Tülin Onar, oldukça aktif bir kadın…
Çevreye karşı son derece duyarlıdır. Çevreye zarar verecek bir hareket görmesin, hemen karşısına dikilir.
Aynı duyarlılığı hayvanlara karşı da sergiler. Sokak hayvanlarını besler, sağlık sorunları ile ilgilenir, sahiplendirmeye çalışır.
Kültürel ve sanatsal çalışmalara da özel bir ilgisi var. Etkinliklere katılır, sivil toplum örgütlenmelerinde yer alır. Kendisi de resim yapar. Eserlerini sergilediği sergi de açtı.
Haksızlıklara da tahammül edemez, mücadele eder.
Tülin Onar hakkında söylenecek daha çok şey var.
Ancak sözü daha fazla uzatmaya gerek yok.
Uzun sözün kısası, hani “10 parmağında 10 marifet” tanımlaması yapılır ya, işte öyle bir kadın.
Keskin Mahallesi’nde bir çiftliği var.
Hayvanat bahçesi gibi… Kediler, köpekler, tavuklar bahçede dolaşıp duruyor. Tavus kuşu bile var.
Çok güzel bir çiftlik…
Görenleri hayran bırakıyor.
Bahçıvan ve benzeri çalışanlar yok.
Her işi kendisi yapıyor.
Çiftliği o hale getiren de yine kendisi…
Neyse…
Asıl konuya gelelim…
Tülin Onar için “haksızlığa tahammül edemez” dedik ya…
Kendisi de sıkça haksızlıkla karşı karşıya gelir.
Kendi deyimiyle “olmayacak işle gider onu bulur”.
Başına gelen yeni bir olay var.
Çiftliğindeki kullanma suyu azalır.
ESKİ veznelerine gidip karta su yüklemeye gider.
Ancak yükleyemez…
Veznedeki görevli “kartınız bloke edilmiş, su yükleyemeyiz” der.
Şaşırıp kalır.
“Şoka girdim, tansiyonum fırladı” diyor.
Kendisini toparlayıp nedenini sorar.
Görevli kendisini Abone İşler Daire Başkanlığı’na yönlendirir.
Tülin Onar da oraya gidip aynı soruyu yöneltir.
“Su kartım neden bloke edildi?”
Görevli “Kanalizasyon hattı için ödemeniz gereken parayı ödememişsiniz, onun için kartınız bloke edildi” yanıtını verir.
Tülin Onar, bu yanıt üzerine iyice sinirlenir.
Anlatıyor…
“Keskin Mahallesi’ne kanalizasyon gelmiş ve ben borcumu ödememişim. Yahu ben kanalizasyon hattından yararlanamıyorum ki?
Bir yıl önce muhtarlığa benimle ilgili ödeme tebliği bırakmışlar. Kanalizasyon hattı için 660 TL istediler.
ESKİ’ye gidip itirazda bulundum. Onlar da itirazımı haklı bulup tamam dediler.
Şimdi yeniden para istiyorlar. Üstelik gecikme cezası da eklemişler.
Uydu görüntüsü ile baktık. Kanalizasyon hattı en az 100 metre ilerden geçiyor. Ben de yararlanamıyorum.
Bugün yine söyledim, dilekçe verdim.
Yahu kardeşim getirin kanalizasyonu ben de kaç para ise vereyim. Yararlanamadığım bir hizmet için ben neden para vereyim?”
Peki ne olacak şimdi?
“Dilekçe verdim. İnceleme yapılacakmış. ‘1 ayda sonuçlanır’ dediler ve kartıma su yüklemediler. 1 ay susuz kalacağım yani. Olacak şey mi bu. Yapacakları zor bir iş değil ki. Bir ekip yollayıp durumu kontrol edecekler, hepsi bu… Bir günde halledilecek basit bir işi yapmayıp beni susuz 1 ay susuz bırakacaklar. Gel de delirme?”
Tülin Onar’ın anlattıkları böyle…
İsyan ediyor.
Haksız mı?
Kesinlikle değil… Haklı hem de yerden göğe kadar haklı…
Bir insandan yararlanmadığı bir hizmet için para istenir mi?
İstenmemesi gerekir.
İstenirse Deli Dumrul’un “geçenden 30 akçe geçmeyenden, döve döve 40 akçe” alması gibi bir şey olur.
ESKİ’nin yaptığı farklı bir şey değil…
Bu işi bir yanı…
Keskin öyle çok uzakta bir yer değil…
ESKİ Genel Müdürlüğü’nden çıkılıp Çevre Yolu’nda çok kısa bir sürede ulaşılır.
Bu kadar kolay ulaşılabilecek bir yerdeki inceleme için 1 aylık süre gerekir mi?
Elbette ki gerekmez…
1 saat bile yeterli…
Ama ESKİ’de öyle olmuyor demek ki…
Verilmeyen hizmet için para istenecek… İtiraz olduğunda itiraz 1 ayda sor sonuca bağlanacak… Ve o sürede susuzluk cezası devam ettirilecek…
Olacak şey değil…
Tülin Onar “gel de delirme” diyor ya… Gerçekten haklı… İnsanı zorla delirtir bunlar.