Kaybedilecek her puanın, büyük bedellerin sebebi olacağı bir maçtı. Eskişehirspor dün gece ligde hedefsiz bir takım haline geldi...

İlk yarıda aslında Eskişehirspor'un alışılmış baskılı oyunu yoktu. Ama Erkan Zengin'in bireysel becerisiyle yarattığı pozisyonda gelen gol; herkeste maçın kolay geçeceği düşüncesini yarattı.
Golle birlikte daha da güven kazanan Kırmızı Şimşekler 5 dakika dalgalanma yaşayan Elazığ savunmasının basit pozisyon hatalarından bulduğu iki net pozisyonu Kamara ile hiç etti. Bu dakikadan sonra atamayana atarlar kuralı devreye girince Elazığ yarım pozisyonda çok şık bir gol buldu. Aslında bu dakikadan sonra Eskişehirspor savunmasında yaşanan boşluklar ikinci yarının zor geçeceğinin anonsuydu. Ama Ersun Yanal yine göremedi.

Eskişehirspor orta alanın yaptırım gücü dün gece sıradandı. Alper ve Tello etkisiz.
Kanat bindirmelerinin getirisi yok. İki bekte atağa fazla katılamayınca hücum etkinliği azaldı.
Dün baktım ki savunma çok naif.
Forvette kuru gürültünün pabuçları. Necati istekli, ama attığı golün dışında rakip savunmayı rahatsız eden hiçbir eylemde yok.
Orta alan inanmadıkları bir davanın koşuşturması içinde.
Üstelik "topsuz oyun" gerçeğinden sınıfta kalmış.

İkinci yarıda rakip alanda çoğalmayı düşünen Eskişehirli futbolcular vardı ama bir kontrolsüzlük hakim.
Üstelik topla oynamak gibi bir tutkuları var. Elazığ 65'ten sonra düşüş yaşayan Eskişehirspor karşısında önce oyunun kontrolünü eline aldı ardından golü de buldu. Ersun Yanal'ın hamle yapması için herhalde bu gerekiyordu diye düşündüm.
Ardından bir baktık ki Nuhiu hamlesi geldi. Veysel'in yerine Tarık girdi. Bitime 2 dakika kala ise oyuna alınan Özgür Çek. Koskocaman Şaka gibi...
Kale önüne yaşanan kargaşanın ardından kazanılan ucuz penaltıyla alınan 1 puan. Ne oldu Eskişehirspor büyük hayallerin küçük tesellileriyle avunmaya devam etti.

Aslında böyle gecelerde ortaya çıkacak olan teknik adam ruhu ve bilgeliğidir.
Ersun Yanal'ın sezon başından beri kaç maçta başrol oynadığını biri göstersin bana...
Karşınızda kapanan takımlar varken taktik yaratıcılığa soyunmak büyük hocalığı gerektirir.
Her zaman söylüyorum, bu takımı şampiyon yapsa bile, Ersun Yanal, büyük hedeflerin adamı değil.
Dünkü eğitmenliği de yetersizdi, hamleleri de.
O yüzden Eskişehirspor'un dün geceden itibaren ligden yokluğu, Ersun Yanal'ın varlığına armağan olsun.

Son olarak;
Yılda dünyaları alacaksın.
Gol attığında nasıl el üstünde tutuluyorsan kaçırdığında eleştirileceksin.
Seni başının üzerinde taşıyan taraftar, yaptığın yanlışları yüzüne vurduğunda bunları ağır bir yük sayacaksın!
Ve Cv'ne yakışmayacak hareketlerde bulunacaksın.
Kusura bakma ama Kamara;
Sen Kimsin?