Mutlaka hatırlayacaksınız.
Bundan birkaç ay önce, Tepebaşı Belediyesi sergi salonunda Türkiye'nin çeşitli illerinden sanatçıların eserleri bir araya getirilip, bir sergi açılmıştı.
İşte o sergide yer alan iki resim, Dini aşağılayıcı mesaj verdiği gerekçesiyle ortalık birbirine girdi.
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç her ne kadar;
-"Sergi Tepebaşı Belediyesinin bir sergisi değil. Bizden sadece salon istenildi. Biz de her sanatçıya olduğu gibi verdik. Eğer sergilenen söz konusu resimleri önceden görmüş olsaydım, böyle bir sergiye kesinlikle müsaade etmezdim" dese de, kendisini malum çevrelere ve bu malum çevreleri destekleyen basına bir türlü anlatamadı.
Adeta...
-"Din düşmanı" ilan edildi.
Defalarca;
-"Yahu bizim kastımız yok. Olsa olsa ihmalimiz olabilir" dese de, birileri için "Fırsat bu fırsat" olmuştu bir kere.
O yüzden, haftalarca işlendi bu konu.
Dava açacağını söyleyenlerden tutun da, İslam dinine bayrak açıldığını açıkça ifade edenlere kadar birçok kişi ve kuruluş, Tepebaşı Belediyesiyle yattı, Ahmet Ataç ile kalktı günlerce.
Konu Türkiye gündemine bile taşındı.
Başbakan bile, seçim öncesi mitinglerine konu yaptı olayı.
O günlerde "Din düşmanı" ilan edilen Ahmet Ataç'ın resimleri vardı müftülerle birlikte dünkü gazetelerde.
Tepebaşı Bölgesinde açılan kuran kurslarının açılış törenlerine katılmış Ahmet Ataç.
-"Okul da Cami de bizim için çok önemli ve kıymetli" demiş...
Müftüler de, kendisine ham açılış törenine katıldığı hem de Camilere yaptığı yardımlar için teşekkür etmişler.
Baktık o malum çevrelere ve gazetelere...
Oralı bile olmamışlar.
Haberdar bile olmadığı bir sergi nedeniyle kendisini "Din Düşmanı" ilan edip, manşetlere taşıyanlar...
Aynı kişinin kuran kurslarının açılışına katıldığı haberini, değerlendirmeye bile değer bulmamış.
Adil olsalar böyle davranmazlar elbette.
Ancak...
Onların istediği Ahmet Ataç'ın Camilere yardım etmesi ve kuran kursu açılışlarına katılması falan değil.
Onlar istiyorlar ki "Olsun bir olay ve biz günahlı günahsız birilerini din düşmanı ilan edelim"
Böylelikle...
-"Din bezirgânlığını yapmak da bize kalsın" diye düşünüyorlar muhtemelen.
İşte; çifte standart içeren davranışları da, tamamen bu yüzden...