İzin dönüşü yazdığımız yazıda, şehrin yollarından bahsetmiştik.
Okuyanlar hemen hatırlayacaktır.
Şehir dışı gezimizde, geçtiğimiz yolların hali ile Eskişehir'e yapılanları kıyaslamıştık.
Ortaya da, "Eskişehir'e yapılanlar hiçte lüks değil" sonucunu çıkarmıştık.
Diğer kentlere yapılanları gördükten sonra da;
"Ya biz istemeyi bilmiyoruz, ya da yerel siyasetçilere suçu atıyoruz" demiştik...

Fabrikalar bölgesini konuşacağız bu yazıda...
Yapı fazlası olacak, sosyal donatı az olacak, şehir boğulacak vs deniyor ya;
Konuyla ilgili düşüncelerimizi aktaracağız...

Ahmet Ataç'ın önceki günkü toplantısında söylediği bir şey var;
Yapı yoğunluğunun az olması nedeniyle, pek çok yatırımcının nasılda şehrin kapılarını kapattığını anlatıyor.
İstanbul'a, İzmir'e, ya da benzer kentlere 70 bin metrekarelik yatırımlar yapanların;
Eskişehir'de 7 bin metrekare gerçeği ile karşı karşıya kaldığını söylüyor.
Büyük projelerin bu nedenle bir bir uçup gittiğini anlatıyor.
Uçup giden elbette yapılacak fiziki bir bina değil...
Şehrin istihdam desteği de kaçıyor, KDV ve hizmet üretimi de, sosyal katkılar ve diğerleri de...

Yıllarca, 'yer yok', 'şehir mahvolur' bilmem ne derken;
Olan biten yatırımlar malum kentlere gitti.
Bizde burada ağzımızı açtık baktık.
Düşünsenize, turizm kenti dediğiniz şehirde sadece bir tane beş yıldızlı otel var.
Alışveriş Merkezleri ile şehrin tanışması, daha üç beş sene öncesine dayanıyor.
Çağdaş kentin nasıl olacağı gerçeğini Büyükerşen'den sonra tanıdı bu şehir.
Ve tüm bunların ardından, hala Fabrikalar bölgesinin yatırıma açılmasına eleştiriler getiriliyor.
Neymiş, yapı yoğunluğu fazla olmuş, yeşil alan azmış falan...

Varsın olsun...
Eskişehir en özel ve büyük projeleri hak eden en önemli şehirlerden birisidir çünkü.
Millet kendi şehrine yatırım gelmesi için bin takla atıp, bir şekilde o yatırımı kentine çekerken,
Biz ise bin bir nazla yatırım bekliyoruz.
Ortaya da, bir çevreyolu yapıldığında imrenerek baktığımız bir yatırım çıkıyor.
Oysa Eskişehir'den bir çıkın, çevrenizdeki illere gidin...
Hem özel, hem kamu yatırımlarının artık nereye geldiğini görün...
Ve artık bu şehrin önünü kapamaktan vazgeçin...
Bırakın bu şehri, tutmayın artık, dev projeler gelsin, yatırımlar yapılsın...

Ataç'ın söylediklerine sonuna kadar destek veriyoruz.
Kentin gelişimine katkı sağlayacak her projenin, her yatırımın, her girişimin yanında olacağımızı da belirtiyoruz.
Çünkü biliyoruz ki, geçmişte bu şehir olmadık eleştiriler ve kaprisler yüzünden çok çekti.
Bari bundan sonra çekmesin...
Bu şehrinde modern stadyumlarından, otellerine, AVM'lerine kadar her şey olsun...
Çünkü Eskişehirliler bunu fazlasıyla hak ediyor...