Fabrikalar Bölgesi diye adlandırılan alan, Eskişehir'in vitrini ve geleceği olan bir bölge.
Dikkat ederseniz, son yıllarda, özellikle kentin sosyalleşme alanında ki yapılaşmanın da gerçekleştiği bir alan Fabrikalar bölgesi.
Bu bölgenin, Eskişehir'e daha da yararlı hale getirilme ihtimali ortada durup dururken, koruma kurulu tarafından yapılaşmaya kapatılmasıyla bu fırsat da ortadan kayboluyor.
Böylece...
Eskişehir'in vitrini ve geleceği dediğimiz bölgenin üzerinde, virane yapılar ve boş arsalar yıllardır öylece bekliyor.
ESKİŞEHİR'DE BİR SEMPOZYUM
YAPILACAK. OTELLERDE YER YOK
Bakın size bir örnek.
21 Ocak tarihi'nde Eskişehir'de büyük bir organizasyon var.
Göz hastalıkları ile ilgili Türk Oftalmoloji Derneği XXXII. Kış Sempozyumu Eskişehir'de yapılacak.
Üç gün sürecek olan Sempozyum için Türkiye'nin hemen her yerinden hekim ve bilim adamları Eskişehir'e gelecekler.
Bu nedenle, Eskişehir'de bulunan tüm Otellerin kapasiteleri şimdiden dolmuş durumda.
Öyle ki...
Gelecek hekim ve bilim adamlarını barındırmak için neredeyse misafirhaneler bile kapatılmış durumda.
Sizin anlayacağınız...
Eskişehir'in artık çehresi değişti.
Kent bu tür Sempozyum ve kongreler ile büyük çaplı bölge toplantıları için tercih edilen bir il oldu.
Bu yeni kimliğin ihtiyaçlarının karşılanması için daha fazla Otel, daha fazla mekana ihtiyaç var.
Bunların yapılacağı en uygun yer de şüphesiz Fabrikalar Bölgesi olarak adlandırdığımız yer.
Ancak bu yapılamıyor.
Çünkü...
Anıtlar yüksek Kurulu, bu bölgeye yapı için izin vermiyor.
Şimdi birileri kalkıp, bu söylediklerimizi tersinden okuyup;
-"Orada ki mülk sahiplerine kıyak mı yapıyorsun?" diyebilir.
Zira, dünyaya tersinden bakmaya alışmış çevremizde pek çok insan var.
Öncelikle şunu söyleyelim.
Hiçbir zaman servet düşmanı olmadık.
Hiçbir zaman da, haksız yere rant peşinde olanlarla aynı düşünmedik.
Burada kentin menfaati olduğuna inanıyoruz.
Eskişehir'e 10 kişi daha fazla gelse, o 10 kişi Eskişehir'in otelinde kalıp, hamamında yıkansa.
Lokantasında yemek yiyerek, marketinden alışverişini yapsa daha çok mutlu olacağımızı söylüyoruz.
Ve sonuç olarak da...
Bölge, kurulun bu tutumundan kurtulmadıkça da, fırsatın her geçen gün kaçtığına inanıyoruz...