
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Kimine göre istifası alınmış, kimine göre de...
Büyükşehir Belediyesinin en önemli kurumlarından biri olan ESKİ de, Garip Yıldırım üç ay süreyle izne ayrıldı.
Uzun zamandır Büyükerşen ile arasının bozuk olduğu konuşulan Garip Yıldırım'ın üç ay süreyle izne ayrılması da ister istemez "ESKİ de Garip Yıldırım devri bitti" yorumlarına yol açtı.
Söylenenlere bakılırsa böyle bir yorumda bulunulması haksız değil.
Çünkü...
Büyükerşen'in izne çıkmadan önce Garip Yıldırım'dan istifasını aldığı konuşuluyor.
İzin bitiminde de, Garip Yıldırım'dan alınan istifanın işleme konulacağı ifade ediliyor.
Hatta...
-"Büyükerşen istifasını almadan Garip Yıldırım'ın üç ay izne çıkmasına müsaade etmez. Demek ki istifasını almış" deniliyor.
Hatta...
İzine çıkmadan önce istifasını veren Garip Yıldırım'ın daha sonra "Ben nasıl oldu da istifa mektubunu imzaladım" diye kendi kendine hayıflandığı konuşuluyor etrafta.
Her neyse...
Kimine göre de Garip Yıldırım istifa falan etmedi.
Öyle söylenildiği gibi istifa mektubunu verip izne ayrılmadı.
Böyle düşünenler sürekli aynı şeyi ifade ediyor.
-"Tamam Büyükerşen ile arasında mesele var ama, o diğer yıllardan kalan iznini de kullanarak ESKİ'den biraz uzaklaşmak istedi" diyorlar.
Her ne kadar bu böyle söylenilse de, pek inandırıcı olmuyor.
Netice olarak...
Üç ay izne çıkan Garip Yıldırım'ın, istifasını vererek izne ayrıldığı ve kendisi için ESKİ Genel müdürlüğü görevinin de böylece sona erdiğine inanılıyor.
BÜYÜKERŞEN İLE İPLERİ KOPARMASININ ASIL NEDENİ NE?
Olayların bu noktaya gelmesinin ardından, Büyükerşen ile Garip Yıldırım'ın köprüleri atma nedeni sıkça konuşulmaya başlandı.
Bu konuda hemen herkesin bir yorumu var.
Kimileri "Canan Demir ile Garip Yıldırım arasında başlayan kavga işleri bu noktaya getirdi" diyor, Kimileri ise "Garip Yıldırım CHP kongre sürecine müdahil olmayacaktı. Hele hele Büyükerşen'in de desteklediği Belediyeciler grubunun karşısında yer almayacaktı" diye izah ediyor gelinen noktayı.
Bu arada...
Başlanan Gölet inşaatının mahkeme tarafından durdurulmasıyla, Büyükerşen'in Garip Yıldırım'a ihtiyacının kalmadığını söyleyenler de yok değil.
Netice olarak hemen herkes Garip Yıldırım'ın ESKİ Genel müdürlüğü görevinden ayrılmasıyla sonuçlanan süreç ile ilgili bir şeyler söylüyor ama, asıl nedeni çoğu kimse bilmiyor...
YERİNE KİM GELECEK?
ESKİ Genel müdürü Garip yıldırım'ın üç ay izne ayrılması ve sonrasında da muhtemelen görevinden ayrılacak olması üzerine, yeni ESKİ Genel Müdürünün kim olacağı da anında konuşulmaya başlandı.
Öncelikle...
Garip Yıldırım'ın kanunen izinli olduğu üç aylık süre içinde ESKİ Genel müdürlüğü görevine aynı zamanda Genel Sekreterlik görevini yürüten Mustafa Mansız vekalet edecek.
Bu da gösteriyor ki, yeni Genel müdür kurum içinden olmayacak.
Çünkü...
Eğer böyle bir düşünce olsaydı, vekalet kurum içinden birine verilirdi.
Öte yandan...
Daha önce de ismi ESKİ Genel müdürlüğü için geçen Nihat Çuhadar'ın ismi yeni Genel müdür olabilecek isimler arasında konuşulmaya başlanılmış.
Sonuç olarak...
Genel müdürün üç aylık izne çıkmasıyla ESKİ ile ilgili ilginç bir süreç başladı.
Bu süreç şüphesiz, önümüzde ki günlerde daha da ilginç konuları gündeme getirecektir...
........
Gidilmedik hiçbir yer, çalınmadık hiçbir kapı kalmayacak
Cumhuriyet Halk Partisi'nin Tepebaşı danışma kurulu yapıldı önceki gün.
Toplantının basına kapalı bölümünde konuşmuş Büyükşehir belediye başkanı Yılmaz Büyükerşen.
Önce, yeni büyükşehir yayasını anlatmış uzun uzadıya.
Ardından da...
Önümüzde ki seçimlerde, sınırların genişleyeceğini ve bu sınırlar içinde kalanların da Büyükşehir için oy kullanacağını söylemiş.
Tüm bunların ardından da adeta ültimatom vermiş parti teşkilatlarına.
-"Bundan böyle ilçe ve beldelere daha çok gidilecek. Oradaki insanlarla tek tek temas kurulacak. Eğer seçimden mutlak zaferle çıkmak istiyorsak, gidilmedik hiçbir yer, çalınmadık hiçbir kapı bırakılmayacak" demiş.
Büyükerşen'in seçime yönelik bu konuşması, adaylığı konusunda kafalarda az da olsa var olan şüpheleri tamamen ortadan kaldırmış...
......
Bir dönem gelelim zaten herkes görecek...
AKP nin Tepebaşı ilçe Başkanı Vahap Ata ile konuşuyoruz Es TV'de ki programda.
Önümüzde mahalli seçimlerin olduğunu hatırlatıyoruz önce.
Ardından da...
-"Partiniz iki dönemdir Büyükşehir Belediyesini alamıyor. Geçtiğimiz seçimde Tepebaşı Belediyesini de kaybetti. Peki bu seçimde ne olacak?" diyoruz.
Üç belediyeyi de alacaklarını söylüyor önce.
Ardından da...
-"Büyükşehir ve Tepebaşı iyi yönetilmiyor. Halbuki bizim kadrolarımız ve anlayışımız doğrultusunda ki Belediyelerin çalışmaları ortada. Vatandaşımız bu Belediyelerin çalışmalarını gördü. Bundan sonra bir de bizim Belediyelerimizi görsünler istiyoruz. Bu yüzden de bu seçimde bize oy vermelerini bekliyoruz" diyor.
-"Peki Belediyeleri siz alınca ne olacak?" diye sorduğumuzda ise Vahap Ata;
-"Zaten Büyükşehir Belediyesi ve diğer Belediyeleri bir defa olsun yönetsek, bir daha vatandaş arada ki farkı bariz bir biçimde görecek ve her seçim oyları tabi olarak bize verecek" diyerek tamamlıyor sözlerini.
......
Biraz da gülmek lazım
Bir gün şeytan büyük bahçeli koskoca bir malikaneye girmiş. Merdivenleri çıkmış. Bir kuzu görmüş. Kuzunun boynunda bir ip varmış. Şeytan ipi çıkarmadan sadece biraz gevşetmiş. Kuzu malikenenin önünde bulunan aynayı görmüş. Şaşırınca bir hamle yapıp aynayı kırmış. Çıkan gürültüye evin hizmetçisi gelmiş. Sen naaptın? ben şimdi burayı nasıl temizliycem. Evin beyi bunu duyunca kesin beni kovar demiş ve kuzuya bir tekme atmış. Kuzu merdivenlerden düşünce ip yetmemiş ve kuzunun boynunu kesip onu öldürmüş. Bu sırada evin uşağı gelmiş. Neler olduğunu sormuş. Kadın anlatınca bunu nasıl yaparsın. Bey şimdi ikimizi de kovucak. O kuzu onun için çok değerliydi demiş. Ve hafifçe kadını itmiş. Kadın dengesini kaybetmiş ve merdivenlerden düşüp boynunu kırmış. Sesi duyunca evin hanımı gelmiş. Olanları öğrenince sinirlenmiş. Tam uşağı dövmek için uşağa yaklaşırken uşak lütfen beni bağışlayın ve beni kovmayın diyerek diz çökmüş. Uşağın üstüne hızla gelen kadın ise ona çarpıp merdivenlerden yuvarlanmış ve ölmüş. Evin beyi gelip de olanları dinleyince belinden silah çekip uşağı vurmuş. Sonra kendi kendine eyvah ben ne yaptım? bir kuzu, aynanın kırılması ve sevmediğim karım için elimi kana bulamaya, katil olmaya değermiydi? demiş ve silahı çekip bir kurşunda kendine sıkmış. Bütün bu olanları bir kenardan izleyen şeytansa sırıtarak "Ben hiç bişey yapmadım ki. Sadece acıyarak kuzunun boynundaki ipi gevşettim, o kadar..." demiş...