-"Bu adam futboldan hiç anlamıyor" dediler sürekli.
-"Beşiktaş'a karşı zaafı var. Bile bile yeniliyor" dediler ardından.
Sonra da...
Eskişehirspor'a verebileceği bir şey olmadığını ifade ederek gönderdiler adamı.
Arkasında duramadılar.
Rıza Çalımbay'dan bahsediyoruz.
O da "Artık ısrarcı olmanın bir anlamı yok" diyerek gitti Sivas'a.
Yerine de Bülent Uygun geldi.
İlk haftaları hatırlıyoruz da, neredeyse kahraman ilan edilmediği kalmıştı.
Aslında...
Eskişehirspor'a geldiği gün ile, tutuklandığı gün arasında geçen süre içinde, hiç yaşamadığı olayları yaşadı Eskişehirspor.
Alışık olmadığı olayların içinde buldu kendini sürekli.
Buna rağmen...
Rıza'ya söylenilenlerin yarısı bile söylenilmedi onun için.
Sonra Skibbe geldi Eskişehirspor'a...
-"Bu adam futboldan hiç anlamıyor" dediler.
Oynatmaması gereken futbolcuları ısrarla oynatmakla suçladılar.
O da dayanamadı ve;
-"Ben gidiyorum diyerek çekti gitti.
Şimdi bakıyoruz da...
Rıza Çamlıbay Sivas'ta harikalar yaratıyor.
Dahası huzurlu.
Skibbe deseniz o'na keza.
Şimdi aynı sözler belki Ersun Yenal'a söylenecek.
Hiç temenni etmiyoruz ama, belki bir gün o da "Yeter" diyerek, çekip gidecek.
Niteci itibarıyla...
Şehir olarak sahip çıkılması gerekene sahip çıkmayıp, hak etmeyenlere gereğinden fazla prim mi veriyoruz ne?