Eskişehir'den bir Saim Günal geçti...

Eskişehir'den bir Saim Günal geçti...
 Muhabir
Geçtiğimiz gün uğurladığımız Eskişehir’in değeri Saim Günal 2012 yılında İstikbal Gazetesi'nin konuğu olmuştu. İşte, Günay hakkında tüm merak edilenler...

Geçtiğimiz günlerde kalp krizi nedeniyle hayatını kaybeden Eskişehir'in değerli sanatçısı Saim Günal, gözyaşlarıyla toprağa verilmişti. Artık Saim Günal'dan geriye muhteşem sesiyle yorumladığı kulakları ahenkle titreten şarkıları kaldı.

Günal'ın vefatı üzerine, 2012 yılında İstikbal Gazetesi muhabiri Özge Zaim'in yaptığı röportaj akıllara geldi.

İşte sanatçı Saim Günal ile yapılan o röportaj:

"Saim Günal ismini muhakkak hepiniz duymuşsunuzdur. Eskişehir’in yerel halk sanatçısı… Birçok düğünde program yapmış, okul kermeslerine katılmış marka sanatçı... Kentimizde çok seviliyor. Bu kadar çok sevilmesini babacanlığına, içten ve doğal oluşuna borçlu olsa gerek...

Ofisinde buluştuk. Yer yer geçmişe gittik, yer yer günümüzden konuştuk. Merak ettiğim bütün sorulara samimice yanıt verdi Saim Bey... Kendisine çok hoş bir de slogan yapmışlar:

“Kambersiz gün, Saimsiz düğün olmaz.''

Benim çok hoşuma gitti. Çocukluğumu, lise yıllarımı düşündüm o anlatırken... Benim okul kermesime de katılmış olan Saim Bey'le gün gelecek söyleşi yapacağım aklımın ucundan geçmezdi.

Saim Bey, ilk sorum şu olacak. Bu mesleği kaç yıldır yapıyorsunuz?

Bu işi 3 yıl İskenderun’da yaptım. Bu seneyle birlikte Eskişehir'deki meslek hayatımın 42'nci yılını dolduruyorum.

Eskişehirli misiniz?

Doğum yerim Dört yol ama memleketim Eskişehir derim her zaman. Çünkü bütün güzellikleri burada yaşadım.

Eskişehir'e gelişiniz nasıl oldu peki?

Hava kuvvetlerinde er olarak çalıştım. İstanbul'dan Eskişehir Subay evine aldılar. Orada kısa bir süre askerlik yaptıktan sonra bırakmadılar. Bu sefer Ordu Evi'nde sivil sanatçı olarak görev yaptım. Daha önce Subay Evi'nde görev yapan halk sanatçısı oldu mu? Subay Evi'ne ilk gelen türkücü ve halk müziği sanatçısı benim. Eskişehir'e düğünlere program sanatçısı getirme kültürünü de ben taşıdım. O zamanlar belediye gazinosu bunu yapıyordu ama maddi durumu iyi olanlar oradan sanatçı bulabiliyordu. Eskişehir için sosyal yaşama çok önemli katkılarımın olduğunu düşünüyorum. ESKİŞEHİR'DE MAHKÛMLARA İLK BEN PROGRAM YAPTIM!

Ne gibi katkılar Saim Bey?

Eskişehirspor'un bütün kamplarına ve moral gecelerine hiçbir ücret almaksızın katıldım. Eskişehir'de cezaevinde ilk defa mahkûmlara ben program yaptım. Gerçekten çok ses getirmişti o dönemler... Çünkü herkes çekiniyordu ilk etapta... Acaba bir şeyler olur mu diye. Biz hâkim de değiliz, savcıda... Orada insanlara moral vermek için bulunuyoruz. Okulların kermeslerinde programlar yaptım. Mütevazi rakamlarımla okullarımız çok para kazandı. Çok şükür Eskişehir'e böyle güzel katkılarımız oldu.

Organizasyonlara katılırken şart arıyor musunuz peki?

Davet edildiğim yere giderim, edilmediğim yere gitmem. Bir yerel sanatçı olarak menajerim yok. Olmadığı içinde insanlarla bire bir muhatap oluyorum.

Bunun zararları olmuyor mu?

Zararları da oluyor faydaları da... Zararı şu çok yakın tanıdıkların olunca fazla para isteyemiyorsun. Faydası ise insanlar seni çok seviyor. Çünkü mesela öğretmen geliyor. Saim Abi benim şu kadar param var diyor. Bende seni üzmeyecek, gönlünden geçen rakamı verebilirsin diyorum. Bunlar beni çok mutlu eden şeyler...

KAMBERSİZ GÜN, SAİMSİZ DÜĞÜN OLMAZ

Sizin çok hoş bir de sloganınız var aslında değil mi?

Eskiden "Kambersiz gün, Saimsiz düğün olmaz" derlerdi. Böyle bir slogan kaldı.

Eskişehir'deki belediyelerden katkı gördünüz mü?

Büyükşehir Belediyesi 6 yıl evvel ismimi Deliklitaş mahallesinde bir sokağın adı yaptı. Odunpazarı Belediyesi de Sümer Mahallesi'nin yanındaki iki dönümlük alandaki parka adımı verdi. Bir ay önce de şehrin belleği isimli müze açıldı. Orada da 90 sanatçı ve sporcunun isimleri içinde yer alıyorum.

Peki, günümüzde gençler bu mesleğe ilgi gösteriyor mu?

Gençlerin ilgi göstermeleri değil de gençlere talep gösterilmesi önemli. Gençler çok iyi ve heveskar... Talebe çocuklar çok fazla... Doğal olarak ailelerine yük olmak istemiyorlar, bu işi yapıyorlar. Ancak yavaş yavaş o ciddiyet kayboluyor. Bunun zararı da gençlerin kendisine oluyor.

YAPTIĞIN İŞTE MARKA OLACAKSIN!

Az miktarlara düğünlerde çalan arkadaşlar oluyor değil mi?

Düğün sahibinin istediği o... Ona çok fazla yük olmayacak. Tamam, bir orgu alabilirsin ama önemli olan yaptığın işte marka olabilmeniz... 100 liraya gidiyorsa yarın bir gün başkası 75 liraya gider. Senin orada değerini bitirir. Bir hükmün kalmaz.

Şehir dışında çalışmalarınız oldu mu?

Eskişehir dışına çok gittim. Aşağı yukarı ülkenin 3'te ikisine giderek program yapmış bir insanım. Ama taleple giderim. Organizatör beni yönlendirmez. Sibel Can, Seda Sayan, Hülya Avşar, Behiye Aksoy gibi isimlerle program yaptım. Hepsinden de yüz akıyla çıktım.

Eskişehir'in çok önemli değerlerinden birisisiniz. Japon Fikret'te aynı şekilde bir marka... Siz nasıl buluyorsunuz onun sanatçılığını?

Japon Fikret gerçek anlamda çok iyi müzisyen... Müzisyen camiasında çok değer bulan bir sanatçı. İyi sanatkârlar kolay kolay ben böyle sazcıyım, şöyle sanatçıyım demez. Fark edilmek ister. Japon Fikret'te kendi dalında fark edilmek isteyen değerli bir sanatçı. Plakçılar Fikret'i değerlendirebilseydi ve İstanbul'da olsaydı çok fazla yerel sanatçıyı yanında götürürdü. Böyle de yetenekli bir kardeşimiz...

Son olarak ne söylemek istersiniz?

Müzik evrenseldir. Bunun vatanı yoktur. Müzik sevgidir. Bunun kaynağı da bütün insanları sevmektir. Benim 42 yıllık müzik hayatımda bunlar geçerlidir. Bunun tek şahidi de Eskişehirlilerdir."

İlgili Haberler
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum