2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

BÜYÜKERŞEN NE KARAR VERİRSE VERSİN, İLLA Kİ BİR ŞEYLER OLACAK!

'Büyükerşen parti değiştirirse, neler olur?' sorusunun nasıl bir yanıt bulacağını kestirmek zor!
Çünkü örgüt halinde atılan adımlardan ziyade,
Bireysel fikirlerin önce çıktığı bir Eskişehir siyaseti şekillenmiş durumda.
O bireyselliğin kaynaklandığı merkez, kuşkusuz Yılmaz Büyükerşen.
Büyükerşen'in son iki dönemde, AKP'ye karşı yarattığı cephe, ayrı siyasi görüşler taşıyan kişilerin bu şemsiye altında toplanmasına yol açtı.
Böyle bir toparlanmanın gerçek amacı, bahsettiğimiz AKP karşıtlığı olsa da;
Bunun gerçekleşmesinde başka faktörler de olduğu başka bir gerçek.
***
Bu nedenler arasında Yılmaz Büyükerşen'in siyaseten son durağa doğru gelmeye başlayan partisini terk etmemesi de geliyor.
Büyükerşen'in seçimler öncesinde DSP'den ayrılması, bırakın bu çatının oluşmamasını,
Seçimin bile kaybedilmesine neden olacak kadar büyük bir hata olacaktı.
Elbette ki Yılmaz Büyükerşen'den de böyle bir hatayı yapması beklenemezdi.
Bu yüzden şehirde yarattığı güven, AKP'ye karşı cephenin oluşmamasında en büyük bir başka neden olarak karşımıza çıkıyor.
***
Şimdilerde işler değişmiş durumda...
Büyükerşen'in DSP'yi bırakmaması değil,
CHP'ye geçmesi bu kez genel bir istek haline geldi.
Bu isteğin cevap bulup bulmaması, Büyükerşen'e kalmış durumda.
Çünkü tabandan bu yönde oluşan talep karşısında, herkesin Büyükerşen'in kararını beklemesi son derece doğal.
Bunun nedenleri açık!
***
DSP çatısı altında yaşanan büyük buluşmadan sonra, yaşana gelişmeler hareketi hayli hızlandırdı.
Bu hareket CHP'ye geçişin hareketi...
Ancak, dediğimiz gibi, herkes Büyükerşen ve Ahmet Ataç'ın nasıl bir karar alacağına kilitlenmiş durumda.
Çünkü DSP'ye dışarıdan gelen CHP'lilerin arzusu, yeniden yuvaya dönüş yapmak.
Bunu Büyükerşen ve Ataç'la birlikte uygulamak önemli olsa gerek.
Bununla birlikte, zaten DSP ile Büyükerşen'in yanında görev almış meclis üyelerinin de CHP'ye geçme arzuları da var.
Bunun nedeni belli!
Çünkü DSP artık gelecek adına umut vaat eden bir örgüt yapısından çoktan çıktı.
Pek çok kişinin yeni umudu Kılıçdaroğlu'lu CHP.
Ancak,
'Ne olursa olsun asla gemiyi terk etmeyiz, duruşumuz bellidir' diyen bir grupta yok değil.
Bu kişiler için Büyükerşen'in parti değiştirmesi, kendileri açısından pekte değer taşımıyor.
Bu yönde düşünen bazı meclis üyeleri ile yaptığımız görüşmelerde;
'Sadece Hoca'nın kararına saygı duyarız' demekle yetiniyorlar.
Hoca'nın CHP'ye geçmesi durumunda takınacakları tavır için bir şeyler söylemekten hep kaçınıyorlar.
***
İşin özeti şu;
Herkes Büyükerşen'in ağzından çıkacak söze kilitlenmiş durumda.
Büyükerşen ne karar verirse versin, illa ki bir şeyler olacak!
'CHP'ye geçiyorum derse de, arkasından birilerini alıp götürecek.
'DSP'de kalıyorum derse de, DSP içerisindeki CHP'lilerin burada fazla kalacaklarına ihtimal vermiyoruz.
Çünkü gümbür gümbür iktidara giden bir CHP varken, yılların CHP'lilerinin o yolda olmamaları işten bile olamaz...
Belediye meclislerinde tepe taklak olacak dengelerin nasıl yeniden inşa edileceği meselesine ve bu sorunun yaratacağı curcunaya hiç değinmiyoruz bile!
***
Neler olup, neler bitecek şimdiden kestiremeyiz.
Fakat Büyükerşen'le siyaset yapanlar için büyük bir fırtınanın yolda olduğunu söyleyebiliriz.
O fırtınanın da nasıl şekil alacağı konusunda ise ancak Büyükerşen kararının ardından bir şeyler söyleyebiliriz.
Durum şimdilik belirsizliğini koruyor.
Dediğimiz gibi her şey Yılmaz Büyükerşen'in iki dudağının arasına sıkışmış gibi...

Önceki ve Sonraki Yazılar
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi