İşçiler tazminatla korkutuluyor

Tepebaşı Belediyesi işçi çıkarımlarında sayı 150’ye ulaştı.

Konu Tepebaşı Belediye Meclisi’nde AK Partili Meclis Üyesi Mehmet Şimşek tarafından gündeme getirildi.

İşçi çıkarımlarında “down semdromlu bireyler, engelli vatandaşlar ve kadınlar mı” listenin başını oluşturuyor denildi.

Başkan Ahmet Ataç, soruyu yanıtlamaktan kaçındı.

İşçi çıkarımlarını kabul etti: “Belediyenin geleceği için işçi çıkarıyoruz” dedi.

İşçiler sadece işten çıkarılmıyor aslında.

Yasal hakları olan “grev” hakları da engelleniyor.

İşçiler örgütlenerek greve çıkmak, belediye önünde basın açıklaması yaparak tepkilerini dile getirmek istiyor ancak örgütlenmekten endişe ediyor.

Greve çıkmalarına izin verilmiyor.

Neden mi?

Tazminat korkusuyla.

Bir uzlaştırıcı avukat tutulmuş.

Avukat işçiye gözdağı veriyor, “eğer şartları güzelce kabul etmezsen tazminatınız yanar” diyerek aba altından sopa gösteriliyor.

Bir yıllık işçiye uygulanan bu elbette ancak 12 yıllık işçiler çıkarılıyorsa, istifaya zorlanıyor.

Neden?

Yüklü tazminat verilmek istenmiyor.

“Gel karşılıklı anlaşır gibi yapalım kardeşim, sesini fazla çıkarma, al şu üç kuruşu, yoluna bak” denilerek işçilerin gururu da yerle bir ediliyor.

Genel İş Sendikası Tepebaşı Belediyesi’nde yetkili sendika.

Sendika başkanı da belediye işçisi olduğu için ağzını açamıyor doğal olarak.

Peki, Genel İş Sendikası’nın avukatlığını kim yapıyor?

İsmi uzakta aramayın.

Ben yanıt vereyim.

CHP İl Başkanı Talat Yalaz.

İşçiler birer birer kapı önüne konuluyor, işçiler ağlayarak belediye koridorlarını terk ediyor, işçiler mobinggle, baskıyla imzaya zorlanıyor.

Yalaz’dan ses çıkmıyor?

Sahi Talat Bey bir şey soracağım!

Göreve geldiğiniz zaman herkesin il başkanı olacağım demiştiniz!

Yoksa şimdi Tepebaşı Belediyesi’nin il başkanlığını mı yapıyorsunuz da mazlum işçinin hakkını savunmaktan imtina ediyorsunuz?

Ya da ağzınızı açarsınız sizin görevinizde mi tehlikeye düşer?

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi