Eskişehir, işlenen seri cinayetler ve bu cinayetlerde ki güvenlik zafiyetiyle bir kez daha Türkiye'nin gündeminde.
Eskişehir'de hemen herkes, işlenen cinayetlerde ki güvenlik açığını ve Devletin vatandaşını ne yazık ki koruyamadığını konuşuyor.
Dört kişilik bir aileyi katliam yaparak yok eden ve kayıplara karışan bir şahsın, daha sonra aynı aileden iki kişiyi daha planlayarak öldürmesi üstelik, firardayken bu cinayetleri işleyeceğinin de haberini göndermesi olayın vahametini daha da arttırdı.
Eskişehir açısından son derece olumsuz bir tablo yaratan bu olay, acil alınması gereken tedbirleri de ortaya koymuş oldu.
Dahası...
Dikkatlerin Eskişehir güvenliğine çevrilmesine yol açtı.
Eskişehir'de seri katilin yol açtığı cinayetler ve bu cinayetler sırasında katilin yakalanamamış olması, akla ilk olarak Eskişehir'e Emniyet Müdürünün hala atanmamış olmasını da gündeme getirdi.
Eskişehir gibi bir kentin, vekaletle yönetilmeyecek kadar önemli bir kent olduğu görüşünü taşıyanlar, şehrin sahipsizliğinden de yakınmaya başladılar.
Sizin anlayacağınız...
Önce, Eskişehir Jandarma Komutanının Ergenekon kapsamında tutuklanması, ardından Emniyet Müdürünün yayınlamış olduğu kitapla Ülkeyi sarsması ve son olarak işlenen seri cinayetler ve tüm bu olayların güvenlik teşkilatları üzerinde yaratmış olduğu bir boşluk...
Ne dersiniz? Eskişehir güvenliği ile ilgili acil bir şeylerin yapılması gerekmiyor mu?