklamada bulunan Odunpazarı İlçe Tanıtım Medya ve İletişim Başkanı Osman Çalışkan, İsrail'in Gazze’de gerçekleştirdiği saldırılara değinerek, “Nedir bizim bu çaresizliğimizin ve sessizliğimizin sebebi? Elbette bütün zulümler her geçen gün etkisini arttırarak devam ediyor. O halde bu katliamları durdurmak için atılması gereken adımları zamanında caydırıcı bir şekilde atmak gibi bir mecburiyetimiz var. 7 Ekim 2023'den bu yana atılması gereken adımlar eğer zamanında atılmış olsaydı, diplomatik manada bugün Filistin’deki zulmü, İsrail hiç olmazsa biraz azaltmış olacaktı. İktidarın aylar sonra atmış olduğu ticareti kesme adımlarının da çok da etkili sonuçlar doğurmadığını üzülerek görüyoruz. Dolayısıyla artık bundan sonra söz bitti, icraat zamanı. Kınamak protesto etmek milletin işi, icraat yapmak, caydırıcı önlemler almak ise iktidarın işidir” şeklinde konuştu.

“Vatandaşımız ölüm korkusuyla yaşıyor”

Türkiye’nin mevcut gündeminin ötesinde sosyal çürüme ve artan şiddet sorunlarını ifade eden Çalışkan, “Güvensizlik hissi her bir vatandaşımızı sarmış durumda. Bunu son dönemde çok sık kurduğumuz cümlelerden anlayabiliriz: Narin’in katili kim? Rojin’in başına ne geldi? Şehit polisimizin katili kaç yıl ceza alacak? Savcımızı makamında kim, niçin tehdit etti? Şu sorulara bakar mısınız? Çok acı ama bu soruları tüm Türkiye soruyor. Son aylarda bu şiddet sarmalı ne yazık ki görevi başındaki polislerimizin bile canına mal olmaya başladı. Emniyet mensuplarının bile emniyette olmadığı, sokak ortasında şehit edildiği bir ülkeyi hiçbir vatandaşımız hak etmiyor. Bunu birileri yazsaydı abartı bulurduk. Fakat biz bugün tam olarak bunu yaşıyoruz. Ülkemiz cinnet geçiriyor. Eline bıçak alan, silah alan kurban aramaya başlıyor. Maalesef kurbanlar çoğu zaman ya çocuklar ya da kadınlar oluyor. Sicili arşa ulaşmış, katalog suçların neredeyse tamamını işleyip her türlü suça bulaşmış kriminal tipler sokakta cirit atıyor. Bugün adalet çeteler tarafından sokaklarda infaz ederek gerçekleşiyor. Kadınlar ve çocuklar başta olmak üzere tüm vatandaşlarımız dışarıya çıkarken ölüm korkusu ile çıkıyor” ifadeleriyle tepki gösterdi.

“Caydırıcı cezalar lazım”

Çalışkan, mevcut infaz yasalarının caydırıcılığı sağlayamadığını ve bu konuda acil bir düzenleme yapılması gerektiğini vurgulayarak, “Ceza ve infaz yasasını değiştirip caydırıcılığı sağlayalım. Hukuk önünde herkesin eşit olduğu ve adaletin kamil manada sağlandığı bir Türkiye inşa edelim. Adaleti siyasetten arındırılalım. Güçlünün delip geçtiği, güçsüzün ceza aldığı bir hukuk algısıyla mücadele edelim. Artık bunu görmezden gelme lüksü kalmadı” dedi.

“Yoksulluk sınırı altında bırakmak vicdansızlıktır”

Ekonomik sorunlar ve hayat pahalılığına da dikkat çeken Osman Çalışkan, Türk-İş’in Eylül 2024 raporunu referans göstererek, açlık sınırının 19 bin 830 TL, yoksulluk sınırının ise 64 bin 595 TL olduğunu açıkladı. “Bu rakamların olduğu bir Türkiye'de vatandaşlarımıza 17 bin TL asgari ücrete, 12 bin 500 emekli maaşına ve bin lira, iki bin lira, üç bin lira, beş bin lira sosyal yardım ücretlerine mahkum etmek en hafif tabiriyle vicdansızlıktır, merhametsizliktir” diye açıkladı.

Kaynak: Haber Merkezi

Etiketler :