Yerel seçimlerin “etkileri” devam ediyor.

Bir tarafta “kazanan” bir tarafta “kaybeden” kesim olunca fatura iki tarafa da farklı yansıyor.

Kaybeden taraf AK Parti’den bahsedelim.

AK Parti uzun bir dönemdir öyle enteresan uygulamalara imza attı ki AK Parti’nin fıtratında olmayacak işler dedik.

Örneğin bir il başkanı genel başkanın geldiği aday tanıtım toplantısında apar topar görevden alındı.

“Kol kırılır yen içinde kalır” sloganını şiar edinen AK Parti’de öyle bir çatlak oluştu ki bırakın içinde kalmayı, cümle alem duydu.

Hatta il başkanının saygınlığını yok edecek bir şekilde duydu.

Yeni il başkanı da elbette o esnada atandı.

Kimidi?

Gürhan Albayrak…

Elbette yerel seçimlerin faturasını Albayrak’a yüzde yüz kesmek haksızlıktır fakat Albayrak’ın teşkilat geçmişini de sorgulamak gerekiyor.

Teşkilat geçmişi yok, hatta ne zaman partili oldu araştırmak gerekiyor.

Hani yükselirken “basamak basamak” yükselmek en sağlıklısıdır denir ya.

Albayrak bırakın teşkilat içerisinde basamak basamakyükselmeyi “aday tanıtımında gökten zembille indi” de diyebiliriz.

Elbette ki böyle bir geliş içerisinde görevi de huzurla yürütmesinin mantığı yoktu.

Albayrak her ne kadar “barış” profili çizse de teşkilat içerisinde geldiği an da ilk olarak ilçe başkanları ile ipleri kopardı.

Bismillah, daha ne zaman geldi de, küskünler başladı diyeceksiniz ancak oldu mu oluyor?

Yerel seçimlerde de çok yansıtılmadı ancak şimdi şimdi ortaya çıkıyor.

Teşkilatı bilmeyen, tanımayan bir il başkanı olunca da ilçe başkanlarıyla çatışmalar da aldı başını gitti doğal olarak.

Albayrak bir tarafta, iki ilçe başkanı bir tarafta!

Büyüdü, büyüdü, büyüdü.

Ve hodri meydan dönemi başladı!

Kulis bilgilerine göre:

Tepebaşı İlçe Başkanı Emre Aydın ve Odunpazarı İlçe Başkanı Ümit Sezer, bir hafta önce Ankara’ya genel merkeze gidiyor.

İstifalarını sunuyor.

İl başkanı kendisiyle uyum içerisinde çalışacak yeni merkez ilçe başkanlarını belirlesin, “Biz yokuz” diyor.

Onun tercümesi ise şu oluyor:

“Gürhan Albayrak varsa biz yokuz”

Genel merkez ise istifaları reddediyor.

Hatta hoşuna bile gidiyor.

Eeee mütevazılık yapıp koltuğu bırakmak bu devirde kolay değil.

Yanıt şöyle oluyor:

“Biz sizden çok memnunuz. Göreve kaldığınız yerden devam ediyorsunuz. İl Başkanıyla ilgili de gerekli çalışmalarımız yapılıyor. Süreç hakkında bilgilendirme yapacağız.”

İstifaları onay görmeden geri dönüyor iki ilçe başkanı…

Tabi bu savaşın bir yüzü…

Diğer yüzünde de Gürhan Albayrak mücadele ediyor.

Albayrak’ın da Perşembe günü Ankara’ya görüşmeye gittiği konuşuluyor.

Ne konuştular o konuda bilgi yok.

Fakat…

Albayrak seçim süresince “etkisiz” bir başkanlık görevi yürütürken bir haftadır çarpıcı açıklamalarla kentin gündemini belirliyor.

Bu çıkışı yadsınamayacak kadar enteresan…

Genel merkezden uyarı mı yedi bilemiyoruz, onu zaman gösterecek.

Bu savaşın galibi kim olacak zaman gösterecek ancak “hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı” kesin.

Çünkü teşkilatta hiçbir şey olmasa bile bir şeyler oldu.