
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
BÜYÜKERŞEN VE ATAÇ İÇİN 'HADİ CHP'YE GİDİYORUZ' DEMEK ZOR GİBİ!
CHP kurultayını yapıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu programı anlatıyor, ekibini ortaya koyuyor.
Tüm bunlar bu yazıyı yazmaya başladığımız dakikalarda yaşanan gelişmelerdi.
Anlayacağınız;
CHP yeni bir döneme adım atıyor ve büyük bir çatıyı AKP'ye karşı resmen kuruyor.
Belki de bu solun yeni bir iktidarının ayak sesleri.
Medya çoktan bu işe soyundu bile.
Gerisinin gelmesi işten bile değil...
Neyse;
Biz Kılıçdaroğlu'nun her kesimi yanında toplaması işine dönelim...
Bu çatının altında daha kimlerin olacağını herkes çok merak ediyor!
Özellikle Eskişehir ayağında nelerin yaşanacağını gerçekten sabırsızlıkla bekliyoruz.
Çünkü;
Bugün CHP'nin oluşturduğu o çatıyı ilk kez kurmayı başaran Yılmaz Büyükerşen olmuştu.
AKP karşıtı bir cephenin AKP'ye karşı nasılda büyük bir zafer kazanabileceğini Eskişehir'de ispatlamıştı.
Bunun yanı sıra;
Herkesin ne yapacağını merak ettiği Büyükerşen anında CHP genel merkezine yakıştırıldı.
Bakanlığı bile kesinleştirildi!
Haberler ve yorumlar öyle değil mi?
Neredeyse her televizyon kanalı Büyükerşen'in ismini birinci sırada veriyor.
Çoğu televizyon kanalına göre Büyükerşen'in, Kemal Kılıçdaroğlu'nun davetine 'hayır' demeyeceğini iddia ediyor.
Yani;
Durum bu kez gerçekten hayli ciddi!
Zaman zaman ortaya çıkan 'Hoca CHP'den aday olacak' söylentilerine pekte benzemiyor.
Gerçekten de bu kez bir hareketlilik olacak gibi.
Elbette tüm taşlar yerine oturduktan sonra...
Kuşkusuz ki Yılmaz Büyükerşen CHP'deki o çatıya mutlaka göz atacaktır.
Geçip geçmeyeceği konusunda tabloyu incelemeden bir adım atmaz, bizlerin tanıdığı Büyükerşen!
Eğer koşulları uygun görürse bu geçiş sağlanabilir.
Ancak bunun öncesinde işin birde Eskişehir'deki kısmı var.
Büyükerşen'in CHP'ye geçmesi demek, belediye meclisinde işlerin de karışması demek.
DSP ile AKP'li üyelerin eşit sayıda olması;
DSP'lilerin, Hocanın CHP'ye geçişi ile birlikte ortaya koyacakları tavrın net olarak bilinmemesi, işleri karıştıran en önemli handikaplar!
K K K
Bu sıkıntı kuşkusuz sadece Büyükşehir Belediyesi için geçerli değil.
Çünkü;
Büyükerşen ile birlikte böylesine bir geçiş için ortak karar alacak bir diğer kişi daha var.
O da Ahmet Ataç...
Büyükerşen'in yaptığını, Tepebaşı'nda başaran bir isim Ahmet Ataç.
Kuşkusuz aynı sorunlar Ahmet Ataç içinde geçerli!
Büyükerşen'le birlikte CHP'ye yöneliş, belediye yönetimi içerisinde sıkıntıya yol açabilir.
En azından meclisteki tüm dengeler yerinden oynayacak.
Yepyeni bir siyasi tavır ortaya konması gerekecek.
Bu tavrı gösterecek olanlarda muhakkak meclis üyeleri olacak.
Özellikle DSP'nin üyeleri!
Onlarda 'Başkanlarımızın kararı doğru karar, bizde aynı yoldan gidiyoruz' derlerse sorun yok!
Ancak;
Bazı üyeler çıkıp; 'Bu işe DSP ile başladık, DSP ile bitireceğiz. DSP bizim gerçek evimiz' derse o zaman işler arapsaçına döner.
Anlayacağınız;
Yılmaz Büyükerşen ve Ahmet Ataç için Ankara'daki taşlar tam anlamıyla yerine otursada;
Tüm şartlar her iki ismin CHP'ye geçişini gerektirir hale gelse bile;
'Hadi CHP'ye gidiyoruz' demekle de bu iş olmayacağa benziyor.
Yani;
Ankara'da bu iş olsa da, asıl olması gereken yer galiba Eskişehir...
Bu yüzden Büyükerşen ve Ahmet Ataç, Kılıçdaroğlu'nun oluşturduğu çatıda görev almak, bu çatıda yol göstereci olmak ve başı çekmek istiyorlarsa;
Aşmaları gereken büyük bir sorun var.
O da Eskişehir'deki sıkıntılar...
Ne yaparlar, nasıl başarırlar bilemiyoruz.
Ancak şimdiden görünen bu!
Daha ne sorunlar çıkar, ne siyasi pazarlıklar yapılır hayal bile edemiyoruz!
Tabi eğer CHP'ye geçiş fikri, bir fikirden çıkarılıp fiiliyata dönüştürülmek istenirse...