Ulusal medya son günlerde siyasette yaşanan seviyesizliği tartışıyor.
Çünkü miting meydanlarındaki söylemler, öylesine bir vaziyet aldı ki, anlaşılır gibi değil!
Liderlerin birbirlerine yaptıkları ithamlar ise ha keza öyle!
Durum böyle olunca da, hemen herkesin söyledikleri, 'seviyesiz zemine' çekilmek isteniyor.
Galiba Ahmet Ataç'ta bu 'seviyesizleşen' siyasetin kurbanı oldu, ya da olduruldu!

Ataç'ın basında yer alan ve Erdoğan'ın ailesine yönelik olduğu iddia edilen sözlerini bazı gazeteler yayımladı.
Bizde ancak o gazetelerden okuduk Ataç'ın 'söylediği iddia edilen sözlerini'
İlk okuduğumuzda, yeniden okuma gereği hissettik!
Çünkü Ataç'ın söylediği iddia edilen sözler karşısında irkildik!
Kentte hoşgörülü yapısıyla tanınan ve bu karakterinden asla taviz vermeyen Ataç'ın böylesine sözler söyleyebileceğine ihtimal vermedik!
Ki, gerçeği sonradan öğrendik!
Çünkü aldığımız bilgilere göre Ataç, ne Erdoğan'ın ailesine bir laf etmişti, ne de cümlelerini kamuoyuna yansıdığı şekilde söylemişti.
Ataç, İsmet İnönü ve diğer siyasi arkadaşlarını eleştiren Erdoğan'a karşı bir savunma yapmıştı sadece.
Onların tarihteki rollerine değinip, eleştirilerin 'haksızca' olduğunu anlatmıştı.

Ancak konu büyütüldü!
Hemen arkasından AKP, Ataç'ı kınayan bir açıklama yaptı!
Kamuoyunda bu konu konuşulurken, Ataç, gerçeklerin çarptırıldığını ifade eden bir açıklama yaptı.
"Halk Buluşması" gününde yapmış olduğum konuşma, bir ulusun yaşama hakkının elde edildiği kurtuluş savaşının bu özelliğini vurgular niteliktedir. Kurtuluş Savaşıyla ve Atatürk'le gurur duymak her Türk vatandaşı gibi benim de onurumdur" diye konuştu.
Söylediklerini çarptıran kişiler hakkında yasal hakkının da saklı olduğunu ifade etti.

Yeniden belirtmeliyiz ki;
Siyasetin bu kadar seviyesizleştirildiği bir ortamda, Ataç'ın da böylesine bir konuma çekilmesi bizce çok üzücü oldu.
Hele hele bu güzel ülkemizi bizlere armağan edilişinin anlatıldığı konuşmanın, bu zemine itilmesi üzüntümüzü daha da artırdı!
Fakat görüyoruz ki, Ataç'ın da dediği gibi halk bu iddialara pekte itibar etmedi.
Çünkü sadece Tepebaşı halkı değil;
Tüm Eskişehirliler, Ataç'ın 'siyasi nezaketinin' ne kadar engin olduğunu çok iyi biliyor...