
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
KÜLLİYE YANLIŞINDAN DÖNÜLSÜN!
"Bu konu yargıya intikal etti. Yargıya diyeceğiz ki belediyenin başka alternatifleri de var. Burayı ne kadar etik kullandıkları da tartışılır.
Bunlar da açık herkesin gözü önünde cereyan eden şeyler.
Ama bizim buraya ihtiyacımız var.
Verilir verilmez, yargı neye karar verir onu bilemem"
***
Bu sözler Sayın Vali Güngör Azim Tuna'ya ait.
Dün basın toplantısında külliyenin mühürlenmesine dair sarf ettiği sözler.
Yani kendisi de kabul ediyor ki, şu an yargıda olan bir konu var.
Ve yargıda davası süren bir konu hakkında tasarrufta bulunuluyor.
Yargı kesin hükmünü vermeden "Belediye ile sözleşme sona erdi külliye kapatıldı" diyor...
***
Başkan Kazım Kurt'u haklı çıkaran sözler bunlar.
Yani ortada bir hukuksuzluk var.
Yargıya gitmiş bir konu hakkında biz gazeteciler yorum dahi yapamazken, bir kurul yargı aşamasına rağmen külliyeyi kapatma hüneri gösteriyor.
Ortaya ise Odunpazarı Belediyesi'nin haklı olarak eylemi çıkıyor.
***
Nereden bakarsanız bakın, yapılan direniş sonuna kadar haklı bir direniştir.
Külliyeyi kapatan kurum ne kadar da belediyeye "sözleşmeniz doldu, çıkın" uyarısı yapsa da yargıda bulunan bir konu hakkında adım atılamaz.
Ve bu adım "Külliye valiliğe lazım" sözleriyle de haklı zemine çekilemez.
***
Odunpazarı Belediyesi hukuksal hakkını kullanarak bir direniş başlattı.
Görünen o ki, vatandaşta haklının yanında yer alarak bu direnişe destek verdi.
7'den 70'ye vatandaş, Eskişehirspor taraftarı, sivil toplum örgütleri, belediyeler ve herkes külliyenin önünde bir araya geldi.
Böylesine geniş katılımlı bir direnişe de "İncir çekirdeğini doldurmayacak bir tepki" demekte bir o kadar yanlış.
Acaba Sayın Vali için incir çekirdeğini dolduracak kadar büyüklükte bir konu nasıl olabilir acaba?
***
Son günlerde yaptığı çıkışlarla, söylediği sözlerle, siyasi mecraya giren beyanatlarıyla ve Eskişehirspor ile ilgili attığı adımlarla dikkat çeken Vali Tuna, son olarak külliyenin mühürlenmesi ile ilgili yaptığı açıklamalarıyla da hepimizi şaşırttı doğrusu.
Bir vakfı ilgilendiren meselede "Bu bina bize lazım" talebi bu konuyla ne kadara alakalı acaba?
Bunu da sormak gerekli!
Ayrıca;
Vali Tuna, faaliyet yapacak yer bulamamakla ilgili şikâyet etme hakkına nasıl sahip olabilir?
Türk Dünyası Ajansı aracılığı ile Milyonlarca lira harcanırken, birkaç faaliyeti yapacak bir salon oluşturamamakta ayrıca bir soru konusu değil midir?
***
Lafı uzatmaya niyetimiz yok...
Ortada bize göre hukuksuzca yapılmış bir uygulama var.
Dahası, bırakın incir çekirdeğini, koskoca bir kenti bütünüyle dolduran çok önemli bir sorun var.
Bu da tarihi binanın kapısına kilit vurabilmekten geçiyor.
Şehrin hafızasını oluşturan bir yapıya üstelik yargı yolunda olan bir davaya rağmen kapısına kilit vurmak hiçte kabul edilecek bir durum değil.
O nedenle yapılan yanlış bir an önce telafi edilsin.
Ve bu yapılırken de bahanelere sığınılmasın...
Yanlıştan bir an önce vazgeçilsin ve külliye gerçek sahibi olan Eskişehirlilere bütünüyle tekrar geri verilsin...