Mersin maçını futbol anlamında yorumlamanın mantığı yok. Tek taraflı oynanan bir maçtı. Beklenen oldu; kazanan Eskişehirspor'du.
Dün akşam Türkiye Kupasında en az final oynamayı hedefleyen ve Avrupa yolunda play-off'u da garanti altına alan Eskişehirspor'a baktım. Adeta kendisine gecikmiş gibiydi. 'Acaba Eskişehirspor rakibin kötü oluşandan mı iyi gözüktü, yoksa gerçekten iyi mi oynadı' dedim. Ama taraftar gibi gerçeklere gözlerimi kapattım, sadece maçın keyfini çıkartmaya baktım. Önemli olan galip gelmekse, gerisi teferruattı çünkü.
Sonra play-off'a kalan takımlara baktım. Gittikçe azalan kaliteyi gördüm. Ardından 'Bu ülkede futbolun üst düzey oynandığını söylemek çok zor' dedim. Ayakları birbirine dolanan futbolumuzun gerçeği çırılçıplak ortada: 'KALİTESİZ'
Şimdiki zaman, geçmiş zamanın aynasından utanırken, Tello'nun alkışlarla oyundan çıkmasına baktım. 'Koskoca sezonu attığı bir gol kurtardı herhalde' dedim. 'Ama bu ülkede geçmiş çabuk unutulur. Kimler kurtardı Tello'da yırtar' dedim.
Maç öncesinde objektiflere takılan Halil Ünal resimlerine baktım. Koltuğuna, rahat olmasa da sıkı sıkı tutunan başkana... Avrupa hayalleri tazeliğini koruduğu sürece, o da biliyor ki 'Koltuk Sağlam' Bundan 1 ay öncesine kadar yükselen istifa seslerinden eser yoktu. 'Günlük sonuçlar kurtardı her şeyi. Ama tek kurtulamayan varsa oda Eskişehirspor olacak' dedim. Kimse duymadı.
Eskişehirspor için acı olan gerçek ise Avrupa'ya gidince bu kulüpte her şeyin değişeceğine inanmaktır. Gerisi ise teferruattır. Ama ne diyelim play-off hayırlı, Türkiye kupasında ise yolumuz açık olsun...
Önceki ve Sonraki Yazılar(ANALİZ) Behçet ALBAYRAK Arşivi
Eskişehir haberleri, Eskişehir gazeteleri, Eskişehirspor haberleri, Eskişehir asayiş haberleri, Eskişehir siyaset, Eskişehir belediyeleri, Son dakika Eskişehir haberleri, Eskişehir son dakika, Eskişehirspor son dakika