
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Sahada hep bizimkiler var, demek ki haklı çıkmışız...
Öyle "İlla ki Eskişehirli olsun" takıntımız yoktur.
Nereli olursa olsun, Eskişehir'de yaşıyor ve doyuyorsa Eskişehirli kabul ederiz kendisini.
Nüfus cüzdanında "Eskişehir" yazmasını avantaj olarak görenleri de pek onaylamayız.
Çünkü...
Nüfus cüzdanında Eskişehir yazmamasına rağmen bu şehri "Eskişehir" yazanlardan daha çok düşündüğüne, onlardan daha çok bu şehri benimseyip, özümsediğine şahit olmuşuzdur.
İşte bu yüzden 12 Haziran seçimleri öncesinde çok yazı yazdık.
Özellikle, Milletvekili adaylarının belirlenmesi öncesinde;
-"Umarız partiler, oluşturacakları aday listelerinde Eskişehir'de yaşayan, bu şehirde kazanan ve bu şehirde siyaset yapmış insanlara yer verirler" dedik.
Çünkü;
Doğum yeri neresi olursa olsun, Eskişehir'de yaşayan ve siyaset yapan insanların, milletvekili seçilmeleri halinde Eskişehir'den kopamayacaklarını, Eskişehir meselelerine daha çok hakim olacaklarını ve sürekli vatandaşın içinde bulunacaklarını çok iyi biliyorduk.
Zira...
Doğum yeri neresi olursa olsun, bu şehrin milletvekilliğine talip olan insanların artık, "Eskişehirli" olup olmadığının da artık sorgulanmayacağı düşüncesi taşıyorduk.
Neticede aday listeleri belirlendi.
Ardından seçimler de yapıldı.
Ve, 3 partiye mensup 6 tane Milletvekilimiz oldu.
Seçimlerin yapıldığı günden bu yana 7 aylık bir süre geçti.
Bu süre içinde baktık ki, 6 milletvekilinden 3'ü sürekli aramızda.
Yani, Eskişehir'in cadde ve sokaklarında.
AKP'li Salih Koca ve Ülker Can ile, CHP'li Kazım Kurt'tan bahsediyoruz.
Her üçü de, bizim seçim öncesi "Umarız partiler listelerinde Eskişehir'de yaşayıp, siyaset yapan isimlere yer verir" temennisine uygun insanlardı.
Bu şehirde yaşıyor, bu şehirde para kazanıyor ve bu şehirde siyaset yapıyorlardı.
Haliyle...
Milletvekili olmaları, hiçbir algılarını değiştirmedi.
Seçim öncesi nasıl davranıyorlarsa, bugün de aynı davranışlar içindeler.
Hala kapı kapı geziyorlar, hala dert dinliyorlar.
Zannedersiniz ki; Salih Koca hala il Başkanı, Ülker Can hala Kadın kolları başkanı, Kazım Kurt da Kent konseyi Başkanıymış gibi.
Peki, onlar kadar sıklıkla göremediğimiz milletvekillerimize bir bakalım;
Süheyl Batum ve Nabi Avcı İstanbul'u isteyip, Eskişehir'e gönderilen isimler.
Ruhsar Demirel ise, Ankara'ya niyetlenip, kendini Eskişehir'de bulan bir isim.
Ne Eskişehir'de yaşıyorlardı, ne de Eskişehir'de kazanıp siyaset yapıyorlardı.
Dolayısıyla...
Ne bir iddiaları vardı Eskişehir'le ilgili, ne de kaygıları.
Sadece görev aldılar...
Buna rağmen, Eskişehir adına aldıkları görevi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorlar.
Netice olarak...
12 Haziran seçimleri öncesinde ki düşüncelerimizde haklı çıktığımızı zannediyoruz.
Zira...
Sahada hep bizimkiler var...
Sahada sık göremediklerimiz ise, tepeden tanzimle görev alanlar...