CHP'de büyük kurultayı hemen toplama girişimleri sonuç vermedi.
Ancak olağan kongre de çok uzak değil.
İki ay sonra CHP'liler sandık başında olacak.
Ama öncesin il ve ilçe yönetimleri için seçim yapılacak.
+++
Geçtiğimiz günlerde CHP'deki son durumu yazmıştık.
Partinin pek çok popüler isminin delege çıkamadığını söyledik.
Parti üyelerinin tercihlerinin bir mesaj içerdiğini ve artık partinin bir yenilenme içerisine girmesi gerektiğini belirttik.
+++
Bir kaç gündür bu yazımıza istinaden telefonlar alıyoruz.
Partililer tespitlerimizin doğru olduğunu söylüyor.
CHP'nin sahiden de yenilenmesi ve yeni yüzlerin artık partide görünmesi gerektiğini belirtiyorlar.
Böylesi bir değişimin CHP'ye yeni bir enerji getirebileceğini de ifade ediyorlar.
Hatta olası bir değişimin partideki tüm dengeleri oynatabileceğini de söylüyorlar.
+++
CHP'de yaşanan yenilik rüzgârı herkesin dikkatini çekmiş.
Yeni isimlerin partiye önemli derecede katkı sağlayacağı fikri var.
Olası bir değişimin siyasi duruştan tutunda, söylemlere kadar yansıyacağı düşüncesi oluşmuş.
Ancak!
Herkes yine tek bir konuda değişikliğin asla yaşanmayacağı konusunda hemfikir...
Bizi arayan partililer isimlerle birlikte partide değişimin olabileceğini ancak değişmeyen tek gerçeğin partideki kavgalar olacağını söylüyorlar.
Kısaca;
Partideki yenilik hareketi herkesin dikkatini çekmiş.
Ancak yeni düzene herkes "Bırakın birazda biz kavga edelim" gözüyle bakıyor.
Bugüne kadar çeşitli yerlerde birbirlerine küsen, darılan, sonra yeniden barışan, ardından bir meyhanede kavga edip kongrede birbirine rakip olan...
Sonra hiçbir şey olmamış gibi, bir başka seçimde kol kola giren insanlardan artık CHP'liler bıkmış.
Fakat sistemin içeriğindeki anlayış değişmemiş.
Çünkü değişimin sadece kişiler ile sınırlı kalacağı mantığı var.
Yani, bugün yenilik isteyen partililerde ortaya çıkan inanış şu;
"Sizin kavgalarınız artık yetti, bırakın gidinde biraz da biz kavga edelim"

******************

NASIL DA KIYDINIZ ES-ES'E?

Şu yazdıklarımızın hayata geçmemesini o kadar çok istiyoruz ki;
Gerekirse pek çok fedakârlık bile yapmaya razıyız.
Ancak;
Görünün köy kılavuz istemiyor işte!
Yani Eskişehirspor'a artık düştü gözüyle bakabiliriz.
İnanmışlık, destek, gaz falan da bir yere kadar...
Bir hafta gider, iki hafta gider...
Üçüncü hafta her şey normale döner.
+++
Zaten bu işin gazla, destekle, ittirmeyle, kaktırmayla olamayacağı da Konya'da ortaya çıktı.
İlk yarı uyuyan Konya, ikinci yarı iki değişiklik ve hafif bir tempo artırmayla maçı kolayca kendine çevirdi.
Maçta daha süre olsa fark açılacaktı.
Çünkü mevcut takım çok ama çok yetersiz.
Bir alt ligde bile tutunamayacak kadar yetersiz.
+++
Sonuç şu;
"Başkanın akıl almaz beceriksizlikleri...
Yönetimin tüm kentten gelen ağır eleştirilere karşı olmayacak inadı...
Birkaç danışmanın ve futbol fakirinin ağına düşmüş Eskişehirspor'un gözümüzün önünde eriyip gidişi...
Ve hala ve hala "Bu takım düşmez" diye inananların bu takımı yönetmeye çalıştığı bir süreç."
++++
Beyler...
Af edersiniz ama bu takım zaten geçen yıl düştü.
Bu yıl ki resmi düşüş ise Kayseri maçından sonra yaşandı.
Ve siz hala bu şehrin gazıyla bir şeyler yapma peşindesiniz ama çırpındıkça batıyorsunuz.
Beraberinizde koskoca bir kenti de batırıyorsunuz.
Yazık ettiniz Eskişehir'e, yazık ettiniz Eskişehirspor'a...