Valla ne yalan söyleyelim, Razı Hoca'yı arar olduk.
Hani son zamanlarda artık iyice 'tükaka' yaptığımız O Hoca'yı...
Şimdilerde görüyoruz da, meğerse nede güzel idare ediyormuş takım içindeki krizleri.
Üç yıl boyunca tek bir 'maddi sorun var' lafı çıkmamıştı takım içinden.
***
Evet, teknik taktik anlamda eksikliklerini hepimizi görebiliyor, fark edebiliyorduk.
Ancak Eskişehirspor'da hocalık yapmak daha farklı bir şeymiş.
İşin sadece antrenmanı, kampı, maçı vs yokmuş.
Daha çok şeyler varmış çok!
***
Dedik ya Rıza Hoca sahiden iyi yönetmiş her şeyi, herkesi, herkesimi...
Tüm bunları başarırken birde yanında Alper gibi, Veysel gibi değerleri de bu takıma hediye etmiş.
Geleceğini hazırlamış Eskişehirspor'un.
Şimdi Rıza Hoca yok ama O'nun eserleri sayesinde takımın kasasına girecek yüklü miktarlarda paralar var.
***
Bizde işler hep böyledir.
"Kör ölünce badem gözlü olur"
Rıza hoca gitmeli diye bizde destek çıktık.
Ancak şu günlerde O'nun kulaklarını hayli çınlatıyoruz.
Bir hocadan ziyade, iyi bir idareci olma özelliğini arıyoruz;
Hem de Kadıköy'de, İnönü'de, vs üç forvetli çıkıp cesurca yenildiği günleri...
Şikesiz, gürültüsüz, sorunsuz yüreklice yenilgileri...
***
Şimdi önümüzde Ankaragücü maçı var.
Artık tamamen ligi bırakmış bir ekip geliyor.
Ancak yine de maçla ilgili kuşkularımız var.
Acaba bu kez hangi farklı on bir ile çıkılacak, takım içindeki hangi sıkıntılar sahaya yansıyacak, sorunlar maç skoruna kadar etki edecek mi? vs gibi...
Gel de şimdi anma Rıza Hoca'yı!