Ramazan ayı bitti. Bayramı da geride kaldı.

Seçim takvimi hızla ilerliyor.

Kalan süre 20 günün altına inmiş durumda…

Buna karşın kentte ‘’seçim havası’’ diye bir şey yok.

Genel kamuoyunda ‘’seçime ilgi’’ söz konusu değil…

Genel kamuoyu şöyle dursun partilerin kendi bünyelerinde de dikkat çekici bir ilgi görülmüyor.

AK Parti’nin ilk sırasında bir bakan var.

Şu an o da aday konumunda. Ancak bakanlık olanaklarını kullanmayı bırakmış değil…

Önünde eskortlar, arkasında görevlilerin araçlarıyla dolaşıyor.

Geçtikleri güzergahlarda trafik sıkışıklığı yaşanıyor.

Anca o zaman dikkat çekiyor.

Onlar da olmasa varlığından kimsenin haberi olmayacak.

Yalnız konvoy ve oluşan trafik sıkışıklığı ile dikkat çekilmesine çekiliyor da ‘’iyi oluyor’’ demek olanaksız…

Kulakları çınlatılıyor.

Söylenenler de pek iyi şeyler değil…

AK Parti’de başkaca dikkat çekici bir çalışma falan yok.

CHP’de de durum çok farklı değil…

Milletvekili adayları ziyaretlerde bulunuyorlar.

Fotoğraflara yansıyan görüntüleri oldukça dikkat çekici…

Yüzlerine mutsuzluk ve umutsuzluk hakim gibi… Hani ‘’suratından düşen bin parça’’ denir ya, tam da öyleler.

Neden o haldeler ki?

Anlamak çok zor.

Onlar bu haldeyken partililer ne halde olabilir ki?

Çok farklı değiller.

Pazar günü Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun iletişi bürosunun açılışı yapıldı.

Açılışa Millet İttifakı’nı oluşturan partilerin temsilcileri de katıldı.

Katılım için ‘’yüksek’’ demek olanaksız…

Aynı büroda daha önceki seçimlerde de açılışlar yapıldı.

Son açılışa katılım, eski seçimlerdeki katılımın yanında çok düşük kaldı.

Seçime 20 günden daha az bir süre kala oluşan bu tablo pek de iç açıcı değil…

Açılışta Millet İttifakı’nı oluşturan partilerin temsilcileri de konuştu.

İYİ Parti İl Başkanı Emine Edizgil, katılımcılara ‘’Kemal Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yapacak mıyız’’ sorusunu yöneltti.

Yalnızca o soruyla kalsa yine iyi… Arkasından da ‘’Meral Akşener’i başbakan yapacağız mı’’ sorusunu yöneltiverdi.

Ortada başbakanlık makamı falan yok.

Öyleyken böyle bir soru yöneltmek olacak şey değil…

Dahası, katılımcıların büyük bölümü CHP’li…

Onlara böyle bir soruyu yöneltmek nasıl bir iş ki?

Emine Edizgil konuşmaya başlamadan önce birileri nerde olduğunu hatırlatsaydı iyi olurdu.

Neyse…

CHP’de de ‘’seçim heyecanı’’ falan yok.

İYİ Parti çok mu farklı?

Ne gezer…

Bayramlaşma programı düzenlendi. Katılanlar arasında 1’nci sıra adayı yok.

‘’Başka bir programı var’’ imiş…

Programı düzenleyen il yönetimi olsa gerek…

Programı düzenlerken adaylarla görüşülmedi mi de 1’nci sıra adayının programı ile ‘’çakışma’’ meydana geldi?

Bilemiyoruz artık…

Yalnız görünen bir şey var.

1’nci sıra adayı sanki ‘’kendi kafasına göre takılıyor’’ gibi…

İYİ Parti’de de ‘’bir haller oluyor’’ sanki…

Seçime 20 günden daha az bir süre kala Eskişehir’de oluşan hava böyle…

Seçim heyecanı diye bir şey yok.

Tam aksine koyu bir sessizlik var.

Nedenini bilemiyoruz…

Partiler ve milletvekili adayları bu işe biraz kafa yorsalar iyi olacak gibi…