1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)

CHP de Odunpazarı adayları konuşuluyor konuşulmasına da...

Mahalli seçimlerin 6 ay erkene çekileceği kesin gibi.
Yani...
2014 Mart'ında yapılması gereken mahalli seçimler, 2013 yılının Ekim sonunda yapılacak.
Böylece...
Seçimlere de bugün itibarıyla bir yıllık süre kalmış olacak.
İşte bu bir yıllık süreçte, partilerin Belediye Başkan adaylarının kimler olacağı konuşulacak sık sık.
Cumhuriyet Halk Partisi'nde ise tüm dikkatler, Odunpazarı adayına yönelecek.
CHP'de Odunpazarı Belediye Başkan adayının kim olacağı bir hayli önemli.
Bunun iki nedeni var...
Birincisi; CHP de Büyükşehir ve Tepebaşı Belediye başkanlarının yeniden aday olacağına kesin gözle bakıldığı için, adayı şimdiden belli olmayan kala kala bir Odunpazarı ilçesinin kalması.
İkincisi de; Odunpazarı'nın, oy potansiyeli bakımından CHP nin seçimi garanti kazanabileceği bir ilçe konumunda olması.
İşte bu nedenle, Odunpazarı'nın CHP için önemi de büyük, CHP den Odunpazarı Belediye Başkan adayı olmak isteyenlerin sayısı da.
Daha şimdiden pek çok isim yazılıp çiziliyor CHP Odunpazarı Belediye Başkan adaylığı için...
Erman Gölet, Erdal Caferoğlu, Gaye Usluer, Garip Yıldırım, Mustafa Mansız, Canan Demir, İbrahim Arslan, Fuat Gürcüoğlu, Erdal Çakıcıer ismi Odunpazarı adaylığı için geçenler.
Bir bu kadar da niyeti olup, "Niye ben olmayayım ki?" düşüncesiyle kenarda bekleyenler mevcut.
Netice itibarıyla...
CHP, Odunpazarı bölgesinde seçimin favori partisi.
O yüzden de, hem konuşulan isim sayısı, hem de talipli sayısı bir hayli fazla.
O yüzden...
CHP nin Odunpazarı Belediye Başkan adayı olan ismin, Belediye Başkanlığını da garantileyeceğini söylemek, şimdiden yanlış olmaz.
Ancak Odunpazarı bölgesinde yaşanan ve unutulmaması gereken bir durum var.
CHP, ya da Sol...
Odunpazarı bölgesinde bugüne kadar hep favori idi.
Buna rağmen iki dönemdir Sol Odunpazarında seçimi kazanamadı.
Sol'un Odunpazarında birbirine düşmesi, Belediyeyi iki dönem üst üste kaybettirdi.
Bakalım bu seçimde ne olacak?
Geçmişte Belediyenin kaybedilmesinden ders çıkartılıp, aynı hataların tekrarlanması önlenebilecek mi?
Yoksa...
Alışılageldiği gibi, Sol Odunpazarında Sol'un kazanmasını yine önleyecek mi?
Netice olarak...
CHP nin adayının kim olacağından çok, "Sol bu seçimde de Odunpazarı Belediyesini kaybetmeyi başarabilecek mi?" konuşulsa, daha iyi olacak gibi...
........
Trenler kornaya bu kadar uzun basmak zorunda mı?
Eskişehir'de sosyal yaşamın önemli bir bölümü Haller Gençlik Merkezi civarında toplanmış durumda.
Eğlence mekânlarının yanı sıra, insanların gezdiği ve dinlendiği yerler de bu çevrede.
Dahası...
Oteller ve Alışveriş merkezlerinin büyük bölümü de sözünü ettiğimiz çevrede bulunuyor.
Dolayısıyla.
İnsanlar bu sözünü ettiğimiz çevrede dinleniyor, eğleniyor ve geziyor.
Kısaca zamanını büyük ölçüde bu çevrede geçiriyor.
Ancak...
Sözünü ettiğimiz bu çevrede insanları olabildiğince rahatsız eden bir konu var.
Gelip geçen trenlerin Bağlar geçidine gelmeden 100 metre önceden başlayarak, geçidi geçtikten sonra da 100 metre devam ettirdiği kornaları...
Zaten, Tren geliyor diye sürekli orada bulunan bir görevlinin kapattığı geçide rağmen, Trenler o kulakları sağır eden kornalarını çalmaktan bir türlü vaz geçmiyor.
Neredeyse 10 dakikada bir gelip geçen trenlerin kornaları yüzünden de...
Sözünü ettiğimiz çevrede ne oturmak mümkün oluyor, ne de dinlenmek...
Şimdi kalkıp"Uçakların sesi ne olacak?" diye sorabilir, onu niçin eleştirmediğimizi öğrenmek isteyebilirsiniz...
Belki haklısınız ama, Uçakların en azından kornaları yok...
Her biri neredeyse 10 dakika süreyle öten Tren kornalarının sesi yanında uçak gürültüsü, neredeyse düdük gibi geliyor...
Zaman zaman bu durumu köşemizde dile getiriyoruz.
Ancak...
Yıllardır Trenler aynı yerde, kendisini yırtarcasına korna basmaya devam ediyor.
Şu bir gerçek ki...
Bu durum insanları adeta çıldırtıyor...
.......
İnternet üzerinden ilaç sahtekârlığı ve Prof Dr Başer'in uyarısı...
İnternet üzerinden Facebook ve Twitter gibi sosyal sayfaları etkin kullanmaya çalışıyoruz.
Ancak...
Gerçek hayatta olduğu gibi, İnternet üzerinde de bol miktarda virüs var.
Bu virüsler sayesinde sık sık bizim adımıza gönderiler yapılıyor.
Adeta bizim tarafımızdan gönderilmiş izlenimi yaratılan bu gönderiler arasında en çok da reklam amaçlı gönderiler bulunuyor.
Aslında bu bizim başımıza gelen, Facebook ve Twiter sayfa sahibi herkesin başına gelmekte olan bir olay.
Son günlerde "Bu koku bayanları çıldırtıyor" ismi ile bir parfüm reklamı kapladı tüm internet ortamını.
İster istemez dikkat çekiyor bu başlık.
Eklenen bir virüs sayesinde, üzerine tıkladığınız anda, bu kez aynı reklam sizin aracılığınızla ama sizin bilginiz dışında yayılıveriyor.
Düşünsenize... Sizin haberiniz yok ama, sizin sayfanızdan tüm arkadaşlarınıza her gün bir kaç kez "Bu koku bayanları çıldırtıyor" diye gönderi gidiyor.
Bunun bir virüs olduğunu, gönderinin istem dışı gittiğini binlerce sayfa arkadaşınıza anlatın anlatabilirseniz.
Bu durum elbette, olayın sadece sanal pazarlama yönü.
İşin bir de sahtekârlık tarafı var.
Çünkü ortada bayanları çıldırtan bir parfümün varlığı ileri sürülüyor ve son derece ilgi çeken bu cümle ile büyük paralar hedefleniyor.

PROF DR CAN BAŞER DAHA FAZLA DAYANAMAMIŞ, "İÇERİĞİNDE Kİ MADDELER KOKU BİLE İÇERMİYOR"
İşte bu konuda Eskişehir Anadolu Üniversitesi Eczacılık Fakültesinin yıllarca öğretim üyeliğini ve TBAM'ın Müdürlüğünü yapan Prof Dr Hüsnü Can Başer daha fazla dayanamamış. Gönderdiği bir mail ile açıklamış durumu.
-"Konu bilhassa gençler için çok cezbedici olduğu için bu sahtekarlar kazıklayacakları insanları bulmakta güçlük çekmiyorlar." Diyor Prof Dr Başer.
Ardından da...
Söz konusu parfümlerin içeriğinde kullanılan maddelerin koku bile içermeyen maddeler olduğunu söyleyip "Ayrıca, içeriğindeki maddelerin hiçbiri doktorlar tarafından önerilmiyor. Yani, cümlenin tümü gerçek dışı. Bu tip internet ve medya sahtekarları alemde cirit atıyor ve Devlet bunlara hiçbir şey yapamıyor. O alem sahte sözüm ona ilaçlarla dolu ve milleti kandırarak vergisiz milyonlarca liranın sahibi oluyorlar. Üstelik bir kısmı doktor olan o sahtekârların ilaç reklamları gazetelerde veya gazetelerin internet sayfalarında yayınlanıyor. Sosyal medyaya da yoğun şekilde ilan veriyor, gruplar açıyorlar. Bunların sözüm ona ilaçları etkili olsa veya içerdiğini iddia ettikleri maddeler ilaçlarında olsa Sağlık Bakanlığından ruhsat alıp Eczanelerde satışlarını sağlarlar. Ama bunu yapmıyorlar, halkı ve devleti kandırarak haksız kazanç temin ediyorlar." Diyor...

DOĞRU İÇERİĞİ OLSA, RUHSAT ALINIP ECZANELERDE SATILIR
Prof Dr Hüsnü Can Başer, bu konuda şüphesiz uzman birkaç isminden biri...
Olayın temelinde bir sahtekârlığın söz konusu olduğunu söylüyor.
Dahası...
-"Ellerinde ki parfüm ya da ilaç. Böyle bir özelliğe sahip olsa, buna ruhsat alınıp, Eczanelerde yasal yoldan satışı yapılır." Diyor..
O yüzden siz siz olun, internet üzerinden ve özellikle tıbbi konularda yapılan buna benzer reklamlara kesinlikle inanmayın.
Hatta...
O tür reklamlar bizim sayfamızdan gönderilmiş görünse bile...

Önceki ve Sonraki Yazılar
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ) Arşivi