
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
BBP'NİN EVET KARARI, MHP TABANININ BU İŞE BAKIŞI!
12 Eylül 1980 darbesinin ülkeye neler yaşattığını anlatmaya bilmem gerek var mı?
Daha doğrusu anlatmaya kalksak, neresini tarif edilir ki?
Zaten o günler üzerine yüzlerce kitap yazılmış, onlarca film ve belgesel yapılmış.
Yaşanan o acıları, çileleri, sıkıntıları anlatan onca materyal ortaya konulmuş.
Ve ülke o acılarla bugünlere gelmiş.
O günlerden bu günlere kalan pek çok miras var elbet.
Belki de ülkenin gelişmişlik düzeyi için rayına daha kolay ve hızlı girecek bir ülke yaratılacaktı.
Belki de adımız bugün hala 'gelişmekte olan ülke' diye anılmayacaktı.
Bilemiyoruz...
O dönemde yaşananların faturasını bir türlü koyamıyoruz önümüze.
Çünkü öylesine kabarık bir faturayla karşı karşıya kalıyorsunuz ki;
Elinizi hangi meseleye koysanız, o dönemden illa ki bir izle karşılaşıyorsunuz...
Türkiye şimdi demokratikleşmenin daha da önünü açmak istiyor.
Darbelerin bu ülkeye daha fazla zarar vermemesini;
Yarattığı o etkiyi artık unutmak istiyor.
Bunun içinde ortaya konulan bir tasarı var şimdi.
Ve o tasarı, 1980'i yaşayan bu ülke vatandaşının önüne konuluyor.
Ve soruyor tasarıyı yapanlar;
"Bu acıları onarmak ve bir daha yaşamak istiyor muyuz, istemiyor muyuz?"
Cevabını ya evet, ya da hayır olarak vereceğiz...
Bir 12 Eylül tarihinde...
O dönemde acıyı en üst seviyede yaşayan örgütlerin başında geliyor Milliyetçi Hareket Partisi...
Aynı davaya mensup pek çok kişi, canından olmuş, binlerce kişi yaşanan çatışmaların arasında kalmış...
Kimisi yaralarıyla atlatmış olanları, kimisinin hala o günlerden kalan travmaları yaşıyor.
Ve o MHP, bugün 12 Eylül için 'hayır' diyor...
Hatta söylediğini bir kampanya haline getirip, tüm yurda yayıyor.
"Biz hayır diyoruz, sizde hayır deyin' diyerek propagandalar yapıyor.
Elbette bu kampanya ile ortaya çıkan ikilem, gündemi en başına oturuyor...
Daha doğrusu;
MHP yönetimi ile parti tabanının sesi bir türlü örtüşmüyor...
Hep birlikte izliyoruz her gün...
Pek çok TV kanalı, o günlerde MHP saflarında mücadele vermiş isimleri bulup, röportajlar yapıyorlar.
Tabanın, MHP'nin kampanyasına hiçte yakın olmadığını gösteriyorlar.
Taban kelimesini, 'o günleri yaşayan MHP'liler' olarak adlandırabiliriz belki;
Ancak yine de MHP'nin köklerinde bir rahatsızlık olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz...
O günlerden sonra MHP'den ayrılarak yeni bir örgüt çatısı altında yollarına devam kararı olanlar olur.
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun liderliğinde kurulan bu yeni hareket, o günden bu yana hep kendi kabuğunda siyaset yapma mücadelesi verir...
Kurulan Büyük Birlik Partisi, siyasi sürecinde bugünlere kadar gelir.
Ve liderini o elim kazada kaybedince önemli bir darbe yese de;
Ayağa çabuk kalkmayı başarır...
BBP'nin Eskişehir'deki en önemli ismi Namık Akdoğan ile karşılaştık dün.
Bir süre sohbet etme imkânı da oldu.
Söylenenlere göre yakında partinin il başkanlığına getirilecek!
Daha sonra eskiden bıraktığı koltukta çalışmalarına devam edecek.
Neyse;
Akdoğan'la konuyu elbette 12 Eylül'de gerçekleştirecek referanduma getirdik.
Akdoğan o esnada önündeki bir çantadan bir 'İstikbal Gazetesi' çıkarıyor...
Gazetemizin 1984 yılında çıkan bir sayısını uzatıyor bize.
Darbe nedeniyle yargılananların, yargı kararını içeren haberimizi işaret ediyor.
Fotoğrafta Akdoğan'ın da yakınları ile bugün hala MHP camiasının önde gelen isimlerinin yer aldığı kişilerin bulunduğu fotoğrafı gösteriyor...
'Şu fotoğrafa bak, bu fotoğrafı görünce kim 'hayır' diyebilir?
Bu ülke o acıları çok çabuk mu unutacak?" sözleri dökülüyor.
Akdoğan hem kişisel, hem de parti olarak referandumda oylanacak olan maddelere gönülden evet diyeceklerini de sözlerine ekliyor...
Anlayacağınız;
Bir tarafta o dönemin tansiyonunu hayli fazlasıyla yaşamış ve 'hayır' diyen bir MHP;
Aynı tansiyonu aynı düzeyde yaşamış insanların oluşturduğu ve 'evet' diyecek bir BBP...
Elbette aynı dava içerisinden çıkan ve o günleri aynı bayrak altında geçiren kişilerin bu fikir ayrılıkları daha çok tartışılacak!
En azından 12 Eylül tarihine kadar, değişik türdeki fikirlere şahit olacağız.
Ve bu fikir ve görüş yağmuru altında vatandaş referandum kararını verecek.
Kimisi evet yönünde karar alırken, kimisi de evet diyecek...
Ve bakalım MHP'nin hayır kampanyası ne derece etkili olacak?
Solda başlayan hayır furyasını MHP yüzde 50'nin hayli yukarısına çekmeyi başaracak mı?
Kısaca;
Tüm partiler bir araya gelip, AKP'ye karşı bir zafer kazanabilecekler mi?
Bunu da 13 Eylül sabahı öğrenmiş olacağız...