Geçtiğimiz günlerde bu köşede kalemle aldığımız Büyükerşen ile ilgili bir konu vardı.
Büyükerşen ile bu güne kadar kavga ya da mücadele eden her ismin bir şekilde siyaset dışı kaldığını söylemiştik önce.
Sonra da...
Salih Koca'nın milletvekili sıralamasında seçilebilecek bir yere konulması ve Hasan Gönen'in Rektör olarak atanmasını gösterip;
-"Acaba büyü bozuluyor mu? Bu güne kadar Büyükerşen ile kavga ya da mücadele edenler hep siyaseti bırakıp, kenara çekilmek durumunda kalırdı. Halbuki son iki örnek bu işin tam tersine döndüğünü gösteriyor" yorumunda bulunmuştuk.
Geçtiğimiz günlerde konuştuğumuz Büyükerşen'e bunu bizzat bu şekliyle sorduk.
Yazıyı kendisi de okumuş.
Önce...
-"İyi bir konu yakalamışsın ama, bana göre bakış açın biraz farklı yerden olmuş" dedi.
Bununla ilgili bir açıklama gerektiğini ifade edince de;
-"Doğru. Özellikle İktidar partisi içinde yer alan bazı isimler, benimle sürekli tartışma içinde oldu. Benimle tartışıp, kavga etme sayesinde prim yapacaklarını zannettiler. Senin de söylediğin gibi hemen hepsi siyasetten çekilmek durumunda kaldı. Bunda haklısın.
Gelelim diğer meseleye.
Baktılar olmuyor, yani benimle kavga eden siyasetten silinip gidiyor, bu kez benimle sürekli tartışıp, kavga edenlere sahip çıkmaya başladılar. Bu isimleri tek tek söylememe gerek yok. Bir seçimde karşıma çıkarttıkları ismi Genel müdür, diğer bir seçimde kaybeden ismi de Rektör yaptılar. O yüzden bu olay büyü bozulması falan filanla değil, tam tersi benimle kavga edenlerin bir yerlere getirilmesiyle izah edilebilir" dedi.
-"Durum böyleyse, sizinle kavga etmek isteyen çoğalacaktır" dediğimizde ise Büyükerşen...
-"Tabii haliyle düşman sayısı ister istemez artacak. Nasıl artmasın ki? Ucunda, benimle kavga ettiği için bir yerlere getirileceklerine inanlar çoğalacak" diyerek noktaladı sözlerini.