Önceki akşam, Osmangazi Üniversitesi Rektörü Prof Dr Hasan Gönen'in Basın ile buluştuğu toplantıya gittik.
Rektör ve yardımcıları kapıda karşıladı gazetecileri.
Doğrusu...
Güzel de ağırladı...
Ancak, dikkatimizi çeken bir durum vardı toplantıda.
Masalarda ki suya takıldı gözlerimiz.
Kalabak suyu değildi masaların üzerinde duran.
Belki çoğu kişiye göre, olması da gerekmiyordu...
Bilindiği üzere, Büyükerşen'in en hassas noktasıdır Kalabak suyu.
Kalabak suyu bulunmayan Restaurant'ta yemek yemez.
Kalabak suyu yerine başka bir suyu kullananları da affetmez.
Aleni olarak fırçalayıp, tehdit bile eder.
Bu, serbest piyasa ekonomisinin geçerli olduğu bir dönemde "Zorbalık" olsa da, pek çok kişi hak verir Büyükerşen'e...
Neticede Kalabak suyu, Eskişehir'in hem sahip olduğu bir değer, hem de Eskişehir'in en önemli simgesidir.
İşte, Eskişehir'in değerlerine en fazla sahip çıkması gereken bir kurumun bunu niçin yapmadığı dikkatimizi çekti.
Osmangazi Üniversitesi Rektör ve yönetimi Büyükerşen'i sevmeyebilir.
Büyükerşen'den nefret edecek kendilerine göre haklı nedenleri de olabilir.
Ama tüm bunlar, Eskişehir'in saygın bir kurumunun, Eskişehir'in simgesi olan bir suya sahip çıkmama nedeni olamaz.
Daha doğrusu...
Kalabak suyu, birilerinden intikam alma aracı gibi görünemez.
Şimdi merak ediyoruz...
Rektör Hasan Gönen, aday olduğu 2009 seçimlerinde seçimi kazanıp Büyükşehir belediye Başkanı olsaydı ve bir davet için gittiği Osmangazi Üniversitesi'nde Kalabak suyu yerine, başka marka suları masa üzerinde görseydi ne hissederdi?
Ne diyelim?
Umarız bizim dikkatimizi çeken bu durum, Üniversite yönetiminin dikkatsizliği sonucu oluşmuş bir durumdur...
Yine umarız ki, bu durum biran önce telafi edilir.
Çünkü...
Yukarıda da söylediğimiz gibi Kalabak suyu kimsenin malı değil, Eskişehir'in bir değeridir...