
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
BÜYÜKERŞEN VE ATAÇ'IN CHP'DE İSTENMEME DURUMU VE ARTIK SÜNEN BU MESELE!
Büyükerşen ve Ataç'ın CHP'ye katılmaları ile ilgili olarak;
"Aslında bu konuda fazla konuşmaya gerek yok!" yorumunda bulunmuştuk.
Bunun nedeni olarak ise;
Siyasetin zemin bulan gelişmelerinin ortada olduğunu;
Her kesimin bu zemine göre hesap ve kitabını yaparak adımlarını atacaklarından söz etmiştik.
Ancak;
Son Haber'den Hakkı Kutlu bu mesele ile ilgili olarak öyle bir yazı yazmış ki;
O yazıdan sonra yeniden bu konuya girmeden edemedik.
Kutlu konuya CHP'nin yereldeki iki önemli kurmayı, İl Başkanı Erman Gölet ile Milletvekili Murat Sönmez cephesinden bakmış.
Her iki ismin;
Büyükerşen ile Ataç'ın CHP'ye geçmesi için söylediği sözleri ele almış.
Malum ki;
Her iki isimde daha önce, Büyükerşen ile Ataç'ın partilerine geçişleri üzerine yorumlarda bulunmuş;
"Önce karşı taraf adım atmalı, geliş amacı da makam olmamalı" görüşünü içeren ortak söylemlerde bulunmuşlardı.
Sönmez ve Gölet'in bu sözlerinin 'Büyükerşen'i istemiyorlar!' şeklinde yorumlanması elbette kaçınılmazdı.
Ki, öyle de oldu!
Pek çok kesim, CHP Eskişehir örgütünün Büyükerşen ile Ataç'a soğuk baktığı fikrinde birleşiyordu.
İşte Hakkı Kutlu tam bu noktada nefis bir yorum yapmış.
Bakın ne demiş;
"...Gerek Sönmez'in, "Gelen koşulsuz gelsin" gerekse Gölet'in, "Mevki peşinde koşmadan, ülke için gelsinler" sözlerinin muhatabı kesinlikle Yılmaz Büyükerşen değildir, olamaz.
İnsanlar, Erman Gölet ve Murat Sönmez'i politika bilmez, hayalci ve partinin gördüğü ilgiden sonra hemen "burnu büyüyecek" kadar çocuk ruhlu insanlar mı sanıyor, acaba!
Böyle bir şey olabilir mi?
Gölet de Sönmez de, Büyükerşen'in partilerine katılmasının; bırakın Eskişehir'de yaratacağı sinerjiyi, Türkiye'de yaratacağı değişiklik ve yükselmeyi göremiyor olabilirler mi?..."
Katılmamak ne mümkün!
Her iki isminde, Büyükerşen ve Ataç'ı partilerinde görmek istemeyecek kadar, siyasi cahillik içerisinde olacakları elbette mümkün değil!
Bu yüzden iş tamamen başta da dediğimiz zemine gelip dayanıyor.
Yani her iki kesiminde ortaya koyacakları şartlara...
Bunu daha önce defalarca söyledik.
'Hadi CHP'ye gidiyoruz' demekle bu iş asla olmaz.
Olamaz da!
En önce hem gidecek olanlar, hem de her iki ismi bünyesine alacak olan örgütte planını, programını ve hedeflerini ortaya koyacak.
Her iki kesiminde bu plan ve programı birbirine çakışırsa, bu iş olacak!
Bu gerçeğin dışında 'şunlar Büyükerşen'i istemiyor';
'CHP'nin kapısını Büyükerşen ve Ataç'a kapatıyorlar' gibi yorumlar, sadece söylenmek için denilmiş laflardan ibaret kalır.
Çünkü;
Hiçbir siyasi yönetici, Türkiye'nin markası olmuş ve aldıkları oy oranları ile halkı peşinden sürükleyen isimleri partisinden uzak tutmaz, kapıyı da asla kapatmaz.
Bu gerçeği hem Gölet, hem de Sönmez'de çok iyi biliyor.
Bu nedenle bu konunun dedikodularına değil de, olur tarafına bakmakta fayda var.
Çünkü iş uzadıkça söylentilerde doğal olarak başka boyut kazanıyor.
Bu nedenle daha önce aldığımız karar üzere, bu konuyu daha fazla konuşmak istemiyoruz.
Sadece tek söyleyeceğimiz şu olur;
'Bu niyetin ve hareketin sonu ne olursa olsun, kazanan ülke ve Eskişehir olsun'