2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

Hem Büyükerşen hem de Ahmet Ataç Eskişehirlilere birşey anlatmalı!

Yılmaz Büyükerşen ve Ahmet Ataç...
Kim ne derse desin, Eskişehir siyasetine damga vurmuş en önemli iki isim.
Birisi üç dönem arka arkaya belediye başkanı seçilerek, Eskişehir tarihine girdi.
Yaptıkları ile de Eskişehir'i, Türkiye'nin en yaşanılır ikinci kenti yaptı.
Bununla birlikte Avrupai bir dokuya kavuşturdu şehri.
Daha 10 yıl önce bırakın bakmayı, yanından bile geçemediğimiz Porsuk görüntülerin tutunda;
Çağ dışı ulaşım sistemine kadar pek çok olumsuz tabloyu yerle bir etti.
Makus talihini kırdı Eskişehir'in!
Pırıl pırıl bir kent yarattı.
İçinde yaşayanların "iyi ki burada yaşıyorum" dediği Eskişehir'i ortaya çıkardı.
***
Ahmet Ataç için de elbette aynı cümleleri kurabiliriz.
Özellikle ilk belediye başkanlığı döneminde Tepebaşı'nın kaderini çizdi.
Düzenlediği imar planları ile bölgenin ufkunu açtı.
Nefes aldırdı Tepebaşı'na.
Bununla birlikte yatırımların da önünü açtı.
Bugün modern alışveriş merkezlerine ulaşabiliyorsak, o virane bölgeler yerine çağdaş yapıları görebiliyorsak, muhakkak hepsi Ataç'ın eseri.
Şunu unutmamak gerekir ki, şehrin ve insanının kültür ve sanat birikimine yaptığı katkıları da asla inkar edemeyiz.
***
Eskişehirliler bu iki ismi hep siyasetin üzerinde gördü!
Bulundukları partilerden ziyade, her iki isme de "isimlerinden" dolayı oy verdi.
Oylarının doğru adrese gittiğinden de hep emin oldu kentin çoğunluğu.
Nedenlerini yukarıda saydık!
Her geçen gün başkalaşan şehirlerinin, kendi gözlerinin önünde nasılda geliştiğine şahit oluyordu Eskişehirli.
Bu yüzden DSP'yi çoktan unuttu Eskişehirliler.
Hem Büyükerşen'in, hem de Ataç'ın mensup olduğu partiyi, sadece sandık günü geldiğinde hatırladılar.
Çünkü her iki ismi yeniden seçmek için sadece güvercin simgesine 'evet' demek gerekiyordu.
öyle yaptılar, hem de son üç seçimdir...
***
Cumhuriyet Halk Partisi, belirli bir kesime hitap eden, köklü bir misyon.
Misyon diyoruz, çünkü seçmeni belirli bir siyasi görüşü temsil ediyor.
Adına 'sol' dediğimiz bu seçmen kitlesinin en büyük rakibi elbette 'sağ'.
Yani bugün iktidarda bulunan partinin görüşünü taşıyan kişiler...
Demek istediğimiz;
Sağ-sol derken CHP'yi keskin bir siyasetin içerisinde görüyoruz hep!
Bu nedenle kutuplaşan seçmenin bir bölümü CHP diyor.
Diğer yarısı AKP ya da MHP'den yana...
Bu üçlü arasında yaşanan sıkı bir siyasi çekişme var.
Bu nedenle bu üç partide, halkın gözünde ülkenin en iyi siyasetini yapan üç parti...
***
Bu durumda Büyükerşen ile Ataç için şu tespiti yapmak çok kolay.
"CHP'ye geçen her iki isimde artık siyasetçi!"
Daha doğrusu Eskişehirlilerin gözünde artık her ikisi de "CHP'li"
Bu etiketin elbette avantajları var.
Ancak dezavantajları daha büyük!
Üç parti arasında yaşanan yoğun siyaset yüzünden, bir MHP'linin, bir AKP'linin ya da bir BBP'linin, SP'linin vs. Büyükerşen ve Ataç'a oy vermeleri daha da zorlaşıyor.
Çünkü;
Her iki isme de dün 'CHP Lideri Kılıçdaroğlu' rozet taktı.
Kısaca;
Hem Büyükerşen, hem de Ahmet Ataç artık CHP'li birer siyasetçi oldu.
***
Bundan sonraki süreç her iki yönetici için neler getirir bilinmez.
Büyükerşen CHP'nin başına yakıştırılıyor.
Ya da Cumhurbaşkanlığı için önemli bir aday olarak.
Ahmet Ataç ise şimdilik hocanın yerine Büyükşehir Belediye Başkanı olarak tahmin ediliyor.
Biri halef, diğeri selef yani!
Ancak her ne olurlarsa olsunlar, aslında daha önemli bir kimliğe bürünmeliler.
Daha şimdiden eleştirilmeye başlanan her iki isimde, siyaset yapmayacaklarını halka inandırmalılar.
İnandırmalılar ki, Eskişehirlilerin 11 yıldır inandıkları isimler, bu kentin gönlünde hep saklı kalsın...

Önceki ve Sonraki Yazılar
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi