Demokratik Sol Parti'de il kongresi sessiz bitti.
Öyle beklenildiği gibi bir hareket yaşanmadı.
Özellikle kurultay delegelerinin belirlenmesi sırasında bir fırtınanın kopacağı yönündeki beklentilerde olmadı.
Anlayacağınız;
DSP kongresi sadece içerisinde konuşulanlarla geçti gitti.

O konuşmalarda da ilginç detaylar vardı.
Özellikle divan başkanlığını yapan Ataç'ın söyledikleri dikkat çekici geldi bize.
Çünkü Ataç, ilk genel seçimde önemli bir sınav verileceğinden söz ediyordu.
Ataç o konuşmasında, artık koalisyon hükümetlerinin mumla aranır hale geldiğini anlatıp;
"AKP'ye karşı bir koalisyon hazırlığına başlamalıyız." ifadesini kullanıyordu...

Başkan Ataç'ın sözünü ettiği, elbette bir sol dayanışması değil!
Çünkü solda yaşanacak tam birleşmenin, AKP'ye karşı bir güç olamayacağını herkes biliyor.
Zaten son genel seçimde solun iki güçlü örgütü, CHP ve DSP'nin birleşiminden ancak muhalefet görevi çıkmıştı.
AKP yine hayli güçlü biçimde, tek başlı bir iktidar gücüyle meclise girmişti.
O yüzden Ataç'ın sözünü ettiği sağı ve solu birleştiren önemli bir ittifaktı...

Bu ittifakın gerçekleşmesi, Türk tarihinde henüz görülmemiş bir şey...
Sağın ve solun bir araya gelip seçimlere girmesi gibi bir olay daha yaşanmadı.
Tabiî ki Eskişehir dışında!
Çünkü biliyoruz ki böylesine bir işbirliği sadece Eskişehir'de, Büyükerşen çatısı altında yapıldı.
Bu ittifakın AKP'ye karşı yapıldığını söylemeye gerek bile yok...
Çünkü ne sağ, nede soldaki kesim AKP'nin Eskişehir'de de iktidarı almasını istemiyordu.
İşte bu yüzden herkes güvendiği ve her kesimin temsilcisi olacağına inandığı Büyükerşen'ın listesinde buluştu.
Ve o liste hayli başarılı oldu, hem de AKP'yi büyük oranda geride bırakarak...

O yüzden;
AKP'nin seçimle iktidarı elinden bırakabilmesinin tek yolu da, işte böylesine bir ittifaktan geçiyor.
Hem sağ, hem de soldaki örgütlerin tek bir amblem altında seçimlere girmesi ile ancak bu mümkün olacak gibi.
Bunun dışında olabilecek her türlü girişim, AKP'nin önüne geçmek için yeterli olmayacağa benziyor.
Bugün bile seçim olduğunda, AKP'nin yine tek başına iktidar olacağı gerçeğini tüm anketler ortaya koyuyor.
Bu nedenle de Ataç'ın bahsettiği ittifakın gerçekleştirilmesinden başka çare kalmıyor.
Gel gelelim ki; böylesine bir modelde ancak Ataç'ın gönlünden geçtiği ile kalacağını da çok iyi biliyoruz.
Çünkü ülke genelinde böyle bir birleşmenin çatısı bile oluşturulmadığı, o çatıya lider olabilecek bir kişinin de çıkmadığı gerçeğini çok iyi görüyor ve yaşıyoruz.
O yüzden;
Ahmet Ataç'ın söyledikleri, evet çok önemli ve hayli dikkat çekici!
Ama; sadece temenni noktasına kalıyor.
Çünkü böyle bir koalisyonun kurulması için Türkiye, son 10 yılda ne bir lider bulabildi nede o liderin başında bulunacağı örgütü kurabildi...
Ne de Ataç'ın bahsettiği ve gönlünden geçen o iyi niyet ortaya konabildi...
Bu nedenle koalisyonda hayal, AKP'nin iktidarı bırakması da...
AKP'ye karşı hem sağdaki hem de soldaki partiler için bu nedenle yapılacak çokta bir şey yok...
Siyasi çalışmalara daha fazla ağırlık vermek ve daha sıkı çalışmak dışında...