
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
"Hayırlı olsun" a gelenlere "Bu olay bizi de müşkül duruma düşürdü" demiş...
Milli Eğitim Bakanlığı görevine atanan Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı'ya "hayırlı olsun" ziyaretleri son sürat devam ediyormuş.
Birbiri ardına yapılan ziyaretlerden biri de geçtiğimiz günlerde yapılmış.
Bakanlık makamına "Hayırlı olsun" demek için giden gurubun arasında Eskişehirliler de varmış.
-"Bakanlığa getirilmenize çok sevindik. Siz bu göreve layık bir insansınız.
Hayırlı olsun ve Allah mahcup etmesin" temennilerinden sonra söz dönüp dolaşıp Eskişehir büyükşehir belediyesine yönelik yapılan operasyon ve sonrasında başlayan hukuk sürecine gelmiş.
Milli Eğitim bakanı Nabi Avcı;
-"Gerçekten duyunca şaşırdım. Ama bu durum bizi ziyadesiyle müşkül duruma düşürdü" demiş önce...
Makam odasında bulunanların;
-"Aman efendim. Niye müşkül duruma düşeceksiniz ki? Sonuçta bu bir yargı süreci.
Sizinle ya da başkalarıyla ne alakası olabilir ki?" diye sorunca, Nabi Avcı devam edip;
-"Eskişehir'e geldiğimde bir gün önce kendisini ziyaret ettim. Oturduk konuştuk.
Ama benim ziyaretimin ertesi günü bu olay gerçekleşti. Gerçekten müşkül duruma da düştüm.
Hatta kendi kendime 'Ben bu olayı nasıl izah ederim?' diye de düşündüm" demiş.
------------------------------------------------------------------------
Kesinlikle seçimleri kazanacak adayla çıkacağız
2014'te yapılacak olan Mahalli seçimlere yönelik yapılan yorumlar var.
Bu yorumlardan biri de, Büyükerşen'in aday olması halinde iktidar partisinin Eskişehir'de işinin zor olacağı yönünde.
Bu şekilde düşünenler;
-"Eğer Büyükerşen aday olmazsa iktidar partisi aday olarak kimi koyarsa koysun kazanır" diye de düşünüyor.
Yani...
İktidar Partisini Eskişehir'de bir tek Büyükerşen'in zorlayacağı, onun aday olmaması halinde ise Ak partinin Büyükşehir'i kolaylıkla alacağı belirtiliyor.
İşte bu durum, iktidar partisinin çıkartacağı aday konusunda Büyükerşen'e endeksli bir süreç yürüttüğü şekliyle algılanıyor.
Daha doğrusu...
İktidar partisi Eskişehir'de, Büyükerşen ile yarışabilecek bir aday arayışı içinde olduğu görünümü veriyor.
Hal böyleyken, iktidar partisinin Eskişehir'de bulunan önemli isimleri, Büyükerşen'e endeksli bir isim arayışı içinde olmadıklarını söyler oldu.
Daha doğrusu...
-"Büyükerşen aday olsun olmasın biz Eskişehir'de seçimleri kazanacak adayla çıkacağız" demeye başladılar.
Eğer düşünce cidden bu yöndeyse, bu iktidar partisi açısından iyi bir gelişme.
Çünkü...
"Odunu koysak kazanırız" mantığı ile iki seçimi üst üste kaybetmişlerdi.
-----------------------------------------------------------------
Vatandaş Milletvekilinin adını bilmez ama, Belediye Başkanıyla gurur duymak ister...
Genel seçimlerde insanlar, kimin milletvekili olacağını pek sorgulamaz.
Birçoğu, isimlerini dahi bilmez.
Seçimlerde kimlerin Milletvekili seçileceğini de merak etmez.
Dahası...
Yine, vatandaşın büyük bir çoğunluğu, mevcut milletvekillerinin kim olduğundan da habersizdir.
İşin ilginç tarafı...
İsimlerini bile bilmediği, oyları ile Milletvekili yaptığı insanlara karşı da büyük bir önyargı içindedir.
Hiçbir milletvekilini başarılı bulmaz vatandaş.
Çoğu kişiye göre Milletvekilleri; Mecliste el kaldırıp indiren, bunun karşılığında 10-15 Bin lira maaş alan, lüks arabalarla gezip, lüks lokantalara takılan ve görev süresi bittiğinde de kıyak bir biçimde emekli olan ve böylece ömrünün sonuna kadar geleceğini garanti altına alan insanlardır. Yine pek çok kişi, seçim öncesi kapı kapı dolaşıp, seçildikten sonra bir daha uğramayan, bir isteği, kaybedeceği sigara paketine yazan kişidir milletvekili.
O yüzden, vatandaşın umurunda bile değildir milletvekillerinin kimler olacağı.
Nasıl olsa hepsi aynıdır onlar için.
Önemli olan partidir, partinin genel başkanıdır.
Kimlerin Milletvekili olmasının hiçbir önemi yoktur, çünkü kim seçilirse seçilsin hepsi aynıdır.
Halbuki, Belediye Başkanlığı seçimi çok farklıdır.
Parti bir kenara bırakılır, kişiye bakılır Belediye seçimlerinde.
Çünkü...
Belediye Başkanı kendinden, içinden biridir.
Temsil kabiliyetinden tutun da vaatleri yerine getirip getiremeyeceğine kadar her bir detayı hesap eder vatandaş.
İçlerinden biri olarak, Belediye başkanı seçtiği adamla gurur duymak ister.
Mutlaka bir yerlerde karşılaşmış, elini sıkmış, ismini ve yaptıklarını duymuştur.
Şehri ile gurur duyacağı her olayın müsebbibi olarak görür belediye başkanını.
Şehirde ki karşılığı, o'na sahip çıkma yükümlülüğünü yükler omuzlarına.
-"Elin velisinden benim delim iyidir" diye düşünür hep.
Şimdi bu kıyaslamayı, hem de durup dururken niye yaptık dersiniz?
Niye olacak? Seçimler geliyor da onun için...
Madem her parti seçim çalışmalarını başlattı...
Biz de seçime yönelik siyaset yazıları için seçim çalışmalarını kendimizce başlatmak istedik o kadar...