ÇIKAR AĞZINDAKİ BAKLAYI

Mehmet adlı bir derviş varmış. Her lafın arasında küfür edermiş. Bağlı olduğu tekkenin şeyhi, Derviş Mehmet’in bu haline çok üzülür nasihat edermiş. Bir gün kendisine bir bakla tanesini okuyup vermiş ve şöyle demiş;


-Bu baklayı dilinin altına koy, dilinin altında bu bakla oldukça sen küfür edemezsin.
Gerçekten de Mehmet küfür edemiyordu... Şeyhi ile birlikte yağmura yakalandıkları bir gün sokakta hızla geçerlerken bir evin pencerinden bir kız çocuğu seslenerek:
-Efendi hazretleri bir dakika bekler misiniz? Şeyh belki bir hastaları vardır da okutacaklardır diye beklemiş. Yarım saat geçmesine rağmen ses yok. Şeyh efendi ile dervişi Mehmet sırılsıklam olmuşlar. Dervişi gönderip durumu soracağı sırada kız pencereden uzanmış:
-Lütfen biraz bekleyin, demiş. Yağmur sicim gibi yağmakta. Bir süre daha beklemişler, ses yok. Tam gitmeye niyatlendikleri sırada kız pencereden sarkarak seslenmiş:
-Tamam artık gidebilirsiniz.
Şeyh merak edip sormuş, a kızım bizi niye beklettiniz?
-Efendi hazretleri, tavuklarımızı kuluçkaya yatırmıştık. Tavuğun altına yumurtalar konurken bir büyük kavuklunun başına bakılırsa piliçlerin tepeli olacağını annem duymuş da sizi geçerken gördü bakmak için bekletti.
Deyince, Şeyh efendi büyük bir öfke ile Derviş Mehmet’e:
-çıkar ulan ağzından baklayı!...
Demiş.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
AKTÜEL Arşivi