Ne yalan söyleyelim, kentin dur durak bilmeden çalışan tek ismi Harun Karacan...
Bu temponun anlamını siyaseten yoranlar olsa da;
Söylentilere çokta kulak asmadan koşturuyor Karacan...
Dün de gazetemizdeydi.
Kurban Bayramı kutlaması için gelmiş.
Ayağı gazetemize de değmişken, bir mesaj da vermeden ayrılmak istemedi.
Şehrin sorunlarını ilgilendiren meseleler için çağrıda bulundu!
***
Şehrin sorunlarının ortak akıl ile çözülebileceği gerçeğini buradan defalarca duyurduk.
Malum;
Şehrin hangi sorunu varsa, hem iktidar kanadını, hem de yerel yönetimler kanadını ilgilendiriyor.
Birisi olmadan mesele asla çözülemiyor.
Velhasıl iki taraf birbirini tamamlayamadığı içinde sorunlar çözülemiyor.
Bırakın çözülmeyi, iyice kangrene dönüyor.
Bakın yarım kalan demiryolu projesi.
Artık geçitlerin eski haleni özler olmaya başladık.
***
Tarafların birbirini tamamlayamamasındaki kusur fikir ayrılıkları...
Ne stadyumun yeri belirlenebiliyor, ne de yeni garın yeri!
Dev projeler için bir yer bulmayı bırakın, bir isale hattının ötelenmesi işi için bile taraflar birbirine giriyor.
İşte böylesi bir kent tablosu içinde, anlamlı bir çağrıya imza atıyor Karacan...
"Şehri yönetenler, bir araya gelelim, bu işleri çözelim" diyor.
***
Karacan'ın çağrısı nasıl yanıt bulur bilinmez!
Vali, belediye başkanları, vekiller ya da kentin önemli sivil toplum örgütleri de çağrıya nasıl kulak verir, o da bilinmiyor.
Fakat bildiğimiz bir gerçek var!
Karacan'ın çağrısı hem zamanlaması hem de içeriği bakımından son derece önemli!
Şehrin geleceğini oldukça yakından ilgilendiriyor.
Öyle ya!
Bir tarafta bu çağrıya kulak verildiğinde önü açılacak bir şehir.
Diğer tarafta demiryolu, gar ve stadyum tartışmaları arasında yıllarını heba edecek bir kent.
***
Bakalım başta vali olmak üzere, bu çağrıya nasıl yanıt gelecek!
Taraflar böylesine bir ortak akıl süreci için adım atacak mı?
Şehrin sorunlarının aşılmasındaki süreç hızlanacak mı?
Daha doğrusu bir kent, bir tabuyu yıkıp, bir araya gelmeyi başarabilecek mi?
İşte bunu çok merak ediyoruz...