Bütün şehir Ataç'ın tavrını konuşuyor.
Kura meselesinde feragat etmesi, Büyükerşen'in kurultayda olması gerektiği düşüncesini tüm kentli takdir etmiş durumda.
Fakat CHP il örgütü nedendir bilinmez Ataç'a karşı olmayacak bir tutum içerisine girdi.
Demokratik bir yarış yeri olan kongrelerde kendilerine karşı takınılmış bir tavır olduğunu sanan İl örgütü, kura meselesinde bile Ataç'ın adımına rağmen ısrarla konuyu kaşıdı.
"Ahmet Ataç kuradan feragat etmemiştir" cümlesini kuracak kadar ileri gitti.
Oysa Ataç'ın bu konuda nasıl bir tutum sergileyeceğini sadece kendileri değil, tüm kentli zaten çok iyi biliyordu.
***
Dünkü basın toplantısında Ataç bu konuyu ele aldı.
"Kuradan ben çıksam bile hakkımı yine devredecektim" diyerek il örgütünü payladı.
Daha doğrusu, takınılan tavrın ne denli kötü bir üslup taşıdığını anlatmaya çalıştı.
Çünkü Büyükerşen gibi ülkeye mal olmuş bir ismin, bu tür işlere karıştırılmasının yaşattığı zararı çok iyi biliyordu.
Bu konudaki tepkisini de "Hoca'yı bu işe alet edenler utanmalı" diyerek gösterdi.
***
Lafı uzatma niyetinde değiliz...
Söyleyeceklerimizi zaten dün söyledik.
Kısaca şunu söyleyip bitirelim;
"Bu kongreler süreci ve son kura kaosundan başarıyla çıkan taraf Ahmet Ataç tarafı olmuştur.
Bu başarı sadece parti içi düzeyde değil, halk nezdinde de sağlanmıştır.
Bunu bilmeyenler ya da görmeyenler ise sosyal medyada Eskişehirlilerin neler konuştuğuna bakarsa, sonucu çok daha iyi kavrayacaktır..."


MESUT HOŞCAN'A TEŞEKKÜR...

"Önce Güven" sloganı ile oluşturduğu ekiple 2,5 yıl kulüp başkanlığı yaptı.
Kulübün ekonomik zorlukları içerisinde çalışmak durumunda kaldı.
"Mali Disiplin" diyerek borçların eritilmesi için çaba gösterdi.
Bunu yaparken şeffaf olacağını ve kulübün kurumsallaşacağını vaat etti.
***
Bu şartlarda çalışmanın ne denli zor olduğunu herkes bildiği için Hoşcan'a tüm kent destek verdi.
Hatta kulübün küçülmesine bile razı gösterildi.
Ancak gelişen süreçte vaatler yerine gelmedi.
Takım her geçen gün eridi, bitti.
Üstüne üstlük borçların daha da arttığı söylentileri aldı başını gitti.
***
Vaziyet bu noktayla gelince sert eleştirilerde başladı.
Bizde eleştirdik.
Hem de ağır eleştiriler getirip, Hoşcan'ın başarısız olmasının nedenlerini dile getirdik.
Görevi bırakmasının makul bir davranış olacağını ifade ettik.
Ve dün itibariyle Hoşcan 9 Ocak'taki kongrede aday olmayacağını açıkladı.
Herkesin beklediği ve istediği kararı aldı.
Camiayı rahatlatan bir karar oldu.
***
Hoşcan, her ne kadar başkanlık süreci içerisinde istenen başarıyı sağlayamamış olsa da, bu kulüp için gece gündüz demeden çalıştı.
Yaptıklarını tartıştık ama bu kulübe büyük emekleri oldu.
Ve bu kulüp için en küçük katkı yapanlara da mutlaka bir teşekkürü çok germemek gerekir.
O nedenle biz de kendisini, verdiği mesai ve emeklerden dolayı kutladığımızı belirtiyoruz.
Bundan sonraki süreç içinde çalışmalarında başarılar diliyoruz.

NOT;
Bugün olası bir Halil Ünal-Mesut Hoşcan yarışında Ünal ve ekibinin nasıl bir liste ile kongreye gelmesi gerektiğini anlatacaktık. Ancak Hoşcan'ın aday olmayacağını açıklaması ile bu konuyu şimdilik atlıyoruz.