Kamuda çalışan işçilerden sonra memurların da maaşlarına yapılacak zam oranı belli oldu.
Yapılana ‘’maaş zammı’’ demek olanaksız…
Ekonomik koşullar altında bunalan memurlara 1 aylık bile olsun nefes aldırmaz.
Memur maaşlarına yapılan zam gerçekten komik…
Peki sürpriz mi?
Kesinlikle değil…
Kamuda çalışan işçilerin başına gelen ortada…
Onlar adına görüşmelere katılan Türk-İş ve Hak-İş yöneticileri, uzun süre attılar tuttular.
‘’Dostlar alışverişte görsün’’ türünden eylem falan da yaptılar.
İş grev aşamasına gelince de önlerine sunulan teklife imzayı attılar.
Yakın geçmişte yaşanan böylesi bir olay varken memurlara farklı bir tavır sergilenmesini beklemek ‘’hayalden öte bir şey’’ olurdu.
Gerçekleşmedi de…
Kamu işçileri ile ilgili sözleşme görüşmelerinde olduğu gibi memurlarla ilgili görüşmelerde de aynı tiyatro oyunu sahnelendi.
Memurlar adına görüşmelere katılan 2 konfederasyon var.
Birisi Memur-Sen, diğeri de Kamu-Sen…
Onların yöneticileri de önce oldukça iddialı sözler söylediler.
Yürüyüş falan da düzenlediler.
İşçileri temsil eden sendikalardan farklı olarak sözleşmeye imza atmadılar.
Sözleşme Yüksek Hakem Kurulu’na taşındı.
Oradan çıkacak sonuç baştan belli…
Memur-Sen ve Kamu-Sen temsilcileri katılmasa toplantı yapılamayacaktı.
Doğal olarak karar da alınamayacaktı.
Ne var ki toplantıda ne olacağını bildikleri halde katıldılar.
Kararı imzalamadılar.
Ancak karara imza atmamaları bir anlam taşımaz…
Toplantıya katılarak alınan o kararda sorumluluk sahibi oldular.
Memurların içinde bulundukları sıkıntılarda payları büyük.
Memur-Sen İl Temsilcisi İbrahim Akar gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Masaya getirdikleri talepleri sıralıyor.
Hiç birisinin kabul edilmediğini de söylüyor.
‘’…Maalesef bu toplu sözleşme sürecinde ne Kamu İşveren Heyeti tarafından ne de Hakem Heyeti tarafından bu sorunların hiçbirisi ortadan kaldırılmış değil. Ve en sonunda dün nihayet, kararı vermeden önce de Memur-Sen olarak Hakem Heyeti’nden, masadan kalktık. Dedik ki: Biz bu kararın hiçbir şekilde onaylayanı, onaycısı değiliz.’’
‘’Kararın onaylayıcısı değiliz dedik’’ diyor.
İyi de biz de dedik ki, Memur-Sen yöneticilerinin karara imza atmamasının bir anlamı yok. O toplantıya katılarak alınacak karara zemin hazırlandı.
Onun için ne söyleseler boşuna…
Sorumluluktan kurtulamazlar.
Memur-Sen temsilcisi İbrahim Akar’ın değerlendirmeleri sonunda söyledikleri var ki, şaşırmamak elde değil…
‘’Süreçle ilgili hiçbir müdahalede bulunmadı’’ diye CHP’yi suçluyor.
Bir de çağrıda bulunuyor.
‘’…Madem toplu sözleşme sürecinde hiçbir şey yapmadınız, bu noktada destek olmadınız, o zaman Meclis açıldığında orada siz de üzerinize düşeni artık yapın.’’
Şaşırmamak elde değil…
Hani ‘’şaka gibi bir şey’’ denir ya, aynen öyle…
Yahu memur ve emeklilerin maaşlarına komik zammı yapan belli…
Muhalefet partileri ve CHP değil AK Parti iktidarı yaptı.
Memurları temsil eden bir sendikanın temsilcisi olarak komik zammı yapanlara tek laf söyleme sonra da en küçük müdahale olanağı olmayan muhalefet partilerini suçla…
Olacak şey değil…
Buna ne denir bilemeyiz ama kesinlikle sendikacılık denilemez…
Bu anlayış memurları temsil ettiği sürece de memurların halinde en küçük bir değişiklik olmaz…
