Zaman zaman Eskişehir ve Eskişehirliler ile ilgili tespitlerde bulunuyoruz.
Bazen yapmış olduğumuz tespitler nedeniyle tepki de alıyoruz.
En çok da "Eskişehirli Eskişehirliyi sevmiyor" tespitimize geliyor tepkiler.
Ancak bu tespitimizde haklı olduğumuzu ısrarla söylüyoruz.
Çünkü, Eskişehirlilerin Eskişehirlileri sevmediği çok açık.
Eskişehir ne siyasetçi yetiştirebiliyor, ne spor adamı.
Ne Bilim adamı yetiştirebiliyoruz ne de bürokrat ve sanatçı.
Yetişip bir yerlere gelenlere de zaten "Bizim oğlan" muamelesi yapıp, alaya bile aldığımız oluyor.
Bakın Eskişehirli olup da bir yerlere gelmiş, mesleklerinde zirveye çıkmış, saygı gören insanlara.
Hepsi Eskişehirli olmasına rağmen, Eskişehir dışında sağlamışlardır geldikleri konumu.
Zaten Eskişehir'de yetişmeye kalksalardı, o konuma gelmeleri mümkün olmazdı.
Her zaman söylüyoruz ya;
Eskişehir'de kim yükselmeye başlasa, birileri iki ayağından birden aşağıya çekmeye çalışır onu.
Çünkü;
Eskişehirli Eskişehirliyi sevmez bu şehirde. Yükselmesini de istemez sivrilmesini de.
Şöyle bakın çevrenize...
Örneğin aynı meslek grubunda olanlar sevmez birbirini bu şehirde.
Zengini de, diğer zengini sevmez.
Hele kurumlar birbirlerinden nefret eder.
Bir yemekte, toplantıda ya da bir etkinlikte hasbelkader bir araya gelmiş Eskişehirlileri gördüğünüzde "Yahu ne güzel anlaşıyorlar" dersiniz.
Çünkü birbirlerine iltifat yağdırıyorlardır muhakkak.
Ardından; orada olmayan Eskişehirlilerin dedikodusu başlar masada.
Gece bittiğinde ise, aynı masada oturup biraz önce birbirlerini seviyormuş gibi davrananlar bu defa yanlarındakilere yakınırlar az önce oturup sohbet ettiklerini.
Bu şehirde siyaset yapanlar da sevmezler birbirini.
Üstelik aynı partiden olmasına rağmen.
İşte o yüzden "Ben olmuyorsam o da olmasın" derler ve işte o yüzden her dönem dışarıdan siyasetçiler monte edilir Eskişehir'e.
Spor camiası da farklı değildir.
Onlar da sevmezler birbirlerini. Çekemezler ve her ortamda birbirlerini eleştirmekten çekinmezler.
O nedenle...
Eskişehirli Eskişehirliyi sever görünür ama aslında sevmez.
Birbirini sevenler de vardır.
Örneğin birbirinden alışveriş yapanlar sever birbirlerini. Ama alışveriş kesildiğinde sevgi de ortadan kaybolup, nefrete dönüşür.
Netice itibarıyla;
Çok özel bir şehirde yaşıyoruz ama birbirimizi hiç mi hiç sevmiyoruz.
O yüzden de böylesine özel bir şehirde yaşamayı ne kadar hak ediyoruz? Belli değil.
Şimdi bu tespitlerimize de birçok eleştiri gelecek.
Fakat Eskişehir'deki bu gerçek değişmeyecek.
Eskişehirli Eskişehirliyi sevmediği müddetçe, bu özel ve güzel şehrin bu anlamsız olumsuzluğu hep devam edecek...
Ta ki bu şehirde yaşayanlar birbirlerini sevmeyi şartlar ne olursa olsun öğreninceye kadar...