Ayhan Kavas.
Tanıdığımızda çok genç ve geleceği de olabildiğince parlak bir siyasetçiydi.
Kibar ve en önemlisi de seviyeliydi.
DSP de iyi bir il Başkanlığı yaptı.
Yılmaz Büyükerşen'in arkasında kapı gibi duran, Eskişehir'de iktidara karşı muhalefet görevini CHP den alıp, genç yaşına rağmen tek başına sürüklüyordu.
2007 Milletvekili seçimlerinde aday adayı oldu.
Çok iyi anlaştığı, kayıtsız şartsız destek olduğu o dönemin DSP Genel Başkanı Zeki Sezer kendisi için kılını bile kıpırdatmadı.
Halbuki...
CHP ile birlikte girilen seçimde bir tek sözü, Kavas'ı Milletvekili yapabilirdi.
Ama o, Ayhan Kavas için bir şey yapma gereği duymadı.
İşte o yüzden o seçimde, Eskişehirlilerin hiç tanımadığı Tayfun İçli DSP kontenjanı ve CHP listesinden Eskişehir milletvekili oldu.
Buna da herhangi bir tepki göstermedi.
Yani, Kavas bir anlamda Tayfun İçli'yi sevindirdi.
İki yıl sonra, yani 2009 Mahalli seçimlerinde elinde yine bir fırsat vardı.
"Tamam" demesi halinde, DSP nin Odunpazarı Belediye Başkan adayı olacaktı.
Belki de, DSP Odunpazarı Belediyesini alacaktı onunla.
Ancak...
-"Ben olmayayım, Nur abla olsun" diyerek, bu defa Nur Süllü'yü sevindirdi.
-"Zeki Sezer nerede biz oradayız" dedi, Zeki Sezer'i memnun etti.
-"Büyükerşen ile ayrı düşmemiz mümkün değil" deyip, Hoca'yı sevindirdi.
-"CHP'ye babam dahi geçse geçmem" diyerek, önce DSP lileri sevindiren Kavas, sözünün hemen sonrasında CHP'ye geçerek Büyükerşen ve onunla birlikte hareket edenleri bir kez daha sevindirdi.
Dün öğrendik ki, CHP'den de istifa etmiş Ayhan Kavas.
-"Gördüğüm lüzum üzerine.." diye başlayan istifa dilekçesini noter kanalıyla CHP Genel merkezine yollamış.
Ne diyelim?
Sevindirmediği bir tek AKP kalmıştı Ayhan Kavas'ın...
Bu kararıyla AKP lileri de sevindirmiş oldu.
CHP içinde gidişine sevinip, 'ortalık bize kaldı' diye sevinenleri saymıyoruz bile...