Bir kez daha Ankara'nın yolunu tuttuk.
Tepebaşı Belediyesi'nin her hafta yaptığı gezilerden bir tanesiydi.
Ancak bu kez çok farklı bir gezi oldu!
Farkından daha çok içerdiği anlamlar bakımından unutulmaz bir gezi oldu.
İşte bu geziye ve meclisin son durumuna dair notlarımızı paylaşacağız...
Bakın önceki gün mecliste neler oldu?
BOMBALANMIŞ MECLİS
TBMM'yi ziyaretlerimiz sırasında sıkça geçtiğimiz yerlerden bu kez ürpererek geçtik.
Zira "buram buram devlet kokan koridorlar, bu kez barut kokuyordu!"
Atılan bombaların yarattığı etki anlatılmaz derecedeydi.
Koridorlar yerle bir olmuş.
Kırılmayan tek bir cam kalmamış.
Asansör kapıları dahi patlamış.
Pek çok yerde tavan çökmüş.
Betonarme yapı yerle bir olmuş.
Bahçede ağaçlar kökünden sökülmüş, pek çoğu da maalesef yanmış...
***
Tüm bu görüntüleri meclise girdiğiniz andan itibaren görebiliyorsunuz.
Demokrasinin nasıl hedef alındığını meclisi ziyaret ederseniz daha iyi anlayacaksınız.
Bu yüzden meclisi ziyareti etmenizi öneririz.
Fakat bombalama sonrası meclise ilgi çok azdı.
Vekiller ve meclis çalışanları dışında çok fazla vatandaş yoktu.
Grup toplantılarının yapıldığı gün olmasına rağmen, meclisin rutin günlerinden birisi gibiydi.
Bu tablonun oluşmasındaki en büyük neden elbette hala akılların bir köşesinde duran korku!
"Bir kez daha aynı şey olur mu?" endişesi.
Darbe girişiminin tam olarak bitmemiş olma riski.
Tüm bunlar bir araya gelince meclis ziyaretleri de hayli seyrelmiş.

KORKMAYAN ESKİŞEHİRLİLER
İki otobüs dolusu Tepebaşılı korkmadan, hiçbir şeye aldırış etmeden,
En önemlisi, "demokrasiye olan inancını" hiç yitirmeden meclisin yolunu tuttu.
Başkan Ahmet Ataç'ta aynı şekilde!
İlçe Başkanı Vural Yörük'te oradaydı.
İlker Özokçu'da ziyarete destek veriyordu.
Ankara'nın gerilimi meclise de yansımıştı.
İnsanların yüzündeki endişe çok kolay okunuyordu.
Adeta virane bir yapıyı andıran görüntüler eşliğinde Eskişehirli konuklar grup toplantısı salonuna geçtiler.
Kılıçdaroğlu'nu dinlediler.
Ardından yine boş ve viran haldeki koridorlardan ilerleyip, Kılıçdaroğlu'nun meclisteki odasına gittiler.
"Sadece ve sadece Eskişehir'den gelen konuklar vardı orada!"
Oysa daha önceki Salı'larda Türkiye'nin dört bir yanından gelen insanlar doluşurdu.
Kılıçdaroğlu ile görüşmek için insanlar birbirini iteklerdi.
O gün hiç birisi yoktu.
Kılıçdaroğlu bu zor günde bile Eskişehirlileri karşısında görünce yüzü gülmeye başladı.
Toplantının ardından hemen meclisten ayrılması gerekiyorken, Tepebaşından gelen grubu ağırlamadan edemedi.
Onlarla sohbet etti.
Başkan Ataç'ı dinledi.
Eskişehir'deki duruma dair bilgi aldı.
Ve bu hengamede dahi kendisine "ilk geçmiş olsun" ziyaretini yapan heyete teşekkürlerini iletti.

KORKU DAKİKALARINI ANLATI
Kılıçdaroğlu ziyaretinin ardından Utku Çakırözer ile görüştük.
Meclise yapılan saldırıya rağmen meclise gitmeyi tercih edenler arasındaydı.
Genel Kurul salonunda iken bombaların düşmesi ile gittikleri sığınağı gezdirdi.
Sığınak dediğimiz "meclisin kalorifer dairesi"
Ayrıca, kullanılmayan eşyaların depolandığı bir alan...
Ne nükleer bir saldırıya karşı korumalı, ne de bombalara karşı dayanabilecek bir yer.
Yine de sığınak diyerek gittiklerde yerde yaşadıklarını anlattı CHP'li vekil.
Kulakları sağır edecek bomba sesleri altında meclis başkanı öncülüğünde bir masa etrafına toplandıklarını anlattı.
Neler yapacaklarına dair kararlar aldıklarını söyledi.
Ancak sabah olduğunda sığınaktan çıkabildiklerini ifade etti.
Daha doğru bir tabirle tanıklık ettiği tarihi anı yeniden yaşıyordu Çakırözer...
EN ANLAMLI ZİYARET
Tepebaşı Belediyesi 150 Bin kişiyi Çanakkale'ye götürdü.
Ankara, Konya, Bursa gezileri falan bu sayı daha da artıyor.
Gidilen her yerde kültürümüzün ve tarihimin çok büyük değerleri var.
Seyit Onbaşı, Mevlana, Anıtkabir ve diğerleri...
Her gezide pek çok kişinin gözyaşlarını tutamadığı anlar oluyor.
Hepsinin anlamı ve değeri çok ayrı!
Ancak önceki günkü ziyaretin kıymeti anlatılamayacak kadar fazla.
Bombalardan çıkmış ve hala darbe riski altında olan "Gazi Meclis'e" o anda gidebilmek büyük paha!
Kutluyoruz Tepebaşı Belediyesi'ni ve konuklarını...
Cesaretlerinden ve demokrasiye olan inançlarından dolayı...