
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Birbirlerine diğerlerinin gözü ile bakmıyorlar anlaşılan
Eskişehir'de üç dönemdir Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Yılmaz Büyükerşen ile iktidar partisi mensuplarının çok iyi anlaştıkları söylenemez.
Bırakın iyi anlaşmayı, yaklaşık 10 yıldır Büyükerşen ile iktidar partisi mensupları arasında yaşanan kavgaya sıklıkla şahit olmuşluğumuz vardır.
Fakat iktidar partisi içinde ter alan bir kişi var ki, Büyükerşen hiçbir zaman eleştirmez onu.
Hatta...
Yeri geldiğinde övmekten de geri durmaz.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'dan bahsediyoruz.
Büyükerşen Sık sık AKP hükümetinin en başarılı Bakanının Binali Yıldırım olduğunu söyler.
Mecliste de zaman zaman Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'a teşekkür ettiği de olmuştur.
Önceki gün Yüksek Hızlı Tren çalışmaları için Osmaneli'ne gelen Ulaştırma Bakanı Eskişehir ile ilgili konuları da cevaplandırırken benzeri bir tutum takınmış.
Özellikle Tramvay köprüsünün yıkılıp yıkılmayacağı konusunda Yılmaz Büyükerşen'in zorluk çıkartmayacağını, kendisinin son derece anlayışlı bir insan olduğunu söylemiş.
Ardından da...
Havaalanı pistinin uzatılmasıyla ilgili yaşanan zorlukların, ne kadar zaman kaybına neden olduğunu hatırlatıp, "Bu durum bu kez yaşanmaz demiş.
Netice olarak.
Yukarıda da söylediğimiz gibi Büyükerşen İktidar Partisi içinde özellikle Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ı ayrı tutuyor.
O'nun kabine de en başarılı Bakan olduğunu söylüyor.
Son yaptığı değerlendirmelere bakılırsa, Ulaştırma Bakanı da Büyükerşen'e pek diğerlerinin gözü ile bakmıyor anlaşılan.
..........
Biri açıyor diğeri kapatıyor...
Son aylarda Eskişehir merkezinde birbiri ardına açılan mekanlar var.
Adeta hepsi birbirinden güzel mekanlar.
Bunun yanı sıra...
Birbiri peşi sıra açılan ve açılacak olan Oteller, Hastaneler, mağazalar ve benzeri hizmet sektöründe faaliyet gösteren firmalar da var.
Dışarıdan baktığınız zaman, Eskişehir'in gerçekten bir cazibe merkezi haline geldiğini düşünüyorsunuz.
Öyle ya, açılan mekanlara baktığınızda, öyle kolay paralarla açılabilecek mekanlar değil hepsi.
Dahası.
Hemen her biri ünlü markaların isimlerini taşıyan mekanlar...
Hepsi de bu gün için dolu ve para kazanıyor görünüyorlar...
ESKİŞEHİR BİRBİRİ ARDINA AÇILAN MEKANLARI KALDIRABİLİR Mİ?
Eskişehir gerçekten değişim geçiren bir kent.
Her geçen gün de özellikle eğlence sektörünün gelişme içinde olduğu bir tablo çiziyor.
Bunda elbette Eskişehir'e gelen turistlerin ve Eskişehir'de okuyan Üniversite öğrencilerinin büyük payı var ama...
Buna rağmen "Eskişehir birbiri ardına açılan bu mekanları kaldırabilecek mi?" diye bir soru geliyor akıllara.
Doğrusunu söylemek gerekirse, "Eskişehir bunca mekanı rahatlıkla kaldırır. Hatta daha çoğuna ihtiyaç var" diyebilmek de, doğru bir yaklaşım gibi gelmiyor...
MÜŞTERİ SAYISI AYNI AMA MEKAN SAYISI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR.
Öncelikle şunu söylemekte yarar var.
Eskişehir'de, özellikle Eğlence mekanlarında görünen 500, bilemediniz 1000 kişi vardır.
Bu sözünü ettiğimiz insanlar da taş çatlasa haftanın üç-dört günü çıkar bu mekanlara.
İşin garip tarafı, Eğlenme mekanlarının sayısı her geçen gün artarken, müşteri sayısı buna paralel olarak artmıyor Eskişehir'de.
Yani...
Müşteri aynı kalırken, hatta her geçen gün azalırken, mekan sayısı artıyor.
Dolayısıyla...
Açılan her mekan, diğer mekanların paylaştığı pastadan bir dilim daha alıyor.
Öte yandan...
Eğlence mekanlarının "Müşteri olarak" gördüğü Üniversiteli kitlesi de, eski özelliği olan bir kitle değil.
Eskiden,yani Özel Üniversiteler yokken, Eskişehir'deki mevcut Üniversiteler, Türkiye'nin sayılı Üniversitelerindendi.
Bu yüzden de, Eskişehir'e okumak için gelen öğrenciler, geliri yüksek ailelerin çocuklarından oluşuyordu.
Özel Üniversitelerin açılmasıyla birlikte, gelir düzeyi yüksek ailelerin çocukları Ankara ve İstanbul gibi kentlerde bulunan özel Üniversitelere çevirdiler yönlerini.
Dolayısıyla Eskişehir'deki Üniversitelere orta ve daha düşük gelir düzeyine sahip ailelerin çocukları gelmeye başladı.
Öyle ki;
Eskişehir'e okumak için gelen Üniversite öğrencilerinin tamamına yakını, bırakın eğlenceye para ayırmayı, karınlarını bile doğru dürüst doyuramayacak bir pozisyona düştü.
GÖNÜL İSTİYOR Kİ MÜŞTERİ DE ARTSIN,
MEKANLAR DA AMA...
Netice itibarıyla...
Yazımızın başında da söylediğimiz gibi, Eskişehir merkezinde birbiri peşi sıra mekânlar açılıyor.
Öyle ki, ciddi sayılabilecek harcamalarla açılan bu mekanlar olabildiğince de modern görünümdeler.
Dahası...
Dışarıdan baktığınızda da her biri dolu ve para kazanıyor görünüyorlar.
Öte yandan da, Eskişehir'de, özellikle de Eğlence sektöründe ki müşteri kapasitesi orta yerde duruyor.
Gönül istiyor ki, Eğlence sektörünün müşterisi her geçen gün artsın ve buna paralel olarak mekânlara daha fazlaları eklensin.
Böylece ekonomi dönsün, işsizlik azalsın, vergi ödeyen çoğalsın.
Ama ortada bir gerçek var...
İşte bu gerçek kafaları zorluyor...
İnsan ister istemez "Gerçekten Eskişehir bu kadar çok mekanı kaldırır mı?" diye de cevap arattırıyor...
.......
Biraz da
gülmek lazım
Dursun fena halde sıkıntıya düşmüştü.. Bir çocuk kaçırıp fidye istemeye karar verdi. Doğru, Yıldız Parkı'na gitti.. Orada kendi kendine oynayan bir çocukla ahbap oldu.. Trilyoner Temel'in oğlu olduğunu ögrenince, planını yaptı.. Çocuğu hemen bir kalın çınar ağacının arkasına çekti.. Cebinden çıkardığı kağıda fidye notunu yazdı:
"Temel Bey, Oğlunu kaçırdım. Yarın sabah yedide, Yıldız parkındaki büyük çınar ağacının içindeki kavuğa, sarı bir çanta içinde 10 bin dolar bırak..Dursun!."
Notu çocuğun iç cebine itina ile yerleştirdi ve "Şimdi doğru eve git, baban bu notu okusun" dedi..
Ertesi sabah yedi buçukta parka gittiğinde, çınarın kovuğunda sarı bir çanta içinde 10 bin doları buldu. Yanında bir de not vardı:
"İste paran. Ama gene de bir Karadenizli'nin kendi hemşerisine bunu yapabileceğine inanamıyorum. Temel..."