Kentin çevre yolu çilesini ilk yazanlardan birisiyiz.
Bu konuda hemen harekete geçmesi gerektiği fikrini sunanlardan da ilkler arasındayız.
Ancak;
Bu iş yapılırken, mevcut yolun imar yolu haline döndüğünü belirtip, mutlaka yenisinin yapılması gerektiğini üstüne basa basa söylemiştik.
***
Kemal Unakıtan'ın aynı dönemde Eskişehir'e gelmesi ile işler ciddiye bindi.
Yeni bir çevre yolu yapılması fikri, iyiden iyiye konuşulmaya başlandı.
Hatta böyle bir çalışmanın, AKP adına iyi bir seçim yatırımı olabileceği hesap edildi ki;
İlk kazma alelacele vuruldu.
Ancak, gel gelelim o kazmanın ucu yanlış yere gitti!
Bizim söylediğimizin aksine, mevcut çevre yoluna vuruldu...
***
Aradan tam dört yıl geçmiş.
Koskoca dört yıl!
Ve hala tam olarakta bitmedi çevre yolu.
Kartal kavşağındaki sıkıntı sürüyor mesela...
İnce ayrıntılar da henüz yapılmadı.
Bunlar yaşanırken, bizim daha önceden öngördüğümüz o acı olaylar da arka arkaya gelmeye başladı.
Yol üzerinde yitip gitti canlar.
Daha bayram günü baba-oğlu kurban verdik çevre yolunda.
Ondan öncelerini hatırlamak bile istemiyoruz.
Bundan sonra olacaklar için ise susuyoruz...
Görünen köye kılavuz gerektirmediğini biliyoruz çünkü...
***
CHP Milletvekili Murat Sönmez konuyla ilgili dün çok yerinde bir açıklama yaptı.
'Daha kaç can gidecek, hesaplarını kim verecek?" diye soruyor Sönmez.
Oysa O da tıpkı bizim gibi, bu büyük tehlikeyi daha önceden görmüş, meclis kürsüsünden bile uyarmıştı.
Bakın meclis genel kurulanda ne demiş Murat Sönmez;
"...Yarın orada 3-5 vatandaşımız hayatını kaybederse bunun hesabını nasıl vereceksiniz.
Ama tabii hesap vermek için sorumluluk duygusuna sahip olmak lazım.
Çünkü biz biliyoruz ki, Ulaştırma Bakanlığının sorumluluk duygusu yok, hesap verme gibi bir alışkanlığı da yok!"
***
Sönmez bu konuşmayı yapalı daha 5 ay olmuş.
O beş ay içerisinde kaç kişi öldü?
Hesap ortada...
Bundan sonra daha nice beş aylar var.
Yıllar var...
Ne olacak, ne bitecek şimdiden belli!
Ancak alınan önlem yok!
Alınsa da o önlemler ne kadar fayda sağlayacak?
Bu da ayrı tartışma konusu.
Çünkü;
Siz gelir kentin ortasına gidişli gelişli üçer şeritten duble yol yaparsanız;
Ardı ardına yaşanan ölümlere nasıl önlem alacağını da düşünmeye başlarsınız.
Şimdilik üç-beş üst geçitle günü kurtarırsınız.
Ya yarın?