Kur’an, aklını kullanana hitap eder-2

Konuya kaldığım yerden devam ediyorum.

Çünkü Kur’an, anlaşılıp düşünülsün diye indirilmiş olduğuna vurgulamaktadır.

Zuhruf-3. İnsanlar anlasınlar, akıllarını kullanıp düşünsünler diye, bu kitabı apaçık ve kolay /arabiyyen bir Kur' an olarak hazırladık.

Nahl-44. Biz, seçtiğimiz elçilere, uyarıcı sahifeler ve kitaplar /zuburlar gönderdik. İnsanlara anlatman ve iyice anlayıp üzerinde düşünmeleri için, Sana da bu Kur'an'ı /zikri indirdik.

Zaten bunun gerçekleşmesi için de Kur’an’ın ayrıca kolay ve açık özellikte de indirildiği açıklanmıştır.

Kamer-17. Gerçek şu ki, Biz, Kur'an'ı bir Zikir olarak insanlar anlayıp düşünsünler ve öğüt alsınlar diye kolaylaştırdık, o halde Onu anlayıp, düşünüp benimseyecek yok mu?

Yunus-5…Allah, niyetlenmiş olanlar bilgi sahibi olsunlar, anlayıp üzerlerinde düşünsünler ve benimsesinler diye ayetlerini bu şekilde kolay ve ayrıntılı olarak açıklamaktadır.

Bu nedenle de Fatır-22, En'am-36, Rum-52 ve Yasin-70. ayetlerde, Kur’an’ın, anlamayacak durumdaki aklı yetersiz olana, bilinci bulanmışa, dilini bilmeyene ve ölülere okunmaması gerektiğine değinilmiştir.

Fatır-22. İşte bu farklılıklar gibi diriler ile ölüler de aynı değildir. Allah, ancak işitmek isteye­ni işittirir. YaMuhammed! Sen de mezarlardaki ölüler gibi, işitme­k istemeyenlere, işittiremezsin.

Yasin-70. Ki Kur'an’ı, diri olanları /anlayacak akıl ve bilinçte olanları /yani hayy olanları uyarsın ve Allah’ı tek ilah kabul etmeyip şirk koşan ve bildirilen gerçekleri inkâr ederek küfre sapmış olanlar için söylediğimiz azap tehdidini de, açık olarak anlatsın diye indirdik.

Görüldüğü gibi Kur’an, sadece aklı olana değil, özellikle aklını kullanana hitap eden bir kitaptır. Bu nedenle de görülen veya işitileni anlayıp düşünmediği için aklını işletmeyenin, olumsuzluklara muhatap olacağını vurgulamak ve bu duruma dikkat çekilsin diye “pislik yağdırılır” tanımlaması yapılır.

Yunus-99. Ya Muhammed! Eğer Rabbin isteseydi, yeryüzünde yaşayan insanların tümü inanırdı. Dolayısıyla insanları, iman etsinler diye ikrah edecek şekilde sakın zorlama. 100. Ve şu da bir gerçek ki hiçbir kimse, kendisi istemedik­ten sonra Allah, o kimseye inanma izni vermez ve yine bilin ki ­Allah, akıllarını kullanmayanların üzerine pislik /mutsuzluk yağdırır ve sürekli sıkıntı ve felaketlerden de kurtulamazlar.

Aklını kullanmaya bu kadar önem vermekte olan Kur'an, Kamer-17, Yunus-5. ayetlerle bütün insanlar anlasın diye açık ve kolaylaştırılmış olarak bütün insanların ortalama kapasitelerine göre indirilmiş ve dolayısıyla da Müddessir-6-7. ayetlerde belirtildiği gibi başta Hz. Muhammed olmak üzere hiç kimse için bir meslek kitabı olmadığına dikkat çekilmiştir.

Kamer-17. Gerçek şu ki, Biz, Kur'an'ı bir Zikir olarak insanlar anlayıp düşünsünler ve öğüt alsınlar diye kolaylaştırdık, o halde Onu anlayıp, düşünüp benimseyecek yok mu?

Yunus-5…Allah, niyetlenmiş olanlar bilgi sahibi olsunlar, anlayıp üzerlerinde düşünsünler ve benimsesinler diye ayetlerini bu şekilde kolay ve ayrıntılı olarak açıklamaktadır.

Müddessir-6. Bu arada yapacağın hizmetleri sakın kendine kazanç aracı kılma /meslek olarak yapma, 7. Ve yalnız Rabbin adına çaba göster, sabırlı /tahammüllü de ol.

Bir toplum, ne kadar geri olursa olsun içinde mutlaka aklını kullanan olur. Bu nedenle de Kur’an’ın her iman eden topluma, anlayacakları ana dilleri ile sunulması şarttır ki, Kur’an’dan uzaklaşmış duruma düşmesinler.

Fussilet-44.Eğer Biz Kur'an'ı anlayamayacağınız ana dilinizden başka bir dilde ve zor anlaşılır bir şekilde indirseydik, şirk koşan ve riyakâr olanlar diyeceklerdi ki "Onun ayetleri anlayacağımız bir dilde, kolayca anlaşılır açık /arabiyyen bir şekilde olmalı değil miydi? İnsana hiç anlayamayacağı ve yabancısı olduğu dilde bir kitap olur mu?". Ya Muhammed! İster ana dilde veya başka herhangi bir dilde olsun, "O Kur'an, içten iman etmiş olanlar için, anlayıp düşündüklerinde doğruya erdirici bir reh­ber ve doğruya /hidayete ulaştırıcı bir şifadır. İman etmemiş olanlara gelince, ana dilleri ile ve açık, kolay olarak işitip anladıkları halde onların kulaklarında bir ağırlık varmış gibi anlamazlar ve ana dilleri ile olmasına rağmen, sanki uzak bir yerden bağırılıyor da, ne söylendiğini anlamıyorlarmış gibidirler.

Böylece anlaşılır bir dille okunan Kur’an’ı, aklımızı kullanmak demek olan öğrendiklerimizi düşünerek de içtenlikle de benimsersek şu özellikleri kazanırız:

  • Allah ile yapılan 7 maddelik anlaşmaya sadık kalınacağını anlar, öğrenir ve önemseriz
  • Allah’ı her an anmayı ihmal etmeyiz
  • Her işimizde Allah’ın rızasını, diğer bir ifade ile sevgisini gözetmeyi biliriz
  • Din denilen ve benim 440 sayıda (226’sı yasaklar / haramlar) belirlemiş olduğum Kur’an’daki muhkem /değişmez ana kuralları öğrenip uygulama çabasında olur, böylece irademizi güçlendiririz. Bu kuralları, “Kura’an ve Son İslam” isimli kitabımda, bulundukları ayetlere göre bir arad toplamış bulunmaktayım.
  • Güçlenmiş irademiz sayesinde olumlu nefslerimizde ifrat veya tefritten kaçınılmasını, olumsuz olanları ise tamamen öldürmeyi hedefleriz.

Enbiya-19. Göklerde ve yerde kim varsa Allah'a aittir. Allah'ın doğru yolunda olanlar, O'na ibad etmekten /kulluk etmekten kaçınmaz ve kibirlenmezler ve herhangi bir sıkıntı da duymazlar. 20. Ve onlar, gece ve gündüz hiç usanıp yorulmadan Allah'ı devamlı yücelterek anarlar /tespih ederler.

Hakka-52. Ya Muhammed! Sen bu gerçeklere sadık kal ve ulu Rabbinin ismini daima an /tespih et.

Al-i İmran-191. Çünkü Evreni araştıran bu insanlar, ayaktayken /kıyam halindeyken, otururken veya yanları üzerine uzanmışken, sürekli olarak göklerin ve yeryüzünün yaratılışı, özellikleri ve iç yapıları hakkında düşünür ve araştırıcı bir gözle yaklaşarak Allah'ı anarlar ve "Ey Rabbimiz! İnanıyoruz ki Sen bunları boşuna yaratmadın, Sen yücesin, Senin ve kurmuş olduğun düzen hakkında bizi yanlış yapmaktan ve ateş azabına düşmekten koru” der ve dua ederler.

Anladığını düşünen, dolayısıyla da Aklını kullanan kişi, din konusunda kendi doğrusunu araştırır ve kimden duyarsa duysun, duyduğunun doğrulanmasında, şüphe götürmez tek filtre olarak Kur’an’ı kullanır.

NOT: NÖVAK Vakfımızın kitaplarının gelirleri ile Eskişehir Tıp Öğrencilerine burs veriyoruz. Özel günlerinizde kitaplardan alır veya hediye ederseniz bize destek olur ve öğrenci sayımız artar: "DİN VE BEYİN", "SON DAVET KUR'AN Tercümesi", "KUR’AN KADINI KORUYOR", "OKU! Konularına göre Kur'an ayetleri", "KUR'AN'IN KULU KÖLESİ MEVLȂNA", “TEVRAT VE İNCİL’DE ÖNCEKİ İSLAM”, “KUR’AN VE SON İSLAM”, “ALLAH İLE ANLAŞMAMIZ VAR”, “ALLAH’TAN ALACAKLI OL”, “ÖZDE VE SÖZDE DİNDAR”, “ALLAH KİMİ SEVER, KİMİ SEVMEZ” VE “HADİS VE SÜNNET GERÇEĞİ”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gazi Özdemir Arşivi