Ey Eskişehir, sen ne güzel bir şehirsin…

Seçim günü iyice yaklaştı.

Yalnızca 5 gün var.

Zirvede gerginlik alabildiğine artmış durumda…

Seçimler için ‘’demokrasinin bayramı’’ denilir.

Gerçekten de öyle olması gerekir.

Ne yazık ki, Türkiye’de öyle olduğu söylenemez…

Ülkeye hakim olan atmosfer ile ilgili çok farklı tanımlamalar yapılabilir.

Ancak kesinlikle yapılamayacak bir tanımlama var.

O da ‘’bayram havası’’…

Yapılacak olan bir seçim değil de savaş sanki…

Kullanılan dil karşısında şaşırmamak, ürkmemek elde değil…

Zirveye hakim olan ‘’nefret dili’’, toplumu da olumsuz etkiliyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, Erzurum’da taşlı sopalı saldırıya uğruyor.

Bu saldırı için ‘’kendiliğinden oluştu’’ denilemez…

‘’Zirveye hakim olan nefret dilinin yarattığı sonuç’’ demek daha doğru olur.

Saldırı ürkütücü…

Saldırı sonrasında sergilenen tavırlar daha da ürkütücü…

Tüm siyasiler tarafından kınanması gerekirken neredeyse saldırganları ‘’haklı’’ bulan söylemlerde bulunuluyor.

Anlamak da kabullenmek de olanaksız…

Zaten kutuplaştırılmış olan toplum şimdi de ‘’düşmanlaştırılmaya’’ çalışılıyor.

Bundan kimin ne kazancı olur bilemeyiz…

Ancak ülkenin ve toplumun büyük kaybı olur.

Zirveye hakim olan gerginliğin yansımadığı sayılı il var.

Onlardan birisi de Eskişehir…

Eskişehir’de 6 milletvekilliğinden 5’i sahibini bulmuş durumda… Geriye kalan 1 milletvekilliğini kazanma şansı olan 3 parti var.

‘’Nefes nefese’’ denilebilecek bir yarış var.

Buna karşılık en küçük bir gerginlik yok.

Kırsal mahallelerde yağmur duaları, bahar şenlikleri düzenleniyor.

Düzenlenen etkinliklerde dışlanan parti yok.

Tüm partilerin temsilcileri davetli…

Partilerin oluşturduğu heyetler şenlikleri dolaşıyor. Aynı şenlikte farklı partilerin temsilcilerinin buluştuğu da oluyor.

En küçük bir gerginlik oluşmadığı gibi tartışma bile yaşanmıyor.

Kentin merkezi bölgelerinde bulunan caddelerde propaganda stantları açılıyor.

Farklı partilerin stantlarının yan yana dizildikleri de oluyor.

Sesli propagandalar yapılıyor, broşürler dağıtılıyor.

En küçük bir sıkıntı yaşanmıyor.

Partiler birbirlerine rakip olsalar da propaganda ekipleri birbirlerine karşı son derece saygılı…

Söylenecek daha çok şey var.

Ancak sözü daha fazla uzatmaya gerek yok.

Zirvedeki yüksek gerilim Eskişehir’e yansımamış durumda…

‘’Bayram havası’’ olmasa bile en azından ‘’savaş havası’’ yok.

‘’Eskişehir farkı’’ bir kez daha kendisini göstermiş durumda…

Zirvede kullanılan ‘’nefret dili’’ ve yaratılmaya çalışılan ‘’savaş havası’’ karşısında, Eskişehir’de oluşan güzel hava insanı rahatlatıyor.

Denilebilecek tek söz var.

Eskişehir, sen ne güzel bir şehirsin böyle…

Umarız ki hep böyle kalırsın…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Vedat Alp Arşivi