Büyük felaketin üzerinden 2 günden fazla süre geçti.
Oluşan tablo daha da korkunç boyutlara ulaştı.
Can kaybı 4 Bine ulaşmış durumda…
Kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmaları aralıksız sürüyor.
Hala ulaşılamayan yerleşim birimleri var.
Can kaybının daha da artmasından endişe ediliyor.
Umarız ki, korkulan başa gelmez…
Depremin kapsadığı bölgedeki yerleşim birimlerinde oluşan hasar çok büyük…
‘’Haritadan silindi’’ denilebilecek yerleşim birimleri de bulunuyor.
Yaralıların sayısı da çok fazla…
Tedavi olanakları da son derece kısıtlı…
Sağ kurtulanların durumu yürekler sızlatıyor.
Kara kış koşulları bir yanda, yoksunluklar bir yanda…
Yaşlısıyla, genciyle, kadınıyla erkeğiyle on binlerce insan çaresizlik içerisinde bekliyor.
Onların dertlerine çare olmak için büyük bir seferberlik var.
Eskişehir’de yaşayan tün insanlar bir şeyler yapabilme çabası içerisinde…
Kan toplama merkezlerinin önünde uzun kuyruklar oluşuyor.
Deprem bölgesinde gereksinim duyulan malzemelerin sağlanması için de geceli gündüzlü yoğun çaba harcanıyor.
Büyükşehir Belediyesi tarafından anında içme suyu desteği yola çıkartıldı.
Kentin değişik bölgelerinde oluşturulan toplama merkezlerine bağış yağıyor.
Odunpazarı Belediyesi de tüm güçlerini seferber etmiş durumda…
Halk Merkezleri ve Gençlik Merkezleri çok önemli işlevleri yerine getiriyor.
Merkezlerde kısa sürede çok miktarda malzeme toplandı.
Mehmet Terzi Spor Salonu, yoğun bir çalışmaya sahne oluyor.
Çok sayıda genç tasnif ve paketleme yapıyor.
Dur durak da bilmiyorlar.
Onların çabaları karşısında duygulanmamak elde değil…
Helal olsun onlara…
EOSB, ESO, ETO ve ETB başta olmak üzere çok sayıda örgütlenme kampanyalar düzenledi.
Bağışlar kısa sürede büyük boyutlara ulaştı.
Örgütlenmelerin yanı sıra esnaflar ve gönüllüler de seferber olmuş durumda…
Çaresiz insanlara yardım için olağanüstü bir çaba harcanıyor.
Söylenecek daha çok şey var.
Ancak sözü daha fazla uzatmaya gerek yok.
Uzun sözün kısası, her felakette olduğu gibi yine büyük bir dayanışma örneği sergileniyor.
Vatandaşlar, vatandaşlık sorumluluğunu her zaman olduğu gibi eksiksiz yerine getiriyor.
Deprem bölgesinden gelen haberler var.
Yakınları enkaz altında kalan insanlar çaresizlik içerisinde gözyaşları döküyor.
Kara kış koşullarında dondurucu soğuğa mahkum bırakılmış insanlar tir tir titriyor.
Beslenme konusundaki sıkıntı da çok büyük.
İnanılır gibi değil ama hala ulaşılamayan yerleşim birimleri bile bulunuyor.
İnsanlar çaresizlik içerisinde ‘’nerede devlet’’ diye çığlıklar atıyor.
Devletin başında bulunanlar ise ‘’yaralar sarılacak’’ ve benzeri türden beylik lafları arka arkaya sıralıyorlar.
O laflar da bir işe yaramıyor.
Üzülmemek, öfkelenmemek elde değil…
Söylenecek çok şey var.
İnsanın dilinin ucuna kadar geliyor ama neyse…
